same home

i k i

Louis Niall'ın aramaları yüzünden alarm kurduğu saatten de erken kalktığı için, erkenden hazırlanmıştı. Evdekilerin uyandığını seslerden anlamıştı ama erkenden aşağı inmek istemiyordu. Odasındaki cama ilerleyerek camı açtı ve cebindeki paketten bir sigara çıkartarak onu yaktı. Dışarıyı izlerken bitirdiği sigarasının izmaritini odadaki çöp kovasına attı. Çevreyi kirletmeyi sevmezdi. Aslında sigaranın dumanının da çevre kirliliği faktörü olduğunu biliyordu ama, severdi sigarayı.

Dolabına ilerleyerek lacivert kapşonlu hırkasını alarak üstüne geçirdi. Hırkaları çok severdi, nedensizce. Bu sırada odasının kapısı tıklatılmıştı.

"Gel." diyerek kapıya döndü Louis. Kapı açıldığında Gemma'yı görmüştü.

"Kahvaltı hazır demeye gelmiştim." diyerek gülümsedi Gemma.

"Geliyorum." diyerek ona geri gülümsedi ve çantasını alarak arkasından ilerledi Louis. Aşağı indiklerinde Harry ve Anne kahvaltı masasında oturuyorlardı.

"Günaydın." diyerek sandalyesine oturdu Louis.

"Günaydın tatlım." diyerek ona karşılık verdi Anne. Louis tabağına bir krep alarak onunla ilgilenmeye başladı. Ve o an bu kahvaltı için mahçup hissetti. Bu yüzden başkasının evinde yaşamak istemiyordu işte. Rahat da değildi. Her şeyin başında olduğunu hatırlattı kendine. Alışacaktı.

"İyi uyudun mu?"diye sordu Anne. Louis'nin rahatsız hissettiğinin farkındaydı. Başlarda böyle olacağını biliyordu zaten. Zamanla alışmısını umdu.

"Evet, teşekkürler." dedi Louis. Kibar biri olduğu söylenemezdi aslında ama Anne'e karşı her zaman kibar olmuştu. Kendisini olmadığı biri gibi göstermek değildi bu, Anne zaten onu tanıyordu. Sadece Anne'i seviyordu ve onun için yaptığı her şey karşısında ona saygı duyuyordu.

Kahvaltının geri kalan kısmında herkes sessizce yemişti ve Louis Niall'dan gelen mesajları cevaplamıştı. Niall yeni okulu için heyecanlıydı. Zaten Niall tüm hayatını heyecanlı yaşayan birisiydi. Değişikliği ve yeni ortamlara girmeyi severdi.

"Kalkıyorum ben." dedi Harry Louis'ye dönerek. Anne Harry ile Louis hakkında ufak bir konuşma yapmıştı. Bu sırada ona nazik olması ve okula Louis ile birlikte gitmesi çok kez söylenmişti. Harry de buna uymayı tercih etmişti.

"Louis, okula Harry ile birliktr gidebilirsiniz." dedi Anne de. Louis zaten nasıl gideceğini bilmediği için kafasını onaylayarak salladı ve ayağa kalktı. Çantasını koyduğu yerden alıp sırtına taktığında Anne onlarla birlikte kapıya kadar ilerlemişti.

"Harry ve Niall ile sınıflarınız da aynı, yabancılık çekmezsin." diyerek gülümsedi Anne.

Louis bundan pek hoşnut olmasa da ona geri gülümsedi. Şimdi Harry ile aynı evde kaldıklarını, dolayısıyla Louis'nin başka bir aile ile yaşadığını tüm sınıf öğrenebilecekti. Umarım öğrenmezler, diye düşündü Louis. Planı yeni sınıfında sessiz bir öğrenci olmaktı. Her şeyi kabul etme sebebi de üniversiteye daha rahat hazırlanabilmekti. Bu yüzden yeni sınıfında derslerine odaklanacaktı.

Harry kapıdan çıktıktan sonra Louis de onu takip etti. Harry ellerini cebine koymuş bir şekilde sokağa çıkarken Louis arkasından ilerliyordu. Arkasından ilerlerken Harry'nin ne kadar uzun olduğunu bir kere daha farketti. Kaldırıma çıkıp oradan ilerlemeye başladıklarında bu sefer yan yana yürüyorlardı. Louis Harry'nin bir şeyler soracağını ya da söyleyeceğini düşünmüştü. Ama Harry sessizliği tercih etmişti. Louis ilk görüş olarak onun ergen bir kişiliğe sahip olduğunu düşünmüştü. Ama şuan pek de öyle gelmiyordu.

Okula kadar sessizce ilerledikleri yolda gördüklerini zihnine kaydetti Louis. Yolu öğrenmesi yararına olurdu.

Okul bahçesine girdiklerinde Louis ilk gördüğü aradan girecekken Harry'nin sesi onu durdurdu.