1.4

62 2 0
                                    

Samsun'a inmiştim zaten çok bir mesafe yoktu uçakla beni almaya ablam ya da eniştem gelmemişti, eniştemin yeğeni Baha gelmişti. Baha vurdumduymaz biriydi sevdiklerini sever kırmamaya dikkat ederdi ama nitelikli dolandırıcıydı. Eniştem avukat olmasına rağmen inanıyordu bu çocuğa... ama Baha'nın böyle olmasının bir sebebi vardı da neyse.

Şimdi o sebebe giremem arkadaşlar belki bir ara anlatırım."Dur seni çekip tüm samsuna geldiğiniduyurmam lazım" diyip telefonu çıkardı bir kaç kare çekip, "Hoş geldin güzelim" diyip sarıldı bende sarılmasına karşılık verdim "Hoş buldum ablamlar nerede?" dedim geçen sene yine beni çağırıp tatile gitmişlerdi ve ben bir hafta o evde tek kalmıştım..

"Bu sefer tatilde değiller ama ikisinin de kafalar güzel seni alacağım için bana içirmediler. İstersen onlara eşlik edelim istersen buraya temelli gelmeni kutlayalım?" dedi ablamla eniştem tanıştığında her ne kadar çok eniştemin ailesinin içine girmesem de bu çocuk ve annesiyle kanka olmuştum aşırı iyi anlaşıyorduk üçümüz..

"Bence biz marine gidelim hesabı da enişteme kitleyelim oradan jolly jokere geçelim nasıl fikir?" dedim kafasıyla onaylayıp valizlerimi arabaya attı..

Sonrası hızlı gelişti ablamlarla hoş geldin faslını geçip ikimizde hazırlanmaya başladık ben burada üst katta ki odamda o alt katta ki odada hazırlanıyordu.

Üstümü giyinip çıktım.

Önce arabayla marine gitmek için yola çıktık "Eniştemle aran nasıl?" dedim yüzünde mutlu bir gülümseme oluştu "Çok iyi bu sene bende senin gibi mezuna bırakacağım" dedi neden mezuna bırakacağını merak ettiğim için sordum.

"Neden ki?" dedim "Çünkü ben sayısaldan hazırlandım ama kararımı değiştirdim rahmetli babam gibi savcı olmak istiyorum ne kadar tehlikeli olacağı inan umurumda değil Lavinya sadece onun benimle gurur duyduğunu düşünmek hissetmek beni mutlu ediyor" dediğinde gülümseyerek "Emin ol baban seninle gurur duyuyor sen her ne mesleği yaparsan yap hep seninle gurur duyacak" dedim.

Konuşmamız burada şimdilik bitmişti marine gelmiştik yemek sipariş etmiş eniştemin adını vermiştik. "Sen buraya temelli mi geldin?" dedi kafamı olumlu anlamda salladım.

"Bilmiyorum bir anlık sinirle öyle dedim ama galiba böylesi daha iyi olacak oradan uzaklaşmak burada yeni bir başlangıç yapmak" sonlara doğru mırıldandım Baha bana bakıp göz kırptı sorun yok dercesine.

"Kime aşık oldun?" dedi sesi ilgili ve anlayışlı çıkıyordu "Abimin arkadaşını hatırlıyor musun Cengizhan Demirtaş?"  gözleri hatırlamak istercesine kısıldı "Evet seviyorum o adamı çok tanışmadık konuşmadık ama sohbet içerisinde bir kaç kez fikirlerini görüşlerini duyunca sevdim baya" dedi

"Ben ona aşık oldum" dedim sesim titremişti kalbim parçalara ayrılmıştı gitmiyordu aklımdan o cümlesi. "O adam sevemez Lavinya bak ben ne kadar karı kız içinde olup takılmayı seviyorsam o adam eğlenmeye vaktinin olmadığını düşünüyor. Boş görüyor aşık olmayı sevmeyi sevilmeyi ihtiyacım yok ki diyor hatta bir ara şey demişti abin çok üstüne gidince 'yarın yaşayacağımın onu koruyacağım garantisi yokken kimseyi peşimden sürükleyemem buna hakkım yok' demişti yani bu adama sadece sana karşı böyle değil ki kırılma anlamaya çalış ikiniz çok farklı insanlarsınız" dediğinde dayanamayıp ona her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlattım.

Konuyu daha fazla uzatmadan da kapattım evet farklı insanlardık ama annemle babamda çok farklıydı Eniştemle ablamda.

Burada biraz daha oturup bir şeyler içtikten sonra kalktık diğer eğlence mekanına geçtik.

Şansımıza bu gece isteyen şarkı söylebiliyormuş bir kaç eğlenceli müzikten sonra sahneye çıktım. Biliyorsun şarkısını söylemeye başladım Baha beni videoya çekiyordu sabah dalga geçecekti büyük ihtimalle ama umursamadım şarkıyı söyledikten sonra daha da dağıttım kendimi aklıma o gelmesin diye içtim umursamadım silinsin istedim unutayım acı çekmeyeyim istedim.

"Eve geçelim artık saat 4 olmuş" dediğinde kafamı salladım birbirimize sarılarak ayakta kalmaya çalıştık dışarı çıkınca ayağım taşa takıldı Bahayla birlikte yere düştük ikimizde sarhoşluğun verdiği etkiyle gülmeye başladık.. "Kalk lan üstümden ne kadar ağırsın" dediğinde kafasına vurup kalktım.

Gelen taksiyi durdurup içine bindik evin yolunu tarif eden Baha'nın omuzuna yaslandım bir kaç fotoğraf çekip instagrama hikaye olarak attım.

Sonunda eve gelmiştik sessiz olmaya dikkat ederek eve girdik ben kendimi odada ki banyoya atıp duş aldım üstümü giyinip yatağa geçtim ayılmıştım daha iyiydim. Sabah 4te eve girmiştik akşama anca uyanırdım.

Yatakta dönüp durmustum ama içimde ki huzursuzluk beni rahat bırakmamıştı uyuyamıyordum. Saate baktığımda  sabah 8'di dayanamadım ve tableti aldım fotoğraflarına bakmaya başladım, çok özlemiştim konuşmayı onu izlemeyi içimde huzursuzluk oluşuyordu onu göremediğimde.

Onu seviyordum çok seviyordum canıma katmak istiyordum kimse onu benden almasın istiyordum. Böyle saatlerce konuşmasını, gülmesini, kızmasını onu özlemiştim işte kokusu bakışı dudakları bana bunu neden yapıyordu?

Gözlerimden akan yaşları umursamadan kalktım telefonu elime aldım ona mesaj attım.

Lavinya: Ne olurdu birazcık sevseydin?

Lavinya: Ama o kadar kör ve aptalsın ki nefret ediyorum senden Cengizhan Demirtaş.

Lavinya: Beni hakketmiyorsun unutacağım seni.

Lavinya: Kalbim adını duyduğunda kaburgalarımı kırmak ister gibi atmayacak artık.

Lavinya: Adının geçtiği hiçbir konuyu merak etmeyeceğim.

Lavinya: Ben bu saçma savaşı fazla uzattım senin bana gelmeyeceğin başından belliydi zaten.

Lavinya: Hoşçakal Cengizhan Demirtaş seni özgür bırakıyorum.

Kara Kalemli Adam (+18) (FİNAL OLDUKTAN SONRA DÜZELTİLECEK)Where stories live. Discover now