with you MELİFLOUS

~MESAJ~

Hava durumu: Merhaba.

Mesajları okuduğum için anında ona görüldü olmuştu. Ne yapacağımı bilemez bir şekilde öylece telefonun ekranına bakıyordum. Ablam beni öldürecekti... yorganıma gömülüp çığlık attım.

Tekrar bildirim sesi gelince korkuyla telefonu elime aldım.

Hava Durumu: ?

Geri dönüşü olmayacağını anlayınca ben de "Merhaba" yazıp yolladım. Ellerim adrenalin yüzünden titremeye başlamıştı.

Buldum. Birkaç kelime daha yazdıktan sonra 'işim var' deyip konuşmayı kapattıcaktım ve mesajları silip ablam bu konu hakkında soru sorana kadar tek kelime etmeyecektim.

Tamam, planım hazırdı. Şimdi rahatlamalı ve konuşmayı bir an önce sonlandırmalıydım.

Hava durumu: Nasılsın bayadır konuşmuyormuşuz.

Hava durumu: Konuşmuyoruz*

Eylül: Evet bayadır konuşmamışız. Ben iyiyim sen nasılsın?

Hava durumu: Bende iyiyim.

Hava durumu: Ee daha ne var ne yok?

Eylül: Aynı devam ediyor, sende nasıl?

Hava durumu: Bende de aynı. Okuyordun değil mi?

Bu konuşmayı ben nasıl bitirecektim!

Eylül: Evet bahsetmemiş miydim?

Hava durumu: Çok mesaj yazmışız birbirimize de, unutmuşum.

Ablam cidden böyle bir adamla mı gece gündüz konuşmuştu? En basit olayı yani okula gittiğini bile unutmuştu. Bu ona asla değer vermediğini gösteriyordu.

Dur bir dakika, ablam bundan dolayı konuşmayı kesmiş olabilir miydi?

Umarım öyledir.

Hava durumu: Sana bir şey sorabilir miyim?

Eylül: Sor.

Hava durumu: Ben de mesajlar silinmişte, ben sana hiç "aşkım, hayatım" gibi kelimeler kullanmış olabilir miyim?

Ne?

Neden bu kadar saçma sorular soruyordu?

Ve ben şimdi buna ne cevap yazacaktım?

Eylül: Ben de mesajları silmişim.

Hava durumu: Ne konuştuğumuzu hatırlamıyor musun?

Eylül: Ne konuştuğunu hatırlamıyor musun?

Hava durumu: Siz sevgili misiniz?

Hava durumu: Biz* yani.

Eylül: Sen bir şey mi içtin?

Hava durumu: Hayır, yalnızca neden konuşmadığımızı hatırlamaya çalışıyorum.

Eylül: Eminim bir mallık yapmışsındır.

Hava durumu: Sende rahat durmamışsın belli.

Eylül: Ablam senle konuşmayı bu yüzden bırakmış olmalı!

Hava durumu: Ablan mı?

Hass... ablam mı yazmıştım!?

Yaptığım hataya söverken nasıl düzeltmem gerektiğini düşünmeye başladım.

Eylül: Ablam konuşmamamı söyledi, yanlış yazmışım.

Hava durumu: Senin ablan yok.