Hatunum

411 57 136
                                    


Berk Koçak

Arabayı okulun otoparkına park ettim. Arabadan indiğimde sesler yükseliyordu bahçede. Teneffüsteler anlaşılan.

Okulun giriş kapısına doğru ilerledim. O sırada gözlerimi bahçede gezdiriyorum. Göremedim onu. Sınıfında olabilir.

Okula girdiğimde bakışlar bana döndü. Umursamadan merdivenlere yöneldim. Amcam odasındadır umarım. Beni görürse odasına geçmemi ister, rahat bir saat bırakmaz beni. Geleceğim için kendince planlar yapıyor.

Kata geldiğinde amcamın odası kapalıydı. Rahat nefes verdim. Necla'nın sınıfına doğru ilerlerken Necla'nın sesini duymam normal mi?

"Git başımdan, Toprak! Kaldırmıyorum falan engeli. Erkek demem döverim seni bak!"

Kaşlarımı çattım. Sınıfa girdiğimde Toprak denen velet, Necla'nın yanına oturdu.

"Bu akşam size iftara geleceğiz. Biliyor musun?"

İyiki bir aileniz tanışıyor. Amma tantana yaptı. 

"Biliyorum, kereviz sapı! Uzak dur benden!"

Dudağımın kenarı yukarı doğru kıvrılırken ciddiyetimi korudum. Birilerinin karnı acıkmış.

"O sırığa çok yüz veriyorsun?!" diye bağırdı hadsiz. Yanlarına doğru ilerledim.

"Sana ne lan-"

Necla beni fark ettiğinde gözlerini kocaman açtı. Şirin gözlüğünü düzeltti emin olmak istercesine. Gözlerini kırpıştırdı sonra.

"Ayyy benim feslim gelmiş!" dedi yüksek enerjisiyle. Gülümsedim. Toprak denen dümdüz bakıyordu bana. Necla'ya döndüm.

"Zil çalana kadar konuşabilir miyiz?" dediğimde gülümsedi. Yerinden kalktı heyecanlı hâliyle. Ona her baktığımda biraz daha güzelleşiyor sanki. 

"Müdürün yeğenisin diye elini kolunu sallayıp geleceğini mi sandın?" dedi Toprak denen. İlgilenmedim. Necla yanıma geldiğinde sınıftan çıktık. Toprak Ulutürk sana yapacağımı biliyorum.

"Beni görmeye mi geldin gönlümün efendisi?!"

"Annem yolladı beni." deyip siyah deri ceketimin cebinden bir paket çıkardım. Başımı kaldırdığımda gözleri paketteydi. Çok mutlu oldu. Gülümsedim. Paketi uzattığımda elimden aldı. Başını kaldırdığında göz göze geldik. Bir an kalsam da devam ettim sözlerime. "Gelinime ver, dedi. Ben de sana geldim."

"Bana mı geldin?!" dedi ışıldayan gözleriyle. Güldüğünde gözlerimi kaçırdım. Deli cesareti var onda. Karşısında utanmam umrunda değil.

"Çok karizmatik olmuşsun bugün. Benim için mi süslendin?" 

Evet.

Başımı çevirdiğimde göz göze geldik. Gözlerini gözlerime dikmiş bana bakıyordu. Gözlerinden vurmaya çalışıyordu beni. Vurdu zaten.

"Necla konuşma şöyle şeyler. Neyse ben gideyim." derken zil çaldı. Omuzlarını düşürdü üzülerek. Canım sıkıldı.

"Ne oldu yine?" dedim ciddiyetle. Omuz silkti. Hâl ve hareketleri hoşuma gidiyor. Enerjisine hayranım zaten. 

"İnsan bir üzülür. Senden ayrılacağım diye üzülüyorum. Odun gibisin. Bak şu güzelliğime. Bir güzelim de." deyip gülümsedi. Beklentili hâlde bana bakıyordu. Evlenmeden evli gibi davranamam ben. Daha vakit varken onu kendime alıştıramam.

"Evlenmeden olmaz." dedim ciddiyetle. Başını eğdi. Evli olsak başını eğdirmezdim senin. 

"Kaçır beni o zaman. Evlenek!" dedi heyecanla. Gözlerimi devirip güldüm.

"Gir sınıfına. Deli."

"Hoşuna gitti hee..." dedi muzurca. Kaşlarımı çattım.

"Necla sana diyorum." deyip gözlerimle sınıfı işaret ettim. Yüzünü buruşturdu. Ayarlarımla oynuyor.

"Sana sadece Berk diyeceğim. Berk!"

"Aynen ondan." dedim gülerek. Güldü benimle birlikte. Girmiyor sınıfına.

"Berk..." dedi bastıra bastıra. Gözlerimi kıstım. Tekrar etti. "Berk!"

"Tamam bende Necla derim." dedim tepkilerini ölçerken. Şirin gözlüğünü düzeltip sırıttı.

"Hatunum dersin."

Gülerek sınıfına kaçtı. Gözlerimi devirip gülümsedim.

Hatunum derim.

🧁

Bölüm nasıldı?
Düşünceleriniz?

Konuşalımm💗

Kendinize iyi bakın. En güzele emanetsiniz ❤️

Hatunum.

Necla (Texting)Where stories live. Discover now