Seviyor Sevmiyor (She Was Pretty)

Tek hayalim sensin

Deniz yatağında uyumaktadır. Tuna, Deniz'in odasının camına küçük taşlar atmaya başlar.

Tuna: Michael! Michael!

Deniz-Kendi kendine: Ne oluyor ya?

Tuna: Michael uyan!

Deniz-Kendi kendine: Ne oluyor ya sabah sabah?

Tuna-Kendi kendine: Ulan buraya gelip sevgilim diye bağırmak vardı. Ne güzel olurdu be.

Deniz-Kendi kendine: Tuna?

Tuna-Kendi kendine: Hakikaten güzel olurdu. Ee ben niye bağırmıyorum ki? Bağırayım o zaman.

Tuna: Sevgilim! Neredesin?

Tuna'nın geldiğini anlar ve üzerine bir şey geçirip cama çıkar.

Deniz-Kısık sesle: Şşşt! Tuna! Ne yapıyorsun? Ne yapıyorsun sen? Sus! Bağırmasana!

Tuna: Sevgilim! Geldin mi?

Deniz: Geldim, geldim evet. Görmüyor musun? Hem sabah sabah yine niye geldin ki sen? Bir de bağırıyorsun. Hafta sonu bugün, uyuyor insanlar. Rahatsız etmesene. Rahatsız etme insanları. Hem Michael'a ne oldu?

Tuna: Michael duruyor hala.

Deniz: Sevgilim ne peki? Vıcık vıcık gerek yok böyle şeylere.

Tuna: Beni burada bir Allah susturur bir de sen Michael!

Deniz: Tamam işte sus diyorum o zaman sana.

Tuna: Öyle değil. Şuandan itibaren bana bir dilek borcun var. Bak yoksa bağırırım he!

Deniz: O telefonu eline alıyorsun, sesimi kaydediyorsun sonra da tehdit ediyorsun beni bak yapma.

Tuna: Söz ver.

Deniz: Ne sözü, yok sana söz falan. Abuk subuk şeyler istiyorsun sonra.

Tuna: Canım benim! Ben de seni seviyorum!

Komşu teyzelerden biri: Deniz, kızım sevgilin varmış hiç de söylemiyorsun bize. Biz de boşuna kısmet arıyoruz sana. Aslan gibi delikanlı maşallah!

Deniz: Kısmet mi ne kısmeti ya? Kim dedi size bana kısmet arayın diye? Çok özür diliyorum ama benim hayatıma karışmayın. Karışmayın benim hayatıma! Benim keyfim böyle iyi! Çok iyi ya!

Tuna: Hanımlar duydunuz. Keyifler yerinde, başka adaylara gerek yok. Zaten biz evleneceğiz yakında.

Komşu kadınlar: Ne? Evlenecek misiniz?

Deniz: Ne evlenecek miyiz?

Tuna: Evet. Hatta Michael, öhö yani Deniz tam da aşağı iniyordu bunun için. Nikah tarihini konuşacağız da.

Deniz: Konuşacağız konuşacağız. İniyorum ben aşağı. Ayrıntılarıyla konuşacağız Tuna Bey.

Komşu kadın: Hadi Allah mesud etsin. Bir yastıkta kocayın inşallah. Deniz, kızım sana da aşk olsun valla. Evleniyorsun haberimiz yok. Bu oğlan söylemeseydi düğününe de çağırmayacaktın herhal.

Deniz: Yok Zeliha teyze olur mu öyle şey. Ben söyleyecektim de fırsat olmadı.

Deniz-Kendi kendine: Kendim de yeni öğrendiğim için.

Tuna: E hadi o zaman bekliyorum ben burada.

Deniz hazırlanıp aşağı iner.

Deniz: Neydi teyzelere söylediklerin öyle?