S.V.-5

1.1K 161 20
                                    

Bitirmem zaman almıştı, ve sona doğru dahada balgam kıvamına gelmesi midemin bulanmasına yol açmıştı. Son yudumu çekip bardağı Savaş'a uzattım.

"Belki yarın tekrar içeriz, birlikte." Demesiyle en sahte ve büyük gülüşümü takındım.

"Hıhı, içeriz. İşim olmaza, ki umarım olur"

"Ne?"

"Görüşürüzz!" Diyerek onu kapıya ittim. Yüzüne kapatmaktan ziyade çarptıktan sonra kapıya yaslanıp yavaşça çöktüm.

* * *

Zar zor açtığım gözlerle komidinin üzerindeki saatime baktım. Uyku halimden çıktığımda derse geç kaldığımı farkettim.

Harika.

Hızla gömleğimin düğmelerini iliklerken kapıyı açıp koşmaya başladım. Ters tarafa gittiğimi farkettiğimde okula birkez daha lanet ettim.

Kapıya güçsüz kollarımla tıklatıp içeri geçtiğimde tüm gözler bana odaklanmıştı. Arkamdan gelen çarpma sesiyle o tarafa döndüm. "Uff" diyerek omzunu tutan çatık kaşlı çocuğa baktım.

"Derse ne kadar geç kaldığınızın farkında mısınız?" Dedi gözlüğünü iterek. Katı yüz ifadesine karşın ciddi ama sakin sesle söylemişti. Cevap vermeye korkarkan diğer çocuğunda aynı durumda olduğunu gördüm. "Afedersiniz." Diyerek yürümeye başladığında "Orada dur Ege!" Dedi daha sinirli bir ses. "Burada dakikaların ne kadar önemli olduğunu biliyorsunuz, cezasız kalacağını düşünmediniz herhalde." Yanaklarım gitgide ısınırken tıpkı Ege gibi başım öne onu dinliyordum.

"Derse girmek yerine defterimi bulacaksınız, sınavda ne yapacağınız size kalmış." Sesi yine sakin haline dönmüştü.

"Ormanda."

* * *

Okuldan çıkarken tedirginlikle ona baktım. Gayet rahat yürüyordu.

"De-defter neye benziyordu?" Dedim normal çıkarmaya çalıştığım sesimle. "Nereden bilebilirim" soğuk tavrı en azından bana yaklaşmayacağı izlenimi uyandırarak rahatlamama yol açmıştı.

"Nasıl bulacağız o zaman?"

"En fazla kaç defter kaybolmuş olabilir ki"

"Ama ya..."

"Ormanda bir erkekle tek başınasın, yerinde olsam o çenemi kapatırdım." Demesiyle vücudumu saran titremeyle yutkundum. Elimden geldiğince heryeri inceliyordum.

Şuan o durmadan şikayet ettiğim odamda olmak istiyordum. Yada yalnızca Ege'den uzaklaşmak. Derin bir nefes alıp "Ayrılırsak daha çabuk buluruz." Dedim

"Ne yani bide seni mi arayacağım?" Tam ağzımı açacakken onu daha fazla sinirlendirmemeye karar verdim.

Geçen dakikalara rağmen bir şey bulamamıştık. Zaten bu kadar büyük bir ormanda defter aramak saçmalıktı.

"Bu öğretmenden nefret ediyorum!" Dedi yumruğunu sıkarak. "Demek mızmızlanma sırası sende" derken ayağımın çalılara takılmasıyla yere kapaklandım

"Kendini rezil etme konusunda uzmanlık eğitimin mi var yoksa doğuştan yetenek mi?" Derken elini uzattı. Yine yanaklarım yanmaya başlamıştı. Elindeki gri eldivenlere baktım, elimin eline ilk deydiği an bile ne kadar sert olduğunu farkettim.

Zar zor ayağa kalktığımda üstümdekileri silkeledim. "Hava kararmaya başladıkça ayrılma fikri dahada aklıma yatıyor." Dedi.

Ben donup kalmışken yavaşça yanıma yaklaştı, nefesini boynumda hissedebiliyordum. "Seninde beni istediğini biliyorum" diyerek dişlerini boynuma geçirdi. "Derin, kime diyorum, ya iyi misin sen!" Omzumu sarsan ellerle irkildim

"Hı,ne..A-adımı nerden biliyorsun?"

"Birkaç gündür aynı sınıfta olduğumuzun farkındasın değil mi? Herneyse, ayrılalım mı?" Üzerimdeki şokun etkisiyle az kalsın sevgili değildikki diyecekken birden kendimi durdurdum. "Bence okula gidelim, ayrılıp bulsak bile birbirimizi bulmak zor olur."

Başını olumlu anlamda sallayarak "tamam, gidelim." Dedi. Sol tarafa dönüp yürümeye başlamışken arkasından bağırdım. "Bir dakika, o taraftan gelmemişmiydik?" Tekrar bana doğru yaklaştı. "Hayır..yani bilmiyorum." Şok olmuş gözlerle ona bakıyordum.

"Bende öyle."

Sahte Vampir (Vampir Okulunda Tek İnsan)Where stories live. Discover now