Başka Bir Hayat || Levihan ||

11. Bölüm『İlk Adım』

Dördü de salona geçip masanın üstünde Jengalarını dizerken diğer yandan sohbet ediyorlardı.

Hange az önce yaşanılan olay nedeniyle kendisini suçlu hissediyordu. Ama onun yanında ise Levi, sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu. Ya da çocukların yanında bilerek konuyu açmıyordu diye geçirdi aklından.

"Demek ilkokula başlayacaksın Mikasa. Senin için çok sevindim." dedi Hange.

"Evet." dedi alçak sesiyle. Hâliyle alışık olmadığı ortamlardan biraz çekiniyordu.

"Bende ilkokula başlayacağım!"

"Tabi sınavı geçersen." diye ekledi Hange.

Mikasa, "Ama sen 5 yaşında değil miydin?"

"Okul müdürüm doğrudan 1. Sınıfa başlayabileceğimi söyledi."

"Harika, bu senin akıllı bir öğrenci olduğunu gösteriyor." dedi Mikasa tebessümle.

Armin'in yanakları kızardı. İltifat edilmesine alışık değildi, "Teşekkür ederim. Sen hangi okula başlayacaksın?"

"Trost ilköğretim okulu."

"Yani aynı okullarda olacağız!" dedi sevinçle.

"Gerçekten mi?"

"Evet! Belki teneffüslerde birlikte oynayabiliriz. Arkadaşım Eren ile tanışmış olursun!"

"Baksana Mikasa, daha okulun başlamadan iki arkadaş edindin bile." dedi Levi. Mikasa sadece gülümsemişti.

Jengalarını dizdikten sonra oynamaya başladılar. Oyunun galibi, hiç kaybetmemiş olan Levi oldu. Bir buçuk saat böyle zaman öldürdüler, çocuklar jengaları toplarken Hange söze başladı;

"Eveet çocuklar, söyleyin bakalım acıktık mı?"

İki çocuğun ağzından da "Evet." kelimesi çıkınca Hange çocukların seveceği birşey olması için pizza ısmarladı.

Siparişi beklerken çocuklar odalarına çekildi. Armin, Mikasa'ya bilim hakkında ki teorilerini paylaşıyordu. Mikasa da dinliyormuş gibi yapıyordu çünkü Armin'in bahsettiği terimlerin hiçbirini anlamıyordu.

Hange bulaşıklarla uğraşırken Levi masada oturmuş onu izliyordu. Kadın saçını ev topuzu yapmış, bulaşıkları büyük bir titizlikle yıkamaya çalışıyordu. Onun böyle çabalaması Levi'in hoşuna gidiyordu. Bir bulaşık yıkamak bile bir kadına bu kadar mı yakışır diye düşündü.

"Beni izlediğini biliyorum." dedi Hange. Yüzünde istemsiz bir gülümseme yer almıştı.

"Seni değil, tabakları iyi yıkıyor musun diye bakıyorum." dedi Levi. Yalan söylemişti.

"Hıhım..." diye mırıldandı.

"Tch. Kendimi sana inandırmak zorunda değilim- Oİ ONU TAM DURULAMADIN."

Bunun üzerine Hange kahkaha attı.

"Sakin ol Levi. Birşey olmaz."

"En başta bunu benim yapmam gerekiyordu." diye homurdandı.

"Ah, Tanıdığım hiçbir erkek senin kadar temizlik hastası değil. Ama bu yönünü seviyorum."

Tek kaşını kaldırdı, "Gerçekten seviyor musun?"

Hange'nin bir an ciddileşti, "Yanlış birşey mi dedim yoksa?"

"Yok, çevremdekiler pek hoş karşılamıyor. Temizliği yalnızca kadın yapar algısı var."