27

1.6K 199 122
                                    

Harry hala az önce neden Louis'ye öyle söylediğini anlayamıyordu. Louis hala üzerindeydi ve şaşkınlıkla ona bakıyordu. Sıçtın Harry, diye düşündü. Bu sefer senden gerçekten nefret edecek.

Louis sertçe yutkundu. Ağzını açmıştı ki bir ses bunu böldü. "Eğer gerçek bir homofobik olmasaydın sevgilimi beni aldatmaya zorluyorsun sanardım. Ama lanet bir homofobiksin bu yüzden sormam gereken şey; Louis yine ne oldu? Neden Harold'ı yere yapıştırdın?" Elijah oldukça sakin bir şekilde bu duruma kendince açıklık getirmişti. "Derhal bırak sevgilimi." Yine ruhsuz bir şekilde söylediği cümle sanki Louis'nin öfkelenmesine sebep olmuştu. Ya da Harry öyle hayal etmişti.

Louis sırıtarak ayağa kalktı. "Sevgilin yine beni sinirlendirmişti ve ben de bu sefer sen gelmeden onun işini bitirmeye çalışıyordum. Ne yazık ki sen geldin." Yerde yatan Harry'e baktı ve göz kırptı. "Ama hala hayattasın Kıvırcık."

Harry anlayamıyordu. Louis'nin onu Elijah'a şikayet etmesi ve sizi lanet ibneler diyip orayı sinirle terk etmesi gerekiyordu. Neden böyle yapmamıştı? Harry düşündüğü şeyle suratını buruşturdu. Sahi ya Louis'nin artık onları aşağılaması ona normal geliyordu.

Elijah Louis'ye bir kartopu fırlattı. "E o zaman savaş başlasın." Elijah'ın bu hareketiyle suratını buruşturdu Harry.

"Elijah benim gitmem lazım. Siz takılın." Louis bunu dediğinde Harry içinden ona yalvarıyordu. 'Hayır, gitme.'

"O kadar kolay kurtulamazsın Tomlinson." diye fısıldadığını duydu Elijah'ın. Elijah yerden bir taş aldı ve sol eliyle aldığı bir avuç karın arasına koydu. Harry olanları hayretle izlerken karı eliyle sıkılaştırdı ve onlardan çok da uzak olmayan Louis'nin kafasını nişan aldı. "Louis!" diye bağırdığında Louis'nin arkasına dönüşüyle bir feryat kopardı Harry.

"Hayır!"

Kartopu, ya da taş, artık her neyse Louis'nin başına çarptığında acı dolu bir inleme yayıldı ıssız sokağa. Ardından ise Elijah'ın bağırışları...

"Ne yapmaya çalıştığını anlamıyorum mu sanıyorsun?
Sevgilimi ve beni rahat bırak ve hayatımızdan siktir git!"

Louis elini alnına götürmüştü. Harry uzak olmasına rağmen kırmızımsı sıvının yer çekimi kanuna uyuşunu görebiliyordu. Yere baktı. Bembeyaz karların üzerinde ki Louis'nin kanına...

Nefesi kesilmişti. Elijah zalim biriydi.

Harry ne yaptığının farkında değildi. Ama Louis'nin kanının yerde kalmasını istemezdi. Bunun nedeni kanının karı kirletmesi değil. Karın onun kanını kirletmesiydi. Hızla Louis'nin yanına koştu. Louis hala eli alnında öfkeyle Elijah'a bakıyordu. Öfkesinden arınmaya ve Elijah'a bir şey yapmamaya çalışıyormuş gibi görünüyordu.

"Harold," diye seslendi Elijah. "Ne yapıyorsun?"

"Ne yapmaya çalıştığını anlamıyorum. Louis'yi ve beni rahat bırak ve hayatımdan siktir git." Onun repliğini kullanmıştı. "Kıskanç sikiğin tekisin ve bana hiç güvenmiyorsun!" Tanrı şahit ki eğer Louis onu öpseydi Elijah'ın kim olduğunu bile unutabilirdi Harry. "Bu burada biter."

Elijah ağzını açacak oldu ki Harry ona el hareketi çekti ve Louis'yi kollarıyla sarmalayıp yurda götürdü.

*****

Louis olanların şokunu hala üzerinden atamamıştı. "Sen orada ne yaptın?" Gözlerini kısarak sorduğu soruya karşılık olarak Harry omuz silkinmekle yetinmişti ve elinde ki bezi Louis'nin alnına bastırdı.

"Sadece 7 ay önce yapmam gerekenleri,"

Louis acıyla inledi. Harry'nin koyulaşmış yeşillerine baktı. "İyi işti dostum."

Birden Harry'nin yüzünün düştüğünü sandı. "Evet, evet. Her neyse."

Uzun bir sessizlik olmuştu. Ve Louis hiç adeti olmamasına rağmen sessizliği bozan taraf oldu. "Bana orada ne demek istedin?"

Louis, Harry'nin bakışlarını kaçırdığını gördü. "Keşke bu lanet yerde birkaç pansuman eşyası olsa." diye mırıldandı. Elinde ki bezi ıslattıp Louis'nin alnına bastırdı.

"Bir soru sordum Harreh."

Harry gözlerini sonuna kadar açmış şaşkınca bakıyordu. Muhtemelen Louis'nin ona hitap ediş şekline şaşırmıştı. "Ne dediğinizi duymadım." Tekrar gözlerini kaçırdı.

"Düştüğümüzde lanet olası sevgi- eski sevgilin gelmeden önce söylediğin şeyler ne anlama geliyordu?"

"Hiç."

"Hiç mi?"

"Evet, bu aralar bir hikaye yazıyorum da. Oğlanla kız çarpışıyor ve oğlan kıza bunu soruyor. Sadece tepkini ölçmek istedim. Kızın tepkisini yazabilmek için."

Louis morelinin bozulduğunu belli etmemeliydi. "Ben kız mı oluyorum yani?" diyip ruhsuz bir şekilde kıkırdadı. Tanrı biliyordu ki kalbi binlerce parçaya ayrılmıştı. Harry cevap vermeyince bozulmadı. Başka bir soru sordu. "Hikaye mi yazıyorsun?"

"Ah, evet. Beni oldukça zorluyor."

"Okumak isterim."

Vote verip yorum yaparsanız çok şukela olur

Our Love Should Wait (Larry)Where stories live. Discover now