1.4

3.5K 464 386
                                    


_*_

Minho, sevgilisiyle hafta sonu güzel vakit geçirdikten sonra jisung'u evine bırakıp günlerdir uğramadığı salona doğru sürdü arabasını. Seungmin istisnasız her gün arayıp salona gelmesini ve sıkıldığını şikayet edip durduğu için minho pes edip yanına gitme kararı aldı.

Kolu eskisine göre gayet iyi durumdaydı. Sağlığına tekrar kavuşmuştu, tabi bu kuralcı doktor sevgilisi sayesindeydi. Minho onun yanında yenilenmiş gibi hissediyordu. İyi geliyordu doktoru. En basitinden artık eskisi kadar atak geçirmiyor, jisung'un yanında olduğu her an biraz daha iyileştiğini hissediyordu.

Düşüncelere dalmışken salona yaklaşıp arabasını durdurarak indi. Havalar hafiften soğumaya başladığı için yanında getirdiği ceketini üstüne geçirip boks salonuna girdi. Attığı her adımda işittiği bir takım seslerle kaşları çatıldı. Normal bir konuşma şekli
değildi, daha çok kavga edercesine bağırışlar yükseliyordu salonda.

Minho hızını arttırıp ringin olduğu alana geldiğinde karşısında gördüğü görüntü ile sinirlerine hakim olamayıp, adeta seungmin'in içine düşen ve kollarını sıkıca tutan adamı bir çırpıda üstünden alıp yüzüne bile bakmadan yumruğunu geçirmişti. Adam acıyla inleyip yere yığıldığında minho durmamış yakasından tutup bir yumruk daha atmıştı.

Seungmin üstündeki şoku atlatıp minhoyu belinden tutarak adamın üstünden çekmeye çalıştı. "Minho! Öldüreceksin adamı bırak." Minho geri çekilerek seungmin'e döndü. "Kim bu? Ne yapıyordu lan sana, sesiniz dışarı geliyordu! Bu sik sana bir şey yaptıysa öldürürüm."

"Saçmalama sakinleş." Seungmin minhoyu bir kenara çekerek yerde yüzü yara içindeki adama ilerledi. Belinden destek verip koltuğa oturmasını sağladı, ardından onlara kızgın bir şekilde bakan minho'ya çevirdi bakışlarını. "Eşkiya mı oldun sen minho! Her önüne geleni sorgusuz sualsiz dövüyor musun?"

"Konumuz bu değil seungmin, kim bu dallama?" Seungmin sesli nefes verip adamı işaret etti. "Chan." Minho duyduğu isimle kaşlarını olabildiğince daha da çatıp alay edercesine güldü. "Seninle günü geçirip daha sonrasında siktir olup giden chan bu mu? Şimdi daha çok dövesim geldi." Öne atılacağı sırada seungmin kolundan tutup durdurdu. "Sakin olur musun artık! Dinleyeceksen anlatacağım."

Minho kendini koltuğa atıp kollarını birleştirdi. Seungmin'e anlat dercesine bir bakış atıp önüne döndü. "O günün sabahında chan haber vermeden çekip gidince duramadım ve ona ulaşmaya çalıştım. Sürekli başarısız oldum. Artık pes ettiğim zaman o beni buldu, mesaj attı buluşalım konuşalım diye. Kabul etmedim, inat edip gelmiş buraya. Kendini açıklamaya çalışınca dinlemek istemedim o da kolumu tuttu bağırmaya başladı işte sonra eşkiyanın biri sorgusuz olaya daldı."

Minho her cümlede dilini yanağında gezdiriyordu. Hışımla ayağa kalkıp chan'ın yakasından tuttuğu gibi bağırmaya başladı. "Adam mısın lan sen! Hangi yüzle çıkıyorsun bu çocuğun karşısına! Ortada sik gibi bırakıp bir ay sonra af dilemeye gelmek adamlığa sığar mı!"

Chan yakasındaki ellerin bileğini sıkıca tutup çekti. "Ortada düşündüğün gibi bir şey yok, sebeplerim vardı!"

"Sebeplerini sikeyim senin." Minho sinirle elini saçına daldırıp sertçe karıştırdı. Seungmin olayın büyümemesi için minho'nun kolundan tuttuğu gibi odaya çekti. "Minho, kriz geçireceksin yine sakin ol. Ben halledeceğim tamam mı, sen burda bekle."

boxring dr. Where stories live. Discover now