12.BÖLÜM

240 51 22
                                    

İyi okumalar

Alışveriş çantasının içine iyice baktım. Hatta ters çevirip bir kaç kez çırptım içini, iki elimi saçlarıma geçirip. "Kafayı yiyeceğim, en sonunda yiyeceğim" dedim. Sağ sola volta atarken,  o sıra da telefonuma mesaj gelmesi ile irkildim. Yavaş adımlarla telefonu çantamdan almamla baktığımda mesaj Efe'dendi.

"Kız benim micke mouseli mor kalemimi sen mi aldın?" Efe  yazmıştı.

Elimi alnıma sertçe vurdum. 
"Allah'ımm akıl ver şu çocuğa" dedim sinirle.

Derin bir nefes alıp Çalışma masamdan bir sürahi suyu bardağa doldurup içtim, sakinleşmek için.
Elimde ki kağıda tekrar baktığım da, nasıl çantanın içine koyulduğunu düşündüm. Acaba Ece vaya Efe falan mı şaka yapıyordu. Kaybetmemem gerektiğini düşünerek, defterimin arasına koydum.Ece'ye okulda gösteririm diye  aklıma bunu not ettim. Derin bir nefes aldım "tamam ışık bu konuyu sadece Ece'yle konuş" dedim. Ama daha Serkanı bile anlatmamıştım, ilk Serkan konusunu anlatacaktım.  Yarın pazar günü olduğunu hatırlayınca, yatağım üstünde ki yastığı alıp,  çığlık atarak yüzüme bastırdım. Geri çektiğim de, derin bir nefes alıp, bu kos kocaman labirentten nasıl çıkacağımı düşündüm.

                               ******

Elimde telefon, yatağım da bağdaş kurmuş, Ece'yi arayıp aramamak arasında gidip geliyordum. Dün gece hiç uyumayıp saatlerce düşünmüştüm. Saat kaçta bile uyuduğumun farkında değildim. O gün balo günü, ona neler olduğunu anlatmak istiyordum. Ama nasıl bir tepki verecekti bilmiyordum. Her şeyi dün anlatacaktım, fakat araya Efe, bana gelen not falan girince olay kaynamıştı. Derin bir nefes alıp cesaretimi topladım Ece'nin numarasını tuşladım. Telefonu kulağıma götürüp açmasını bekledim, bir  Yandan da  tırnağımı yiyiyordum. Ardından Ece nin neşeli sesini duydum.

"Alooooo" dedi eğlenceli bir sesle, 

kısık bir nefes alıp "Ne yapıyorsunnn"
dedim sesimi düz tutmaya çalışarak.

" Yeni eve geldim ışığım" dedi aynı ses tonuyla.

Tedirgin bir sesle" Müsaitsin demi? " dedim,  bir kaç saniye durup " bir saniye" diyip  sanırım odasına gitmişti.  "Söyle şimdi" dedi, diğerinden aksine sesinde hafif tedirginlik vardı..

Ben sessiz kalınca ardından ekledi "kötü Bir şey yok demi? "dedi, bu sefer gerçekten endişeli bir sesi vardı. Derin bir nefes alıp cesaretimi topladım ve konuştum.

" Aramızda kalacağına söz ver."dedim

  Bütün olanları baştan sona herşeyi anlattım. Ece bu söylediklerime" oha, yuh diye tepki veriyordu. Oda benim kadar sinirlenmiş ve korkmuştu.
Anlattıklarım bittikten sonra Ece'yi dinlemeye başladım.

" Eeee yuh yaaaa, bu kadarı da yeter.!!" dedi sinirli sesiyle. Ardından ekledi" bu iki oldu haa, hem sen bunu şimdi mi diyorsun? " dedi. Sorgulayıcı bir şekilde,

tam bir şey diyecekken. Arkadan emirin endişeli sesi duyuldu, "Eceee iyi misin?!?"  dedi nefesimi tutmuştum.
Ece sesini sakin tutmaya
çalışarak "  iyim abi, sınıfta ki
arkadaşımla konuşuyorum bir sıkıntısı varmış" dedi, sesin de hala sinir vardı.

Bir süre ses gelmedi. Ardından kapı kapanma sesi duyulunca,  gözümü kapatıp derin bir nefes verdim.

"Dinliyorum neden şuan haberim oluyor, hadi sana bir şey yapsaydı orada" dedi. Aynı ses tonuyla,

Fırsatım olmadı ki" dedim. Ayağa kalkıp, çalışma masamda ki bir bardak su alırken.

Ece"Tamam senin bir suçun yok, sadece senin için endişeleniyorum. Sana bir şey olacak diye" dedi.
Şefkatli sesle,  

sanki görecekmiş gibi, kafamı   iki yana salladım. Bardağı masaya bırakırken "Sorun değil" dedim.

Sesimin titremesine engel olmayarak.
Ece  derin bir nefes alarak.

"Her ne olursa olsun, ne yaparsan yap ben senin yanındayım"dedi. Güven veren sesiyle, gözümden bir yaş süzüldü.. "

İyi ki varsın " dedim yine sesim titremişti.
Ece"Sen de ışık aşkım, sen de iyi ki varsın"

                               ******
Ece " bundan  sonra  o şahıstan konuşmak yasak" dedi. Ardından "Son kez uyarı mı yapıyorum ben" dedi, işaret parmağını bana doğru kaldırdı.

Koridorda yürüyerek giderken, dünkü telefon konuşmadan konu açılmıştı, doğal olarak ece'de sinirlenmişti.

" Zaten ben unuttum sen de unut" dedim.   Bıkmış bir şekilde

Olduğu yer de durup. Sinirli bir tonla  "Oldu efendim, sen benim arkadaşımı Bestimi  bir yere çek. Üstüne bir de abo no yor etmom dee" dedi Serkanı taklit ederek. " 

Bu yaptığına çok gülmüştüm ardından

Ece "Sen benim abime kurban ol"dedi, sesi diğerinin aksine daha eğlenceli çıkmıştı.

Ben de "Senn varken hiç bir şey olmaz bana" dedim sarılarak.

Ece'de hemen yelkenleri suya indirip, "yerim seniii" dedi, sarılışıma karşılık vererek.

Geri çekildiğimiz de, aklıma not geldi.  Elimi çantama atmamla,

Ece  "eyvah ders başlıyor" dedi.   Ece 'ye döndüğüm de,  hızlıca öptü beni koşarak sınıfa girdi.

Bu yaptığına gülüp, kendi sınıfıma girdim de kimse yoktu. Ardından elimi alnıma vurup,  
"bugün ders yoktu yaa" dedim,

bir yandan da kendi kendime söyleniyordum.
'Her şeyi unut ışık, her şeyi"dedim.

sitemli bir şekilde.   Sıkıntı bir nefes verdim "offff şimdi kim o kadar yol gidecek" dedim .

Tekrardan bir "offf yaaa " dedim. Sol  ayağımı sertçe yere vurarak. Arkamı dönmemle. Karşımda gördüğüm kişiyle, kanım çekildi..  Geriye doğru bir adım attım. Çünkü Karşım da, ellerine cebine koymuş, psikopatça gülümseyen Serkan vardı..

Ve en kötüsü sınıfta ikimizden
başka kimse yoktu..

Bölümü nasıl buldunuzzzzz🤩

Serkan sizce Işığa bir şey yapacak mı? 🙄

Oy ve yorum yapmayı unutmayınızzz❤️

Seviliyorsunuzzzz🤍🖤

KARANLIĞIN IŞIĞIDove le storie prendono vita. Scoprilo ora