Kanalizasyonlar

360 19 33
                                    

Ebrar kapağa doğru yürüdü. Tabii ardından da ben. Pekâlâ sakin ol, sakin. Michelangelo bizim yaklaştığımızı görünce önce sağa sola baktı. Sonra da kanalizasyon kapağını açtı.

Ebrar bana baktı ve kapaktan aşağı inmeye başladı. Ben de etrafıma bakındıktan sonra merdivenlerden aşağı indim. Bizi fark eden olsun istemiyorum.

Son basamağa gelince aşağı atladım. Pek de yüksek değilmiş. Sonra Ebrar'a baktım. Üzerini silkeliyor. Sonra da yukarı baktım. Kapağı kapatan Michelangelo aşağı atladı.

Vay canına! Benden biraz daha iri, kocaman ve ıı, sırıtan kaplumbağa gerçekten aşırı havalı! Ebrar da Michelangelo'ya bakıyor. Michelangelo ilerledi ve arkasını dönüp bize baktı.

- (M) Beni takip edin bayanlar.

Yürümeye devam etti. Biz de arkasından gittik.

- (M) Kardeşlerim bizi evde bekliyor. Sizi götürmek bana düştü.

Sesi oldukça neşeli. İster istemez gülümsedim. Demek evlerini görme şansımız olacak! Ve tabii Sensei Splinter'ı da! D..dur bir dakika, ama evleri?

Benim durduğumu fark edip bana döndüler.

- (M) Ne oldu?

- Şey, Sensei Splinter, bizi görünce kızmaz mı? Sonuçta biz insanız...

Ebrar bana hak verircesine bakıyor. Michelangelo güldü. Hey, ben gayet ciddiyim!

- (M) Merak etme, Sensei Splinter bundan haberdar. Hatta sizinle iletişime geçmeden önce ona danıştık. Yani sorun yok, ıı, Yıldız'dı değil mi?

- Evet, Yıldız.

Oh rahatladım be. Bir an ciddi ciddi korktum çünkü. Ebrar Michelangelo'ya döndü.

- (E) Sen nereden biliyorsun Yıldız'ın adını?

Mantıklı, bir o kadar da saçma bir soru. Evet, bu açıklama da bayağı saçma oldu.

- (M) Konuştuğumuz gün öğrendim.

- (E) Onu demiyorum, ismimizi bir duyuşta öğrenmediniz herhalde?

- (M) Tabii ki! Ezberleyene kadar canımız çıktı. Yıldız ve Ebrar isimleri gerçekten de uğraştırdı bizi!

Sırıttı ve yürümeye devam etti. Ebrar bana baktı, gülümsedik. Adımızı öğrenmek için uğraşmışlar. Ah Michelangelo, yaptığın gafı bir bilsen.

Gülümseyerek peşinden yürüdük. Kanalizasyonlarda yürürken dışarıda olduğumdan daha özgür hissediyorum. Bilmiyorum, sadece bir his. İnsanlardan uzak, geniş... Evet, galiba biraz tuhaf bir kızım.

Michelangelo durdu, ve tabi ardından da biz. Borulardan birini yana doğru çevirdi ve, duvarda bir kapı açıldı! Pekâlâ, bu, harika! Yani, söyleyecek söz bulamıyorum şu anda! Ebrar da gülümsüyor. Demek ki o da şaşırmış.

Evet, Ebrar şaşırdığını zaman gülüyor.

Michelangelo içeri girdi ve eliyle gelmemizi işaret etti. Pekâlâ, burası muhteşem bir yer!

- (M) Biz geldik!

Etraf, oval şeklini andırıyor ve iki katlı gibi bir şey. Birçok kapı var. Odada en çok dikkat çeken şey televizyon ekranları ve hemen karşısında bulunan kanepeler. Bir köşede de labaratuvar ortamı var ve orada bulunan Donatello gülümseyerek bize bakıyor. Tam zıt köşede de biraz daha genişçe bir kapı açıldı ve Raphael hafif gülümseyerek bize baktı, sonra geri içeri girdi. Eh, haklı sayılır, ne de olsa daha önce tanıştık. Yukarı odalardan birinden de Leonardo çıktı ve merdivenlere yöneldi. Dostum bu mükemmel bir his!

TMNT ve Ben?!Where stories live. Discover now