BAŞLANGIÇ(1)

306 25 20
                                    

Bugün de geçmişe sünger çekmiş biri olarak normal bir gündü. Evimden, ailemden, sevdiğim adamdan ve arkadaşlarımdan kaçalı yaklaşık yedi ay oldu.Peki şimdi napıyor muyum ? Dört katlı bir apartmanda yaşıyorum. Gösterişten uzak bir cafede şarkı söyleyerek geçimimi sağlıyorum. Pek mutlu olduğum söylenemez ama emin olduğum bir şey varsa; yalnızlık beni daha da içine çekiyor...


Koltukta oturup bol sütlü kahvemi yudumlarken kapının çalmasıyla irkildim. Saat henüz 9'a bile gelmiyordu. Koltuktan uyuşuk hareketlerle kalkarken ayaklarımı sürüye sürüye kapıya ulaştım.
"Kim o ? "
" Benim Arya kızım. Makbule teyzen. " Kapıyı açtıktan sonra ,
" Ahh iyi akşamlar Makbule teyze. "
"İyi akşamlar kızım. Bizim çocuklar pasta almışlar, sanada getirim dedim. " elime verdi.
" Ne gerek vardı Makbule teyze."
" Olur mu kızım öyle şey. Sen de benim kızım sayılırsın.Hadi bakalım afiyet olsun. " mahcupça gülümseyerek iyi geceler diyip kapıyı kapattım. Pasta çikolatalıydı ve üstünde çikolata rendeleri vardı. Hemen bir çatal alıp pastayı sömürmeye başladım. Ben çikolatanın damağımda kazandırdıklarına hayran kalırken gelen mesaj sesiyle dikkatimi telefonuma verdim.

X: O sütlü kahveden sonra çikolatalı pasta biraz ağır kaçmıyor mu ?

Ağzım şaşkınlıktan açılırken gözlerimi pencerelerde gezdirdim. Kalktığım gibi pencereleri kapattım ve bir mesaj sesi daha yükseldi. Aceleyle telefona baktım.

X:Seni izliyor olacağım güzelim.

Sık sık nefesler alıp verirken vücuduma tarifi olmayan büyük bir korku yayıldı.Birden fazla soru beynime hücum etmiş cevaplarını bulmaya çalışıyordu.Bunun saçma sapan bir şakadan ibaret olduğunu da düşünmeden edememiştim.Bu yüzden pek takılmadım.

İlgisizliğimi korumaya devam ederken şimşeğin çakmasıyla yerimden sıçradım. Yağmur şiddetini arttırmıştı.

Ben ise, işe nasıl gideceğimi düşünüyordum. Saat henüz 21:15'ti ve benim 10 ' da orada olmam gerekiyordu. Telefonumu elime alarak bir taksi çağırdım. Taksi gelene kadar odama gidip hazırlanmaya başladım.

Siyah... Benim rengimdi işte. Özgür olduğumu hissettiren tek renk. Kendime boşluğa bırakmamı anlatan ve beni içine çeken , beni huzura erdiren karanlık ama sonsuz bir renk.

Tek omuz siyah yarasa kol ve altıma siyah dar paçamı geçirdikten sonra aynanın karşısına geçip kendimi şöyle bir süzdüm.İşte siyahın asaleti diye geçirdim içimden. Siyah eyeliner ve rimel sürüp odadan çıktım. Dışarıdan yükselen korna sesiyle siyah traktör topuk botlarımı ve gri kapüşonumu geçirip dışarı fırladım. Yağmur o kadar şiddetliydi ki önümü bile zor görüyordum.Kapüşonumun şapkasını kafama geçirip kendimi taksiye attım ve rahatlamaya bıraktım.

Cafenin önüne geldiğimde tıklım tıklım dolu olduğunu gördüm. Belki de, birçoğu yağmurda ıslanmamak için gelmişti. Kapüşonun şapkasını kafama geçirip hızlı adımlarla cafenin arkasından kulise doğru giderken sert bir bedenle çarpıştım. Tam yere düşecekken beni dirseğimden tutup düşmemi engelledi. Kafamı kaldıracağım sırada dirseğimi bırakıp hızlı adımlarla gözden kayboldu.

Sonunda kulise gelmiş, sahnede söyleyeceğim parçaları ayarlıyordum. Bundan birkaç dakikasını düşünürken Murat abi;
" Arya hadi sahneye!" Parçaları ve gitarı alıp "Tamam abi geliyorum!"
Sahneye çıktığımda herkesi gözü üzerimdeydi. Tamam şarkı söylüyordum ama bu kalabalık biraz ... fazlaydı. Boğazımı temizledim ve parçalarımı nota sehpasının üzerine koydum.

Tellere dokunuşumla zaten bende olan gözler daha da dikkatli bakmaya başladı.

MANGA- CEVAPSIZ SORULAR

Birden ay ışığını kesti
Bir de sen çok değiştin
Yaşananlar hiç yaşanmamış gibi
Söylenenler hiç söylenmemiş gibi

Birde sen karşıma geçtin
"Başka biri var, biri var" dedin
İnanamadım bittiğine
İnanamadım gittiğine

Derin bir nefes aldıktan sonra, sesimi biraz daha yükselterek nakarat kısmına giriş yapmamla kalabalıktan bir alkış sesi yükseldi.

Ne sen baktın ardına ne ben,
Hep ayrı yollarda yürüdük

Sustu bu gece karardı yine ay
Kaldı geriye cevapsız sorular
"Uyandığında onu ilk kim görecek?"
"Bıraktığım düşü kim büyütecek?"

Gitarın büyüsüne kendimi kaptırırken şarkının ikinci sözlerine hazırlandım.

Her sabah kaybolup giden bir rüya gibi oldun artık

Geceleri beni bekleyen,gündüzlerimi zehir eden

Ne sen baktın ardına ne ben,
Hep ayrı yollarda yürüdük

Sustu bu gece karardı yine ay
Kaldı geriye cevapsız sorular
"Uyandığında onu ilk kim görecek?"
"Bıraktığım düşü kim büyütecek?"

Sonlara doğru sesimi yavaşlatıp bitirmemle; alkış ve ıslık sesleriyle, kapadığım gözlerimi açtım. Açar açmaz o mavi gözlerde takılı kaldım. Kaslı kollar, her alkışladığında biraz daha kasılıyordu ve sarı saçları sanırım yağmurdan dolayı nemli ve dağınıktı.Bu onu daha hoş ve sevimli yapıyordu. O kadar çok dalmıştım ki bir anda irkilerek kendime geldim ve hızlı adımlarla kulise ulaştım.

"Arya , bakıyorum da sen bu işi iyice ilerlettin." Diyerek bana övgüler yağdıran Murat abiye bir teşekkür borçluydum. Burdur'a geldikten 1 hafta sonra, iş için buraya başvurmuştum. Murat abi de ilk 1 hafta beni denedikten sonra, işe alınmıştım.

Murat abi, 24 yaşındaydı. Yanağındaki gamzeleri güldüğü zaman onu sert yapısından çıkarıp tatlı bir yapıya sürüklüyordu.Kumral ve kahverengi gözleri vardı. Kaslı vücudundan bahsetmiyorum bile... İlk işini kurmaya başladığı zamanlar çok cılızmış. Bu nedenle iş ortamında çok dayak yermiş . Şimdi ise kendini geliştirmiş bir bodyguarddan farksız.

Eve geldiğimde saat gece yarısını biraz geçmişti. Kanepede oturmuş geçmişimi gözden geçiriyordum. Tüm o yaşananlar... Aklımda sadece haksız yere dayak yiyen ve bir köle gibi davranılan küçük kız kalmıştı. O küçük kız, belki şuan yalnızdı ama yalnızlık onun için bir mükâfattı.

Biraz kitap okuduktan sonra kanepeden kalkıp ışıkları söndürdüm. Tam odama gideceğim sırada kapının yumruklanmasıyla olduğum yerde kalakaldım. Kapı şiddetle yumruklanmaya devam ederken, gözlerim büyümüş ve nefes alışverişlerim hızlanmıştı. Aklımdan ve kalbimden geçen tek şeyin korku olduğunu o an idrak edebilmiştim...

Arkadaşlar, bu benim ikinci kitabım ve ilkini yarıda bırakmak zorunda kalmıştım. Umarım, Gölge Gözler'de bir sorun çıkmadan, destekleriniz ile birlikte sonuna kadar sürdürebilirim. Şimdiden hepinize teşekkürler...

GÖLGE GÖZLERWhere stories live. Discover now