43. Bölüm💙

33 2 0
                                    

Ben hâlâ durumu kabullenememiştim. Çok çok değişik bir histi. Cenk haberi alır almaz hemen hastaneye gitmek için arabaya bindik ve şuan da yolda sessizce hastaneye gidiyorduk.

Yol boyunca Cenk tek kelime bile etmemişti. Bu durumu beni açıkçası endişelendiriyordu. Sessizliği dayanamayıp ilk ben bozdum.

"Cenk yol boyunca hiç konuşmadın bir sorun mu var?"

"Hayır güzelim."

"Emin misin?"

"Evet. He geldik işte."

Cenk bir garip davranıyordu heyecandan olmasını umarak arabadan indik.

Hastaneye girdiğimizde sıra numarası aldık. Muayene yerinin önünde bekledik. Zaman durmuşcasına ilerlemiyordu.

Sonunda ismim ekranda gözüktüğünde ikimiz de ayağa kalktık. Cenk ellerimi tuttu ve derin nefes aldı. İçeri girdiğimizde orta yaşlarda bir bayan bizi karşıladı.

"Merhabalar Yağmur Hanım. Şöyle oturun lütfen."

Bir şey demeden koltuğa oturduk. Cenk ile ikimiz o kadar heyecanlıydık ki cümle bile kuramıyorduk.

"Evet şikayetiniz nedir?"

Böyle birden sorunca istemeden de olsa utanmıştım. Gözlerim Cenk'e kaydığında heyecandan bacağını sallıyordu.

"Ş-şey ben bu sabah gebelik testi yaptım sonuç pozitif çıktı."

"Peki kan tahlili verdiniz mi?"

"Hayır."

"Peki o zaman sizi şöyle alalım bir de utrasonla bakalım."

Sedyeye uzandığımda Cenk'te hemen yanımda elimi sıkı sıkı tutmuştu.

Karnıma jeli sürdüğünde jelin soğukluğu ile irkilmiştim. Ultrason cihazının başını karnımda gezdirirken bizde Cenk ile meraklı gözlerle ekrana bakıyorduk.

Uzun süre cihazı karnımda tuttuğunda artık endişelenmeye başlamıştım. Bu durumu Cenk de fark etmiş olmalı ki daha fazla dayanamayıp;

"Bir sorun mu var doktor hanım."

"Aslında evet ama korkulacak bir durum değil hemen hemen her gebelikte böyle durumlar ile karşılaşıyoruz ama tabiki dikkatli olmalısınız. Öncelikle tebrik ederim 5 haftalık hamilesiniz. Sizi zorlu süreç bekliyor. Düşük tehlikeniz var ama dediğim gibi endişe etmenize gerek yok her gebelikte olabilecek durum. Şimdi bir kan tahlili verin ona göre daha ayrıntılı konuşuruz."

Kan verdikten sonra hastanenin bahçesine çıkmıştık. Banklarda otururken karnıma yine sabah ki ağrıdan girmişti. O ağrının etkisi ile iki büklüm olmuştum.

"Güzelim ağrın mı var?"

Sadece başımı sallamak ile yetinmiştim.

"Eğer kendini iyi hissetmiyorsan doktorun yanına çıkabiliriz."

"Yok iyiyim geçti."

Bir şey demeden kafamı göğsüne koydu. Elleri ile saçlarımı okşuyordu.

"Hâlâ inanamıyorum biliyor musun?"

"İnansan iyi olur kocacım çünkü yakında aramıza yeni bir Korkmaz katılıyor."

Kafamı kaldırıp Cenk'in yüzüne baktığımda yanağından bir damla yaş süzülmüştü.

"Aa ama kocacım sende amma sulu göz oldun. Sanırım hamile olan ben değilim sensin baksana şu hâline."

Kurduğum cümle ile burukça gülümsedi.

"Keşke, keşke annemiz babamızla da bu haberi paylaşabilseydik."

Cümlesi bittiği an boğazım düğüm düğüm olmuştu. İkimiz de ağlıyorduk. Galiba bizim hep bir yanımız buruk olacaktı.

"C-cenk biz çocuğumuza iyi anne baba olalım olur mu?"

"Onu her şeyden çok seveceğim. Ne olursa olsun her zaman yanında olacağım. Ben babamla çok anı biriktiremedim ama çocuğum ile çok güzel anılar biriktireceğim."

Artık gözyaşlarım hıçkırıklara dönüşmüştü.

"Sen çok iyi bir baba olacaksın Cenk. Ben buna her şeyden herkesten çok inanıyorum."

Kasvetli havayı dağıtmak için;

"Cenk sence kızımız mı olacak oğlumuz mu?"

"Ben kız hissediyorum güzelim."

"Hmm bakalım kocamın hissi doğru çıkacak mı?"

"Sağlıkla dünyaya gelsin de başka bir şey istemiyorum."

"Bende."

İkimiz de ayağa kalkıp hastaneye girdik. Kan sonuçları çıkmıştı. Doktorun odasına girdiğimiz de elinde kağıtlar vardı.

"Buyrun Yağmur Hanım, Cenk Bey."

Hâlâ heyecanımız aynıydı. İkimiz de oturmuş öylece doktora odaklanmıştık.

"Bazı vitaminleriniz düşük çıkmış onlar için ilaç yazacağım düzenli olarak kullanmayı ihmal etmeyin. Onun haricinde sorun yok. 2 hafta sonra tekrar gelirsiniz kontrol ederiz. Bu süreçte çok fazla ayakta kalmamaya özen gösteri."

Doktorun cümlesi ile derin bir nefes almıştık.

Cenk ilaçları almak için eczaneye gittiğinde bende arabada oturuyordum. Doktor gidene kadar yorulmamam gerektiğini söylemişti.

Cenk geldiğinde yavaş bir şekilde arabayı sürüyordu. Normalde bu hızla hayatta gitmezdi. Babalık ona çok yakışacaktı.

Direksiyonu tutan eline uzandım. Ellerini tuttuğumda bakışları bana değdi.

"Güzelim ağrın mı var?"

"Hayır Cenk biraz sakin olur musun? Sadece sevgilimin elini tutmak istedim."

Cenk tebessüm edip elimi elinin arasına aldı.

Korkmaz ailesine yeni bir üye katılacağı günü sabırsızlıkla bekliyorduk.

Evettt canımlar bir bölümün daha sonuna geldik🥳 sanırım bu gidişle final yapmayı düşünmüyorum🙈 bölüm hakkında yorumlarınızı merak ediyorum. Yıldızı parlatmayı unutmayın💙

Keyifli Okumalar💙

Instagram Hesabım: @sude_den_oykuler

İlklerimin SahibiOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz