Element Savaşçısı | Minsung/Ot8

21. вσ̈ℓϋм

'İçimdeki yanan ateşi de görebiliyor musun Rhino Lee'

'Ne?'

'Doğru duydun. Sana olan aşkımın ateşi, onu da görebilir misin?'

'Peter ne demek bu?'

'Aşığım diyorum sana anlasana'

'Ben anladım ama burda bir anda yani nasıl nerden geldi aklına onu anlamadım'

'Hep aklımdaydın Rhino'

'Peter korkutuyorsun'

'Korkak aşklar aptal oyunudur sevdiğini cesurca göstermek zeka işidir'

'Bir anda bu bilgelik nerenden çıktı'

'Hyung'

'Hyung mu?'

'Hyung kendine gelsene ya kaç dakikadır yanan ağacı seyrediyorsun ne düşünüyorsun? Bir de bana soruyordun aklın burda mı diye. Benimki burda ya seninki nerede?'

'Az önce şey dedin ya bana'

'Ne demişim Hyung ben burda deminden beri sana sesleniyorum'

'Nasıl ya nasıl bi akıl oyunu bu'

'Ne akıl oyunu Hyung bak eğer kendini iyi hissetmiyorsan söyle sonra devam edelim bende Felix ya da Sam ile derse geçeyim'

'Yok ben iyiyim bir anlığına aklıma heykel mezarlığının temizlenmesi gerektiği geldi de'

'Orası temizlenebiliyor mu?'

'Evet elbette. Gereksizce çok fazla uzayıp heykelleri kapatan sarmaşıklar kısaltılır, kirlenen heykeller de özenle temizlenir. Sanırım Chan ve Felix oraya gidecekti sabah'

'Bizde gidebilir miyiz lütfeeeen'

'Hayır'

'Çok kabasın'

'Kaba değilim'

'Kırdın beni'

'Gönlünü alabilirim'

'Çok zor'

Jisung kollarını göğüs hizasında kavuşturup arkasını döndü. Ne yapsam diye düşünürken aklıma mükemmel bir fikir geldi.

Yavaşça arkasından yaklaşıp ellerimle belini sardım. Boynuna dudaklarımı sürttükten sonra hafif titredi sonra elini tutup avuç içi havaya bakacak şekilde çevirdim. Daha sonra elimde ateşten bir çiçek yaparak avucuna koydum.

'Vaaay canınaaa bu çok havalıydı'

'Demiştim sana'

'Pozisyonundan rahatsın sanırım Hyung'

'Hm anlamadım'

'Yerinden memnunsun sanırım hala sarıldığına göre'

'Ha evet çok rahat'