6.Büyük Oyun*

6.3K 221 8
                                    

Medyada Deniz in giydiği elbise var...

Şimdiki Zaman

Karanlıktaydım...Karanlığın ortasında bir gül vardı.Kırmızıydı.Ateş kırmızısı...
Ağır adımlarla yanına ulaştım gülün.Tam dokunacağım sırada bir ışık parladı her yerde...

Gözümü açtığımda hastanedeydim.İlk işim hemen çevreme bakınmak oldu. Pencereden gelen ışık çevreme baķınmama engel oldu.Yinede gözlerimi hafif aralayarak onu aradım.

Biliyordum beni hastaneye o getirmişti.Yoktu...

Belkide beni hastaneye getiren de o değildi.
Kapı hafifçe aralanınca kalbim hızla çarpmaya başladı.İçimden dualar ediyordum o kişinin Toprak olması için.Ancak kapıdan uzanan sevimli kahkülleri görünce istemsizce gözlerim doldu.

Nisa çok değişmişti.Eskiden sevimli olan yüzü artık bir genç kızın yüz hatlarını taşıyordu.

Hemen yerimden kalkıp ona sarılmak için yeltendim.Ancak o ben daha ayağa kalkmadan o yanıma gelip sarıldı.

-İnanmıyorum sensin.Nasıl delirdim seni o gün bulamayınca.Mektubu okuyunca....intihar ettin sandım.

Bir yandan ağlarken bir yandan, sarılıyordu ,bir yandan da gülüyordu.Çok saçma bir durum içindeydik gerçekten.

***
4 Yıl Önce

Bana doğru gelen adamıma bir kez daha baktım.O benimdi bende onun.Hızlıca yanıma ulaştı ve her sabah yaptığı gibi alnımdan öptü ve sarıldı.
Arabada beni öpmesinin üzerinden tam 2 ay geçmişti.Tabi o günden sonra başımızdan az olay geçmemişti.Ama artık biz çok mutluyduk.Burak da kısa süre içinde yanımıza geldi.Toprak'la erkekçe selamlaştıktan sonra benim saçlarımı karıştırdı.Ben yaptığı harekete kızarken Toprak onun omzuna çok sert olmayan bi yumruk geçirdi.
Sonrada:

-Yeter lan.Salak ettin kızı.

- Abi sende sevgiline toz kondurmuyon bakıyomda.Kılıbık mı oldun yoksa sen?

Dedi gülerek.

Bende kahkahalarına katıldım.Hep beraber sınıfa giriyorduk ki yanımıza Nisa geldi.Burak'a karşı başka duygular beslediğinin farkındaydım.Abisinin korkusuna olsa gerek bana da dahil kimseye birşey belli etmiyordu.Gitmeden önce usulca yanıma yaklaştı ve :

-Güzellik bugün hazırlıklı ol.Abimin sana çok güzel sürprizleri var.Zaten yarın mezun oluyorsunuz.Ne olabilir acabaaa???

Dedi imalı imalı

.Çok heyecanlanmıştım.Acaba evlenme teklifi falan mı?Toprak ters ters Nisa'ya bakıyordu.

-Yine ne söylüyorsun benim sevgilime.Bi yalnız bırakmadınız gitti.

Beni kimseyle paylaşamayan baklavalı sevgilim var yaa...

Allah'ım buda taktı baklavalara.

Kızım bi sus yaa.Herşeye karışıyon sende.

Benenah :))

Off gerizekalı?!

Hemen yanağına sulu bir öpücük bıraktım yakışıklı sevgilimin.

Genelde böyle kavgaları vardı,beni kimseyle paylaşamıyordu.Yoldan geçen adam bana baktı diye mahallede kavga başlatmıştı.O gün aklıma geldikçe gülüyordum.
Birde mahalleden bir çocuk Toprak'ın yanına gelip:

-Abi sümüğün akıyo,dediğinde kendimi tutamamış gülerken yere düşmüştüm.

Tabi sümüğü falan akmıyordu burnu kanıyordu.
Güldüğüm için bana iki gün trip atmıştı yakışıklı sevgilim.Tabi ben gönlünü almıştım.O benim herşeyimdi.Tek aşkım o olacaktı.Ondan ayrılma düşüncesi bile beni deli ediyordu.

***
Akşam Nisa'nın yönlendirmesiyle üzerime beyaz bantları oln bir elbise geçirmiştim.(medya)

Toprak beni almaya geleceğini söyleyeli yarım saat olmuştu.Ancak ben neredeyse 2 saat önce tamamen hazırdım.

Yolluuu :)))

Yine mi sen ya.Allah belamı versin nerden buldum ben seni yaa

Delisin kızım sen bulursun.Hem benim kadar tatlı bi iç sesin olduğu için gurur duymalısın

Tabi tabi ne demezsin.Bayılıyorum sana

Biliyordum bana bayıldığını;))

Fuffy kes sesini!?

Sürtük

Mk iç sesim bile bana posta koyuyo.
Telefonumun sesiyle kendime geldim.

Toprak-Hayatım kusura bakma seni almaya gelemiycem bi işim çıktı.Sen taksiye bin orda buluşalım.Mavi Kafe ye geleceksin unutma.Bu arada şarjım bitti başka telefondan mesaj attım.

Deniz=Tamam sorun değil canım.Kötü birşey yok değil mi?

Toprak=Yok hayatım merak etme

Deniz=Tamam o zaman görüşürüz.

Toprak=Görüşürüz.

Telefonun ekranını kapattıktan sonra konuştuklarımızı Nisa 'ya anlattım.Mesajlarını ona bile okutmuştum hatta.O da beni almaya gelemiyeceği için biraz bozuldu abisine ama sonuçta işi çıkmıştı birşey yapamazdı.Heyecandan yine çişim gelmişti.yurttan çıkmadan önce tuvalete uğradım.

***
Mavi Kafe ye gittiğimde içerisi karanlıktı.

-Toprak?!

Cevap gelmeyince biraz korkmuştum açıkcası.Ama kesin birazdan ışıklar falan yanar konfetiler patlardı.Öyle olmasını umuyordum.Ellerim titriyordu.Nefesim kesik kesikti.Tam önümde duran pencereye yaklaşıyordum ki ensemde hissettiğim nefesle durdum.

-Toprak?

Cevap gelmedi.Ellerini belime sardı.Parfümü değişikti.

-Farklı kokuyorsun.

Yine birşey demedi.Bir elini çenemden tutup hafif kaldırdı.Nefesi nefesimdeyken tek düşündüğüm onu öpmekti.

O benim ne istediğimi anlamış olacak ki beni öptü.Bende ona karşılık veriyordum.
Kapı sertçe açılınca ayrıldık.

Kapıdaki kişi ay ışığında belli belirsizdi. Toprak'la gözgöze geldik.Eğer kapıdaki Toprak'sa benim demin öpüştüğüm...
Ağzımdan tek bir kelime çıktı.

-Olamaz...

Başımı hızla o tarafa çevirdim Burak'ı yüz hatlarından tanıdım.
O ise bana duygusuzca çarpık bir gülüş atarken:

-Selam YENGE

Dedi dalga geçercesine...


Kanka ayağı ..... ayağı diye boşuna dememişler.😒😒😒Umarım beğenmişsinizdir...

GİTME...Where stories live. Discover now