14.BÖLÜM

19.4K 1.6K 526
                                    





❗️❕SINIR: 1,4K  OY 400 YORUM❗️❕

(Yorum sınırı geçsin diye yapılan; bölüm ve kitap ile alakasız yorumlar sayılmayacaktır.)

İYİ OKUMALAR ❤️










14.BÖLÜM






Doğmadan öncesinde bile bir eve sahiptik. Her zaman bir eve sahiptik ama geçen zaman sadece evimizi değiştiriyordu. Bazen dört duvar arasına evimiz diyorken bazen bir başkasına evimiz diyorduk bazen de evimiz kendimiz oluyorduk.

Neredeyse yirmi yaşında olacaktım ve her zaman da bir evim olmuştu ama ben babam öldüğünden beri hiçbir zaman evimde gibi hissetmemiştim.

Annemi hiç tanıyamamıştım sadece babamın anlattığı kadarı ile tanıyabilmiştim ama yaşasaydı beni çok seveceğini biliyordum ve ben de onu çok severdim.

Altı yaşıma girmeme çok az bir süre kalana kadar babamla birlikte sevgi dolu bir çocukluğum ve evim olmuştu.

Altı yaşına girdiğimde ise ablamın evinde kendi ailesi ile kalmaya başlamıştım. Altı yaşıma kadar ablamla hiç tanışmamıştım ve o da benim varlığımı bile bilmiyordu. Birlikte geçirdiğimiz ilk doğum günümü asla unutamazdım. Hayatımda ilk defa doğum günü pastam olmuştu ve hüzünlü bir doğum günüm olmamıştı. Yanımda babam olmadığı için buruk hissetmiştim ama yine de mutlu olduğum ilk doğum günümdü.

Babam da benim doğum günümü kutlardı ama bakışlarında hep bir burukluk ses tonunda ise hep bir kırgınlık olurdu çünkü benim doğduğum gün annemin de öldüğü gündü.

Altı yaşımdan beri kaldığım evi seviyordum çünkü içindeki insanları seviyordum. Hepsi benim canımdan birer parçaydı, ailemdi ama ben bir aileye sığınmıştım. Kendi ailem yoktu. Bu küçüklüğümden beri kalbimdeki taşıdığım bir burukluktu, yüktü.

Benim evim artık kendimdi ve bu gerçeği benim gibi herkes kabul etmek zorundaydı çünkü kalbim bu yükü taşımaktan çok yorulmuştu.

Ellerimin arasına tutuşturulmaya çalışan anahtar ile geriye doğru bir adım attığımda sırtım Aslan'ın göğsüne çarpmıştı.

"Hayır abla. Merak ediyorsan diye söyleyeyim Aslan ile de kalmayacağım. Kendi evime gidiyorum." dedim. Yıllardır asla cesaret edip de gidemediğim eve artık gitme zamanım gelmişti. Orada yaşamak benim için çok zor olacaktı ama alışmaktan başka çarem de yoktu.

On sekiz yaşına girdiğim zaman Yamaç abi , babam ile birlikte yaşadığım evin hala durduğunu ve içerisindeki hiçbir şeye de dokunmadığını söylemişti.

Babam öldüğünde altı yaşında olduğum için ev onun üzerineydi ama yirmi yaşıma girdiğimde babamın benim üzerime yapılmasını istediğini söylediğini söylemişti. Ölmeden önce bile babam beni düşünmüştü. Bana kalan bir miktar para da vardı miras olarak ama onu da üniversiteden mezun olduğum zaman alabilecektim.

Ela hareleri kırgınlıkla yüzümün her bir köşesinde gezinirken iç çekerek üzerimdeki kabana daha çok sığındım.

"Çocuklara artık sizinle yaşamayacağımı ben anlatırım. Benden önce anlatmayın, lütfen. İyi akşamlar sizi de."

Alevlerin DansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin