- 3 -

42 2 0
                                    

& Nisan 2003 &

Cihan,Asuman'ın eline tutuşturduğu misketlerle oflayarak konuştu.

-Şimdi oynayamam Asu!Aşağı mahalle ile maçımız var,beni bekliyorlar.

-Ben de geleyim seninle o zaman,beni de oynatırsınız.

-Olmaz Asu,sen oynayamazsın erkeklerle!Çok sert oynuyor onlar,kolunu bacağını incitirsin.Kızların yanına gitsene sen,onlar senin sevdiğin oyunları oynuyor.

-Ama doğum gününde söz vermiştin,bir kerecik benimle oynayacaktın!

Asuman'ın gözleri dolunca Cihan oflayarak elindeki misketleri uzattı.

-Tamam oynayacağım ağlama,ama şimdi olmaz.Beni bekliyorlar top oynamak için.Maç bitsin gelince oynayacağım,söz.

Cihan koşarak arkadaşlarının yanına giderken Asuman da kızların yanına gitmişti.Bir süre sonra arkadaşları gitse bile Asuman kaldırıma oturup Cihan'ı beklemişti.Cihan maçını bitirince koşa koşa mahalleye geldi.Elinde misketlerle Cihan'ı bekleyen Asuman,köşe başında gördüğü kişi ile ayaklandı.Cihan yanına gelince konuştu.

-Sözünü tuttun,beni unutmadın.Ben büyüyünce seninle evleneceğim.

Cihan şaşırmıştı.

-Kim dedi bunu sana?

-Kimse demedi tabii,ben diyorum.Benimle oynuyorsun,sözünü de tutuyorsun.

Cihan gülerek Asuman'ın elindekş misketleri aldı.

-İki kişinin evlenmesi için aşık olması gerekmiş akıllım,annem dedi.Biz çocuğuz daha hem,belki ileride başka birine aşık olursun.

Asuman ellerini göğsünde kavuşturup konuştu.

-Banane ya,başkasını istemem ben!Sen de başka birine aşık olma,ben seninle evleneceğim!

Asuman gözlerini yavaşça açarken nerede olduğunu anlamaya çalışıyordu.Kendi evindeydi,etrafında kimse yoktu.Onu kim bulup buraya getirmişti bilmiyordu.Yerinden hafifçe doğrulup derin bir nefes aldı.Yüzünü pencereye dönerken kaç saattir uyuduğunu sorguluyordu.Günün ilk ışıkları odasını aydınlatmıştı,başucundaki komodinden saatine baktı.Saat  06:45'i gösteriyordu.

Ayaklarını yataktan sarkıtıp terliklerini giydi.Üstündeki kıyafetler dünden kalmaydı,rahat etmek için pijama takımını giydi.Pijama takımının iç kısmı askılıydı,bu havalarda üşütmemek için üstüne sabahlığını geçirdi.Salona geçtiğinde ise beklemediği bir manzara karşılamıştı onu.Koltukta uyuyan bir Cihan Özkan görmek düşündüğü son şey bile değildi.Hala rüyada olup olmadığını anlamak için kolunu çimdikledi.Rüyada değildi,kanepede uyuyan Cihan'dı.Demek ki kendisini Cihan bulmuş,onu evine kadar taşımıştı.

Odasından battaniye getirip üstüne örttü Cihan'ın.Mutfağa geçip kapısını kapattı.Teşekkür amaçlı Cihan'ın çok sevdiği poğaçalardan yapabilirdi.Dün Sare'nin dolabı doldurduğunu bildiği için rahattı.Dolaptan gerekli malzemeleri çıkarıp tezgaha koydu.Bir kap çıkarıp bütün malzemeleri sırasıyla koyup yoğurmaya başladı.Babasının pastane dükkanı olduğu için eli böyle şeylere yatkındı,yazları yanında çalışırken bir sürü tarif öğrenmişti.Öğrendiklerini yaptığında babası çok beğenmişti,onu yeni şeyler denemeye teşvik etmişti.Üniversite sınavını ilk seferde kazanamayınca bu teşvikler sayesinde mesleki eğitim kursuna gitmiş ve belge almıştı.Babasına çok şey borçluydu,ona sahip olduğu için her zaman şanslı hissetmişti.

-Kül-Where stories live. Discover now