Bölüm Sekiz: Rüya ve Kağıt

211 32 9
                                    

"Yardım et bana! Beni geri gönderme! Hayır! JELLAL!"

"DURRR!"

Yataktan öyle bir hızla fırlamıştım ki az daha düşecektim. Nefes nefese kalmıştım. Zihnim allak bullaktı. Rüyamda ki o kişi kimdi?

Erza-san?

İyi de, o beni nereden tanıyordu olabilirdi? Tanrım neler oluyor!

"Jellal-san!" Lucy ve diğerleri panikle çadıra girdiler.

"İyi misin! Öyle bir bağırdın ki bir yerine bir şey oldu sandık!"

Birkaç derin nefes alıp gözlerimi kapadım. "Sanırım iyiyim." Lucy rahatlayarak yanıma oturdu.

"Ne oldu? Çok şey görünüyorsun," dedi Gray. Birkaç saniye durup endişeyle yüzümü inceledi. "Korkmuş, yorgun ve sanırım biraz da pişman. Evet, tam olarak böyle görünüyorsun."

Sıkıntıyla iç çekip derin bir nefes daha aldım. Hala o ses aklımdan çıkmıyordu. "Ben, tuhaf bir rüya gördüm sadece. Ama gerçekten böyle bir şeyi beklemiyordum."

Lucy tebessüm etti. "Aslında hayli solgun görünüyorsun Jellal-san. Ne gördüğünü anlatmak ister misin?".

Hepsine teker teker bakıp, "Tam net hatırlamıyorum ama, rüyamda biri bağırıyordu. Sanırım o sırada zor durumdaydık. Ve o ses Erza-san'a ait gibiydi. Beni tanıyor gibiydi."

Hepsinin yüzünde garip bir ifade belirdi. Derin bir nefes alıp saçlarımı karıştırdım.

"Erza-san'ı bizzat görmüşsem bile hatırlamıyorum. Sadece bazen zihnim de bir yerler de bir şey oluyor. Nasıl desem, ya küçük bir görüntü ya da küçük bir ses. Tam olarak şu an ne olduğunu bilmiyorum. Burada ne yapıyorum bilmiyorum. Delirmek üzereyim!"

Lucy endişeyle omzuma elini koydu. "Jellal-san. İnan bana şu an burada neler döndüğü hakkında bir fikrim yok. Çoğu şey cevapsız. Erza-san nerede? Babam neyin peşinde? Saklanan sır ne? Ve sen, onu gerçekten hatırlıyorsan nasıl karşılaştınız, neler oldu?"

Diğerleri de sıkıntıyla başlarını salladı. "Lucy'e katılıyorum, Jellal-san. Bütün dünya bizden gizli bir şey çeviriyor gibi. Herkes saklanıyor gibi. Bir şeyler gizliyorlar."

Juvia az önce, hepimizin aklından geçeni söylemişti. Bunu hepimiz biliyorduk.

Juvia sözünü bitirdiğinde ortama bir sessizlik çöktü. Birbirimize garip bir bakış attıktan sonra Juvia'ya döndük.

"Juvia?" 

"Efendim Gray-sama?" 

"Bu fikir nereden çıktı?" 

Juvia birkaç saniye Gray'e bakıp, "Juvia en başından beri hissediyordu Gray-sama," dedi.

Lucy'le birkaç saniye bakıştık.

"Juvia en başından beri handa ciddi bir şeylerin döndüğünden şüpheli. Neden orada her kalana o yasaktan bahsedip, bir kağıt imzalatıyorlar ki? Bu sizce de fazla saçma değil mi?"

BİR DAKİKA! JUVIA AZ ÖNCE NE DEDİ!

"Juvia! Az önce ne dedin!" 

İrkilerek elleriyle geliştirdi. "Yo, yo! Juvia sadece düşündüklerini söyle.."

"Onu demiyorum, Juvia-chan. Kağıt? O kağıttan senin de haberin var mıydı yani?"

"E-ehh. Evet. Hepimiz biliyoruz Jellal-san. Zamanında orada kalan bir arkadaşımız anlatmıştı. Ayrıca burada ki birkaç kişide bizzat şahit olmuştur. Neden ki?"

"Bana da verdiler," dedim cebimde ki kağıdı çıkararak. Lucy birkaç saniye kağıdı inceleyip elimden aldı.

Tam açacakken Makarov-san'ın dedikleri aklıma geldi. "Dur sakın açma!"

İrkilerek bana döndü. "Neden ki?" "Makarov-san onu açmaman için beni uyardı. Açtığımda içinden ne çıkacağını o bile bilmiyormuş."

Lucy birkaç saniye kağıdı elinde çevirdi. "Orada kalan arkadaşımız Happy buraya geldiğinde kağıdı açmıştı."Diğerleri de başlarını salladı. 

"Peki ne çıktı?"

Lucy omuz silkti. "Hiçbir şey. Boş bir kağıttı sadece." "Bir dakika. Ben, sadece boş bir kağıt için bu kadar uğraşmalarını anlamıyorum."

Lucy garip bir ifadeyle kağıda birkaç kez daha baktı. "Burada pis işler dönüyor. Nedense bizimle oynuyorlar gibi hissediyorum."

Kağıda bakıp, "Sözleşme sanmıştım," dedim. Hepsi tuhaf bir bakış attı. "Çok ciddiyim. Bir gece odama geldiler ve bu kağıdı imzalattırdılar. Birde üstüne açmamam için uyarı aldım. Burada neler dönüyor!"

Lucy buruşuk bir kaç kısmı düzeltmeye çalışıyordu. "Açmaya ne dersiniz? Belki içinde gerçekten de bir şeyler vardır?"

"Saçmalama Lucy. Happy'nin kağıdının boş çıktığını hepimiz biliyoruz."

Lucy yanaklarını şişirip inatla omuz silkti. "Denemekten zarar gelmez, Natsu. Burada ki hiç kimse içinden ne çıkacağını merak etmiyor mu?"

Hepimiz birbirimizle bakıştık.

"Aç gitsin."

"Aynen."

Lucy, buruşuk kağıdı açarken, gergin bir sessizlik vardı. Sadece, yavaşça açılan kağıdın işkence gibi gelen sesi duyuluyordu.

Derin bir nefes alıp kağıdı tamamen açıp elleriyle düzeltti. Sonra da birkaç saniye kağıda baktı. Ve biraz daha.

"Çocuklar. Sanırım bir şey bulduk."

YN: Kısa bir bölüm olduğunu biliyorum! Ama hikayenin gidişatı için böyle küçük bir geçiş bölümü gerekliydi ^-^ Bundan sonra sık sık bölüm atacağım. :)


Çilek Kırmızı ve Safir Mavi (Fairy Tail JerZa Fanfic)Where stories live. Discover now