Okul

138 9 5
                                    

Gözüm sınıftaki saate takıldı. Saat on bir. Sonraki ders konuşma dersi. Konuşma dersinin bugünkü konusu ne acaba?

Tahmin edebiliyorum.

Gülümseyerek sınıftan çıktım. Bir kat aşağıya, giriş katına indim. Ebrar nerede acaba? İddiaya varım aradaki koltuklarda oturuyordur.

Merdivenlerin sonunda sağa dönüp koridor boyu ilerledim. Evet, orada. Yanında Feyza ve Meltem var. Meltem ne zamandan beri Ebrar'ın arkadaşı?

Neyse, banane.

- Ebrar?

Ebrar beni görünce gülümsedi.

- (E) Yıldız! Takılmaya mı geldin?

Feyza'nın yüzünde beliren yapmacık gülümseme beni sinir etmemeli. Umursama. Umursama..!

- Saat on bir.

- (E) Yani?

Ebrar. Balık hafızalı Ebrar. Beni öldüreceksin Ebrar. Ya da kendini öldürteceksin Ebrar!

- Ebrar. Karşılamamız gereken misafirlerimiz var.

Ebrar birden ayağa kalktı.

- (E) Unuttuğuma inanamıyorum!

- (F) Biz de gelelim mi?

Ebrar bana baktı.

- Fark etmez.

Omuz silktim. Reddet. Lütfen reddet. Bizi düşünmüyorsan kardeşleri düşün!

Ebrar tekrar Feyza'ya baktı.

- (E) Gerek yok ya. Hem, size de sürpriz olur.

Gülümseyerek ilerledi, beni kolumdan çekerek. Dengem bozulmasa da göz devirdim. Gören de unutan benim sanar!

Üniversitenin kapısından çıktığımızda herkesin bir yere baktığını fark ettim; yan yana yürüyen, birbirine tıpatıp benzeyen dört kardeşe. Mikey bu ilgiden memnun, Leo ve Donnie rahatsız değilmiş gibi görünüyor. Raph... Her zamanki Raph işte. Somurtmuyor en azından.

- (D) Yıldız, sizi görmek ne güzel!

- (L) Bu kimin fikriydi acaba?

Leo gülümsese de, pek mutlu görünmüyor. Sırıttım.

- Aslında sadece Mikey'nin geleceğini söylemiştim. Mikey de ben ve kardeşlerim dedi.

Raph Mikey'ye baktı. Ben bile bir adım geri gitme isteğiyle boğuşurken Mikey gülümsemeye devam etti. Ya ben hassasım, ya da Mikey fazla sağlam. Ya da alışkın.

- (R) Bunu öğrendiğim iyi oldu.

- (E) İçeri geçelim mi? Beş dakika sonra ders başlayacak.

Tekrar üniversite kapısına yöneldim.

- (L) Burada herkes İngilizce biliyor, değil mi?

Gülümsedim, gülmemek için kendimi zor tutuyorum.

- Kendiniz öğrenin.

Serhat abiyle ayaküstü bir sohbetten sonra sınıfımıza yöneldim. Koridorda, sınıfta herkes bize bakıyor. Sınıfa girdik.

- İstediğiniz yere oturabilirsiniz.

Raph doğrudan arka sıraya ilerledi.

- (R) Ebrar, çantanı al buradan.

Ebrar'ın çantasını masanın üstüne koyup Ebrar'ın yerine oturdu, benim yanıma.

- Neyse ben de Tuğba'nın yanına gidecektim zaten.

TMNT ve Ben?!Donde viven las historias. Descúbrelo ahora