EN YAKIN KADIN

3.4K 406 130
                                    

EN YAKIN KADIN

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

EN YAKIN KADIN

"Sanki sen evlenmişsin gibi niye gülümsüyorsun öyle?" diye alaycı bir bakışla sordu.

Zehra saf bir mutlulukla iç çekti. "Çok güzel değiller miydi sence de?" diye sordu ışıltılı gözlerle. "Yavuz Bey çok yakışıklıydı. Asil ve dikkat çekiciydi. Merve'ye ise bayıldım. Gördüğüm en güzel gelindi bence! İkisi de birbirine çok yakıştılar."

"Evet, öyle gerçekten..."

"Yavuz Bey umarım onun değerini bilir. Merve'nin Buca'da hâlâ İngilizce öğretmenliği okuduğunu biliyor muydun? Benden birkaç yaş büyük."

"Evet... Ben de bugün öğrendim."

"Sema Hanım, Ebru Hanım, diğer dostların, hepsi de iyi insanlar gerçekten. Beni de nikaha götürdüğün için teşekkür ederim." İçtenlikle uzanmış ve genç adamın kocaman elini tutmuştu. "Hiç birisi bana kaba davranmadı."

"Sana söylemiştim..." diye mırıldandı Faruk. "Türk insanı asildir. İnsanı ve insanlığı sever." Elini çekmedi. Hatta genç kızın elini biraz daha sıkı tuttu. "Aslında ben gelemesem de nikahtan sonra verilen davete sen katılabilirdin," dedi ona. "Samimiyetinizi ilerletirdin. Herkes seni evine de davet etti zaten."

"Sen olmayınca ne anlamı var?" diye hemen karşılık verdi Zehra. Güzel gözleri genç adama garip bir şekilde bakıyordu. "Ayrıca bugün salonda gerçekten yakışıklı çok fazla adam vardı ama bence en yakışıklısı sendin ve bu çok hoşuma gitti."

"Daha neler! Gözün bana alıştığı için öyle hissediyorsun."

"Belki de..." Elini tutan kocaman elin üzerine diğer elini de koydu. Ona doğru yan dönmüştü. Taksi şoförünün görmesine aldırmadı. "İyi ki varsın! İyi ki hayatıma girmişsin. Senin yanında her şeyim tamamlanmış gibi hissediyorum."

Faruk sessizce genç kızı süzüyordu. Ne diyeceğini bilemedi. Benzer şeyleri hissettiğini söylemek erkeklik gururuna dokunacaktı. Onun kendisine böyle art niyet olmadan dokunması, parlak gözlerle bakması hayatına bir anlam getirmişti.

"Buna... sevindim..." diyebildi sadece. Gözlerini kaçırdı. Bir gün onun kendine ait bir eve taşınacağını düşünmek, başka bir hayat kuracağını bilmek, belki de o sıska Hüseyin'le evlenebileceğini hayal etmek çok can sıkıcıydı. Düşünmemeye çalışıyordu. Galiba sevimli sokak kedisini fazlaca sahiplenmişti.

Dükkânın önünde ücretini ödeyip taksiden indiler. Hava kararmak üzereydi ve soğumaya başlamıştı. Zehra şalına sıkıca sarındı. Faruk'un kilitli kapıyı açmasını zor beklemişti. Neredeyse koşarak dükkândan içeriye girdi.

"Sakin ol!" diye seslendi Faruk biraz şaşkınca.

"Üşüdüm!" diye utanarak açıkladı Zehra. "Üşüyünce de tuvaletim geldi!"

KADER ÇARPIŞMASIWhere stories live. Discover now