gxg// 12

6.9K 317 154
                                    

Artık emindim.

Kızlardan hoşlanıyordum.

Bunu Becky sayesinde anlamıştım. Çünkü onu ilk gördüğümde, hissetmiştim benim için her hangi biri olmayacağını. Ve öyle de oldu. Şuan hayatımın merkezi gibiydi. Hemen hemen her saniye onu düşünüyordum. Acaba nerededir? Kiminledir? Ne yapıyordur? Ya ben 18 yaşında olmama rağmen kendimi çözememiştim, ya da gerçekten deliydim. Bunun başka bir açıklaması olmayacak gibi görünüyordu.

Büyük bir ihtimal kendimi çözmeye devam ediyordum.

Mesela şuan onun evinde, onun salonunda, onun koltuğunda otururken bile bunları düşünmek aptalcaydı. Her hareketini izliyor, ne yapacağını tahmin ediyordum. Film seçiyordu büyük bir ciddiyetle. Umrunda olan şey film değildi, biliyordum. Şuan duygularının kabarmasına rağmen kendini tutuyordu. Bana dokunmak istediğini de biliyordum. Benim iznimi bekliyordu çünkü ikimizde kendimi daha yeni aşmış olduğumu biliyorduk. Bu yüzden ona hayrandım. Kendini kontrol edebiliyordu.

Yastığa biraz daha sıkı sarıldım. Gözlerimi ondan alamıyordum doğrusu. Çünkü bugün onun yanına giderken, kendimi aştığımı söyleyip durdum sessizliğimde bağırarak. Sanırım duygularıma yenik düşmüştüm.

Aşık olmuştum.

"Sence bu nasıl?" Üzerinde olan bakışlarımı yüzüne sabitledim. İki yana salladım kafamı kendime gelmek adına. Elindeki cd'ye baktım. Aynı yıldızın altında. Hayır ağlamak istemiyorum bu gece.

"Film konusunda ısrarcı mısın?" Dediğimde biraz durdu. Sanırım düşünüyordu. Ardından elindeki cd'lerin hepsini çekmeceye attı ve yerden kalkarak yanıma oturdu. Kalbim hızlanıyordu.

"Ne yapmak istersin miniğim?" Hızlanan kalbime nefeslerim de eşlik etmişti artık. Bana seslenme şekli etkiliyordu.Sikeyim, kendimi daracık bir kutunun içinde hissediyordum!

Onu hissetmek istiyordum. Parmaklarını, dudaklarını ve güzel gözlerini istiyordum. Sadece bana dokunsun, sadece beni tadsın, sadece beni görsün istiyordum. Kendini durduğunu görüyordum. Ona 'dokun bana!' diye haykırmak istiyordum.

Aklıma bir fikir geldiğinde, gerçekten güzel olabileceğini düşündüm. Ayağa kalkarak masanın üzerindeki bilgisayarını aldım. Hemen ardından The Neighbourhood'dan, A Little Death'ı açtım. Umarım bu sana beni açıklar Becky.

Geri yerime geçip, yani yanına oturduğumda ona dönmüştüm. Benim ne yapmaya çalıştığımı anlamamıştı.

"Ne yapıyorsun?"

"Şşhhh..." Diyerek parmağımı dudağına bastırdım. Şarkı nakarata yaklaştığında, bende onunla birlikte söylemeye başladım.

"Dokun bana. Bana orada dokunmanı istiyorum." Ellerimle usulca yüzünü kavradım. "Nefes aldığımı hissettir bana." Parıldayan kahverengi gözlerini bana sabitlemişti. "İnsan olduğumu hissettir..." Ve şarkıyı bitirmeme izin vermeden beni öptü. Öpüşünde şarkının ritmi vardı. Yavaştı, hissediyordu.

"Sana dokunacağım." Dedi nefes almak için ayrıldığında. Elini yukarı çıkararak göğsüme getirdi. Tam kalbimin üzerine. "Sana burada dokunacağım." Tekrar dudaklarını benimkiler üzerine kapattı. Biraz üzerime doğru eğildi ve ben koltukta geri düştüm. Yavaş hareketlerle üzerime çıktı. Ardından dudakları boynumu buldu. Şah damarımın üzerinde durduğunu hissettim. "Nefes aldığını hissettireceğim sana." İçime çektiğim havayı ilk kez ciğerlerimi bulana kadar hissetmiştim. Elleri bacağımda gezinirken, daha da aşağı inmiş, tişörtümü aşağı çekerek göğsümü öpmüştü. "İnsan olduğunu hissettireceğim." Artık dayanamadım ve sesli bir şekilde inledim.

Colors ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin