15.BÖLÜM

14.9K 1.5K 563
                                    



300K okunmaya ulaşmışız🥹❤️

Kitapla ilgili paylaşımlar için beni instagram ve tiktok da takip edebilirsiniz ayrıca orada bölüm gelmeden önce alıntılar da paylaşıyorum.

İnstagram- Tiktok: yazankelebek_


Yeni bölüm için;


❗️❕Sınır: 1,5K OY ve 500 YORUM ❗️❕


(Yorum sınırı geçsin diye yapılan; bölüm ve kitap ile alakasız yorumlar sayılmayacaktır.)



İYİ OKUMALAR ❤️










15.BÖLÜM




















Ellerime bulaşan yağı ıslak mendil ile silerken önüme bıraktığım tantuniyi yemekten gerçekten zorlanıyordum. İstemiyorum dememe rağmen Aslan yüzünden yemek zorunda kalmıştım. Emir sanki ikizlerinde geleceğini hissetmiş gibi fazladan söylemişti ve iki yanımda oturan ikizler benim aksime iştahla küçük ellerinin arasında zorlukla tuttukları tantuniyi yiyorlardı.

''Bende denemek istiyorum.'' diyen Demir  ile başımı ona doğru çevirdiğim zaman başıyla Emir'in önünde duran acı biber turşunu işaret ettiğini fark etmiştim.

''Birtanem o çok acı, yiyemezsin.'' dediğimde omuz silkmişti. ''Denemek istiyorum.'' demişti. Onunla inatlaşmanın bir işe yaramayacağını bildiğimden tabaktan aldığım turşulardan birini dudaklarına yasladım. ''Bunu çiğnemeden dürümünden de ısır, birlikte çiğne.'' dediğimde başını belli belirsiz sallamıştı.

Turşu ile birlikte ısırdığı dürüm parçasını zorlukla çiğnerken gülmemek için yanağımın içini ısırmak zorunda kalmıştım ama benim aksime Dağhan ve Emir rahat bir şekilde gülerken Aslan'ın da dudaklarında belli belirsiz bir gülümseme belirmişti.

Gözleri yediği acıdan dolayı dolsa bile ısrarla yemek istediğini söylediği için bir şey de söyleyemiyordu. Lokmasını zorlukla yuttuktan sonra dürümünü önündeki tabağa bıraktı ve sorma ihtiyacı duymadan hemen yanında oturan Aslan'ın ayranını alarak içmeye  başladı. Demir de benim gibi yemek yerken bir şeyler içmeyi sevmediği için ikimize de içecek bir şey doldurmamıştım.

Bardaktaki ayranının tamamını bitirdiğinde yanaklarından da göz yaşları süzülmeye başlamıştı. Bu haline kıyamadığım için onu kucağıma alırken Emir'in buzdolabından çıkartarak küçük kaseye koyduğu yoğurdu da ona yedirmeye başlamıştım.

''Yanıyorum!'' dediğinde gülerek araladığı dudaklarının arasına yoğurt dolu kaşığı yerleştirmiştim.

''Teyzen sana demişti.'' diyen Emir ile dudaklarını büzdüğünde onun yumuşak yanaklarına birer öpücük bırakmış ardından da göz yaşlarını silmiştim. Hala ellerinin arasında tuttuğu bardağı Aslan'a uzattı.

''Tekrar ayran.'' dediğinde başımı Aslan'a çevirmeden önce, ''Önce teşekkür et, sormadan ayranını aldın ve içtin.'' dediğimde ''Önemi yok.'' dedi Aslan ve Demir'in uzattığı bardağa tekrar ayran doldurarak onun küçük ellerinin arasına bardağı bırakmıştı.

Dağhan ise sanki ikizi hiç ağlamamış gibi rahat bir şekilde dürümünü yemekle ilgileniyor ve ara sıra da Emir'e bir şeyler soruyordu.

Kucağımdaki Demir'e ''Geçti mi?'' diye sorduğumda başını belli belirsiz salladı. ''Geçti geçti ama dilim hala acı teyze.'' dediğinde yanağına bir öpücük bıraktım. ''Ayranını yavaş yavaş içerek dürümünü bitir, geçer.'' dediğimde onu kendi sandalyesine tekrardan oturmuştum.

Alevlerin DansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin