~BURAYA GEL~

83 21 11
                                    

Hava durumu: Buraya gel.

Hava durumu: Buraya gel dedim!

Onunla en sonki konuşmamızın üzerinde neredeyse on saat geçmişti ve yeni yazıyordu.

Eylül: Bakıyorum engeli kaldırmışız.

Eylül: Hahahahha sen bana sinirlendin mi?

Hava durumu: Engel mi? Ben seni neden engelleyeyim?

Hava durumu: Neyse konumuz bu değil şimdi ciddi ol ve beni dinle.

Eylül: Tamam.

Hava durumu: Ciddi misin?

Eylül: Hayır smmsmzmzmzmzm.

Hava durumu: Ee bensiz ne yaptın?

Gözlerimi devirdim bunu söylemek için mi bu kadar uzatmıştı konuyu.

Eylül: Hiç öyle oturduğum yerden sana bol bol küfür ettim.

Hava durumu: Yavrum o küfür değilde beddua olmasın? İki saat içinde başıma gelmeyen kalmadı.

Tekrar yavrum demişti! İki seçenek vardı ya konuştuğu her kıza diyordu ya da... Neyse bunu daha sonra düşünecektim.

Eylül: Benim de canım sıkılıyordu, anlat anlat bekliyorum.

Hava durumu: Seninle konuşurken şarjım bitti ve aniden telefonum kapandı. Evin önünde olduğum için sorun etmedim çıkıp hemen şarja takacaktım ama meğersem anahtarı evde unutmuşum. Tanıdığım çilingirci yok tabi. Ben de kapıyı kimliğimle açmayı denerken elimden kayıp kapı aralığından içeriye düştü.

Eylül: Çok kötüüü.

Hava durumu: Dur yavrum bu anlattıklarım daha hiçbir şey.

Yine yavrum demişti.

Düşünme, düşünme.

Hava durumu: Sonra dışarı çıktım. Baktım bir komşu, gittim sordum tanıdığı bir çilingirci var mı diye. Sağ olsun bir tane önerdi. Keşke önermeseydi. Neyse tarif ettiği yere giderken bir anda iki adam beni durdurdu ve kimliğimi istedi.

Hava durumu: Sivil polislermiş...

Eylül: NEEE! HHAHAHAHHAHAHAHAHA.

Hava durumu: Tabi bende kimlik yok. Bu saygı değer arkadaşlarda beni misafirleri olarak çağırdı.

Hava durumu: Meğer yakın zamanda bir dükkan kundaklanmış ve adamları hala bulamamışlar. Nezarette 2 saat tuttular. Bir çıktım çoktan akşam olmuş. Neyse bu adamın bahsettiği çilingirciye tüm yüzsüzlüğümle gittim.

Hava durumu: Ve bu çilingirci polislerden daha kötü çıktı.

Eylül: Nasıl!?

Hava durumu: Bizim bu çilingirci varya,

Eylül: Yaa filmin en olmayacak yerinde reklam arası vermiş gibisin!

Hava durumu: Tamam tamam devam ediyorum.

Hava durumu: Bizim bu çilingir meğer bir numaralı hırsızmış.

Eylül: Hahahhaha şaka, şaka yapıyorum de.

Hava durumu: Bana gitmeden önce 'abi bu kilitler sağlam değil girdiğim evlerden biliyorum çift kilit en iyisi Allah korusun hırsız falan girer' dedi.

Eylül: Yeteer gülerken bir yandan da ağlıyorum resmen.

Hava durumu: Elimde merdane ile oturmuş bekliyorum o puştu hiç güven vermedi.

Hava durumu: Ve konu telefon olmasaydı bu kadar uğraşmazdım.

Eylül: Hayırdır devlet sırrımı saklıyorsun ya da sen beni... Yoksam,

Hava durumu: Yoksam?

Eylül: Yoksam sen beni ALDATIYOR musun?

Hava durumu: Demek itiraf etmenin zamanı geldi.

Eylül: Yüzsüz olduğunu kendin söylemiştin hiç durma söyle bana kiminle aldatıyorsun?

Hava durumu: Seni... Seninle aldatıyorum.

Eylül: Kendi kendime küfür edesim geldi bir an resmen kendimin yuvasını yıkıyormuşum. Hahahahahahhahaa.

Hava durumu: Hmm, yuva?

Eylül: Göz deviriyorum, klasik dizi replikleri sıralıyorum sen anlamıyorsun.

Hava durumu: Yok anlıyorum, ama yanlış anlıyorum.

Eylül: Ayıp ayıp.

Hava durumu: Ayıbın yolu kayıp güzelim.

Eylül: Ne bu kamyon arkası sözü mü?

Hava durumu: Yok bizim torbacının sözü.









with you MELİFLOUS Where stories live. Discover now