18.Bölüm "Special"

746 36 3
                                    

EĞER GERÇEKTEN BİRKAÇ YORUMOLURSA FİNALE KADAR PAYLAŞIRIM YARIN

Isabella gözlerini mutlulukla açtı. Daha yeni güneş doğuyordu. Ses çıkarmamaya çalışarak yatağından indi ve sessizce balkona çıktı. Bugünün çok güzel geçeceğini hissediyordu. Ellerini uzatarak gülümsedi ve temiz havayı içine çekti.

“Uyan.” Diye kızı dürttü Harry. Kız yavaşça yerinde kıpırdandı ama yeniden uykuya daldı.

“Sana uyan dedim.” Kızı iyice sarstı. Güzel kız gözlerini açtı ve Harry’ye gülümsedi. Harry ise suratsızca ona bakıyordu. Kız onu dudaklarına uzanacakken Harry hızla geri çekildi ve kıyafetlerini giymeye başladı.

“Hayatımda ki en zevkli geceydi lordum.” Harry önünü iliklemeye başlamıştı.

“Kalk giyin.” Dedi ellerini saçlarının arasından geçirerek. Kız lorda naz yapıyordu ve bu Harry’nin sinirini artırıyordu.

“Sürtüklük yapmayı kes lanet kız ve hemen defol git.” Dedi öfkeli gözlerle. Derin nefesler alarak kendini sakinleştirdi. Kıza yeniden baktı. Kız sinirli bir şekilde giyiniyordu. Isabella’nın neredeyse aynısıydı. Sadece kız sarışın ve gözleri kahverengiydi. “Mutlu olmalısın.” Louis’nin sözleri kulaklarında yankılandı.

“Kraliçeye çok benziyorsun.” Dedi Harry birden. Kız başını kaldırmadan “Evet” diye mırıldandı.

“Adın ne?”

“Irina.” Harry hızla beynini dolduran düşünceleri kovdu. Sadece sevişmişlerdi daha ilerisi olmayacaktı.

“Biraz daha hızlı ol.” Dedi yine o soğuk surat ifadesini takındı. Irina giyindikten sonra hızla kapıyı kapatarak odaya dönmeye başladı.

Isabella gözlerini yataklarda gezdiriyordu. Yatağına tam dönecekken odanın köşesindeki boş yatak dikkatini çekti. Etrafına baktı. Uyanık kimse yoktu. İçini şüphe kaplamıştı. Merdivenlerden hızla çıktı ve kapıyı açtı. Koridorda hızla yürümeye başlarken birine çarpıp dengesini kaybetti. Tam yere düşecekken tanıdık bir koku onu sert zeminden kurtardı ve kucağında tuttu. Isabella gözlerini kaldırdığında Harry’nin endişeli gözleriyle karşılaştı. Isabella yavaşça gülümsedi.

“Harry.” Dedi gülümseyerek.

“Teşekkür ederim. Artık beni yere indirebilirsin.” Harry gülümseyerek onu yere indirdi. Isabella gözlerini ona çok benzeyen kıza kaldırdığında çok şaşırdı. Kıyafetine bakınca boş yatağın sebebini anladı.

“Bana çok benziyorsun.” Dedi gülümseyerek. Kız hızla utandı ve gülümsedi.

“Sizin güzelliğiniz kimseyle karşılaştırılamaz kraliçem. Eşsizsiniz.” Dedi Irina. Isabella o melodik kahkahalarından bir tane attı. Harry Isabella gülünce gülümsemesi hızla büyüdü. Isabella soracağı şeyi hatırlayarak gülmeyi kesti.

“Neredeydin sen?” dedi aniden. Isabella’nın bu sözleri Harry’nin buz kesmesine ve surat ifadesinin donmasına sebebiyet vermişti.  Irina hızla başını kaldırıp Harry’ye baktı. Harry hayır anlamında başını salladı.

“Su almaya gitmiştim efendim.” Dedi gözlerini Harry’den ayırırken. Isabella inanmamıştı.

“Bana yalan söyleme. Neredeydin?” dedi Isabella. Yüzündeki gülümsemeden eser kalmamıştı.

“Gitmeliyim. İşlerim var.” Dedi Harry ve saygıyla eğilip hızla uzaklaştı.

“Seni dinliyorum Irina?”

“Adımı biliyorsunuz.”

“Evet ve eğer söylemezsen bilmek istediğimi zihninden kendim alırım.” Dedi sertçe. Irina irkildi. Gözlerini tavana dikince Isabella boynundaki morluğu gördü ve sonra omuzundakini ve sonra… Nefesi kesilmişti.

The RoyalWhere stories live. Discover now