Mazi 2🖤(Mazi Sonsuza Kadar) 10. Bölüm

32.5K 1.4K 37
                                    

Genco

Aradan geçen bir günün sonunda, gün batmadan, beklediğim Ferman Aşireti kapıma vardı. Bahçe kapısından girmelerine fırsat vermemek için yerleştirdiğim adamlarımın engeliyle karşılaştıkları için şaşkınlardı.

"Genco Ağa!"

Demir kapının ardından adımı bağırdıklarında yanımda Yedi Aşiret'in diğer ağaları vardı. Benimle konuşmadan gitmeyeceklerini biliyordum. Karşılarına dikilmek için adım attığımda kolumu kavrayan elle durdum. Başımı çevirdiğimde bana mâni olan Kenan'dı.

"Tek başına yapmak zorunda değilsin."

İstesem benimle birlikte adamların karşısına dikileceklerini biliyordum. Lakin onları tehlikeye atmamak için varlıklarından hemen bahsedemezdim.

"Düşmanları olsam da vârislerinin babasıyım. Beni dinlemek zorundalar. Onlara bu kadar kolay teslim olmam."

"Tek bir işaretin yeter." Savaş'ın çatılan kaşlarının gölgelediği sert yüzüne baktım minnetle.

"Eyvallah!"

Ben geriye çekilirken bir adım öne çıktılar. Kapıya dönüp, açmadan önce onlara son kez baktığımda hepsinin elinde silahları vardı.

Metal kilit açıldı. Sürgülü kapı adamlarımdan birinin gücüyle yavaşça çekildiğinde beni bekleyenleri gördüm. Geçeceğim mesafede kaldığında arabaların ışıklarının aydınlattığı o yere adım attım. Küçük bir orduyu andıracak kadar kalabalıklardı. Silahlı ve hazırlıklı gelmişlerdi. En öndeki arabanın yanında duran kadını inceledim. Yaşlıydı. Yaman'a bu yolculukta bakması için getirtilmiş olduğu aşikârdı. Lakin bilmedikleri bir şey vardı. Oğlumu onlara asla vermeyecektim.

Adamlar kıpırdandığında aralarından birisi çıktı ortaya. Kara saçlarının perçemleri alnına dökülmüş, uzun boylu, ince yapılı bir adamdı. "Ben Ruhat." Ellerini beline yasladı. "Bizi hanene almayacak kadar kararmış gözün, Genco Ağa. Ama unuttuğun bir şey var. Vârisimiz senin çatının altındayken hem hanene hem de topraklarına girme hakkımız vardır."

"Oğlumu size vâris edeceğime nasıl bu kadar eminsiniz?"

"Bu da ne demek? Ferzan Ağa'nın sözlerini işitmemiş gibi konuşursun!"

"Ferzan'ın can düşmanım olduğunu unutmuş gibi konuşuyorsun." Belimdeki silahı kavradım. Ona doğrulturken ifadesiz bir suret ile baktım yüzüne. "Unutmuşsunuz!"

Onun arkasında duran diğerleri bana silahlarını çevirdiğinde, etrafımda olan adamlarımda beni korumak için atıldılar.

"Töre bellidir, Genco Ağa! Ne inkâr kabul edilebilir ne de yok sayılabilir."

"Ne sizi ne de törenizi tanırım ben! Beni bu laflarla mı yola getireceğini sanıyorsun?"

"Sözden daha fazlası vardır bizde." Silahını çekip, bana doğrulturken aramızda iki adım kala durdu. "Töreyi kan bozar. Hükmü can siler."

"Ben canımla silmeye razıyım bu hükmü. Ya siz?" dedim silahımla onları tek tek işaret ederken. "Siz Yedi Aşiret'i karşınıza alabilecek kadar cesur musunuz? Siz topraklarınıza ayak basmadan taş üstünde taş, baş üstünde baş kalmaz."

"Seni burada yalnız bırakan ağaların intikamını alacağına nasıl inanıyorsun?"

Yüzüne alaycı bir ifadeyle baktım. Önce kapının gıcırtılı sesi, ardından adım sesleri duyulduğunda ardıma dönmeden, karşımda az önce bana kibirle bakan suretleri izledim.Altı adamın yaklaştığını gördüklerinde önce silah tutan eller titredi. Sonra birer adım geri çekildiler.

MAZİ 1 - MAZİ 2 (Mazi Sonsuza Kadar) YEDİ AŞİRET SERİSİ II (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin