Yeni Ev ve Dokunuşlar

184 13 17
                                    

Ömer:

“Abicim briaz daha sağ köşeye. Hah tamam şimdi oldu.” dediğimde adam bana döndü. “Başka bir şey var mıydı?” “Yok abi sağolun.” “Tamam o zaman hadi hayırlı olsun iyi akşamlar.” dediğinde gülümsedim. “Çok sağolun abi size de iyi akşamlar. Kolay gelsin.” dedim ve son olarak koltuğu da getiren abileri uğurladım.

Evin her şeyi tamamdı. Bir tek kendi eşyalarımı gidip getirmem gerekiyordu. Ayla hanım, Berk ile seçtiğimiz eşyaların hepsini almıştı ve bugün de yerleştirmiştik.

Derin bir oh çekip koltuğa yerleştim. Sonunda kimseye muhtaç olmadan mutlu bir şekilde yaşayabilecektim. Üstelik Berk de istediği her an burada benim kollarımda olabilirdi. Kimseye bir hesap vermek zorunda kalmayacaktık.

Ayağa kalktım ve sehpanın üzerindeki telefonumu aldım. Montumu da giyip dışarı çıktım. Bir an önce gidip eşyalarımı almam lazımdı. Ha bir de isterse sevgilimi alıp evimdeki ilk geceyi onunla geçirmeyi planlıyordum.

Durağa gittim gelen otobüse bindim ve kulaklığımı taktım. Bu gece mutluydum. Sonunda.

“Hoşgeldin Ömercim, geç.” diyerek açtı kapıyı Ayla Teyze. “Merhaba. Nasılsın Ayla teyze?” derken montumu çıkarıp askılığa astım. “İyim canım sen nasılsın?” “Çok iyim. Her şey halloldu biliyor musun? Ev tamam.” dediğimde gülümsedi. “Çok sevindim oğlum benim.” dediğinde yaklaşıp sarıldım.

“Hepsi senin sayende. Çok teşekkür ederim her şey için. En çok da Berk için.” dediğimde kahkaha attı ve benden ayrıldı. “Siz mutlu olun da ben elimden gelen her şeyi yaparım canım. Hadi git ellerini yıka, Berk'i de çağır yemek yiyelim.” dediğinde kafa salladım ve dediğini yapmak için merdivenlere yöneldim.

Lavaboya girip ellerimi yıkadım ve Berk'in odasının kapısını tıklatıp içeri girdim. Kulaklığını takmış çalışma masasında bir şeyler yazıyordu. Yaklaşıp omzuna sarılınca kulaklığı çıkardı.

“Hoşgeldin.” dediğinde eğilip yanağını öptüm. “Hoşbuldum sevgilim. Ne yazıyordun?” dediğimde defteri kapatıp bana döndü. “Hiç. Karalıyorum işte bir şeyler.” dedi ve benden biraz ayrılıp kollarını boynuma sardı. Boynumu öpüp yüzüme baktı.

“Bitti mi evin işleri?” “Bitti bebeğim. Eşyalarımı almaya gelmiştim ama annen yemeğe çağırıyor. Yemekten sonra toparlanacağım.” yaklaşıp dudaklarımızı birleştirdiğinde karşılık vermeye başladım. Çok yavaş öpüyordu, o yüzden hızlanmak isteyen tarafımı bir kenara bırakmak zorunda kaldım. Dudaklarımızı ayırıp dudağımı okşadığında pamağını öptüm ve tekrar sarıldı.

“Bebeğim, iyi misin sen?” diye sorduğumda omuz silkti. “Berk bana bakar mısın bir?” dediğimde yüzünü boynuma sakladı. “İstemiyorum.” dediğinde ayrılmaya çalıştım ama daha sıkı sarıldı. “Neyi istemiyorsun birtanem?” “Gitmeni, şuan senden ayrılmayı. Hiçbiri olsun istemiyorum.”

“Aşkım, canım benim bunu defalarca konuşmadık mı?” “Ömer anlamıyorsun. Mutlusun, bunu bozmak istemiyorum ama yine de gidecek olman beni üzüyor ne yapayım?” “Bir yüzüne bakayım Berk, hadi canım.” dediğimde biraz ayrıldı ve gözlerine baktım. Gözleri dolmuştu.

“Berk yapma böyle lütfen. Kıyamam oğlum ben sana.” kafasını eğip gözlerini sildi. “Benim buraya gelme amacım bir tek eşyalarımı almak değil ki.” dediğimde yüzüme baktı. “Seni de almaya geldim. Bu gece ve annenin olmadığı her gece bendesin bebeğim. Seni bırakır mıyım hiç?”

“Ciddi misin?” “Tabi ki ciddiyim. Şimdi kalk elini yüzünü yıka aşağıya inelim tamam mı?” dediğimde son bir kez sarılıp ayağ kalktı. “Ömer?” “Canım.” “Ben iyice salak gibi mi oldum?” dediğinde anlayamadım.

Kabuk BxB - ÖmBerOnde histórias criam vida. Descubra agora