10.BÖLÜM

25.1K 1.4K 348
                                    



Bölümü okurken 'ne , şimdi mi? Bu kadar erken mi?'
falan diyeceksiniz ama daha önce de söylediğim gibi kitap asıl Arya ve Birkan Aslan'ın ilişkisi başladığında başlıyor 😎

Yazdığınız her yorumu okuyorum o yüzden yapabildiğiniz kadar yorum yaparsanız sevinirim.

Bölümü beğenirseniz oy vermeyi de unutmayın lütfen.

İyi okumalar ❤️





10.BÖLÜM






Bazen bilinen gerçeklerin altında başka gerçeklerin izleri saklı olurdu. Tüm hayatım saklı olan o izleri bilmeden geçmişken şuan değişen gerçekler kalbimi daha çok kırmıştı.

Göz yaşlarımı yanaklarımın acımasını umursamadan sertçe silerken esneme yaslanan el beni nazikçe göğsüne doğru çekti. Burnuma ulaşan çiçekli koku ile dudağım titrerken pişmanlıktan kalbim yanıp tutuşuyordu. Çok büyük haksızlık etmiştim.

Nazik bir şekilde saçlarımın arasında gezinen parmakları ile başımı hafifçe geriye doğru eğdim. "Özür dilerim abla." dediğimde başını eğmişti. Kızaran ela gözleri ile göz göze geldiğimde zorlukla yutkunmuştum. "Kalbini kırdığım için çok özür dilerim."

Saç tutamlarımı geriye doğru ittiğinde yüzüm daha çok ortaya çıkmıştı. "Bende özür dilerim. Sana daha önce anlatmalıydım."

"Çok üzgünüm abla."

Dudaklarını şakağıma bastırdığı zaman yanağımı daha çok göğsüne yaslayarak bir kedi gibi ona sırnaşırken kollarımı da sıkıca beline sarmıştım.

"Babamın sana ve annene kötü davranmasını aklım almıyor." diye mırıldandığımda iç çekmiştim.

"O sana iyi bir baba oldu ama bana olamadı." dediğinde zorlukla yutkunmuştum. Yılların pişmanlığını yaşıyordum. Kalbimin üzerindeki yükler ağırlaşmıştı. ''Bu konuyu kapatalım olur mu? Ben sadece tek bir adamı babam olarak biliyorum ve tanıyorum. Sende başka bir adamı baban olarak bilip tanıyorsun. Önemli olan tek şey kardeş olmamız. Anne ya da babamızın kim olduğu önemli değil.''

''Yıllardır kalbini kırdığım için çok özür dilerim abla. Seni seviyorum.'' dediğimde kollarının arasından çıkarak yanaklarına birer öpücük bırakmıştım. Gülerek yüzüme gelen saç tutamlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. ''Bende seni çok seviyorum.''

Gülümseyerek yanaklarımdan süzülen göz yaşlarımı silerken ayağa kalkmıştı. ''Artık evimize gidelim mi?'' diye sorduğunda zorlukla yutkunarak ayağa kalktım. Ayrı eve çıkarım desem bile çıkamayacağımı aslında içten içe biliyordum ve bunu bile bile kavga ederek huzursuzluk çıkartmak kendimi kötü hissetmeme neden olmuştu. Ablam bana gerçeklerden bahsettiği zaman kendimi şımarık bir çocuk gibi hissetmiştim. Her çocuk gibi şımarmamı isteyen insanlara karşı farklı bir yaşta yanlış bir şımarıklık ...

''Başka bir yerde gerçekten kalabilirim. Kendini bana karşı sorumlu hissetmene gerek yok artık beş yaşında değilim.'' dediğimde vereceği cevap beni korkutsa da başka evde kal dese bile ona kızmayacağımı da biliyordum. Bazı insanların anne ve babaları bile onlarla bu kadar çok ilgilenmezken ablam ile Yamaç abi benimle gereğinden fazla ilgilenmişti. Hala da ilgileniyorlardı. Onların sadece bir adım arkamda olduğunu biliyordum. Düşmeme izin vermeyeceklerini biliyordum.

Alevlerin DansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin