Texting ✉ Larry » Türkçe

✉ yirmi-iki

[[ L O U I S ]]

"Ne alacaksın karı?"

"Muzlu milkshake ve cheeseburger."

"Emo."

"Aptal" diye çıkıştım.

Niall ile yemeğimizi alıp oturduk ve telefonuma baktım.

Mesaj gelmemişti. Neden mesaj bekliyordum ki zaten? Ona ara vermemiz gerektiğini söyleyen bendim. Neden böyle yapıyordum? Onunla yakınlaşıp sonra da onu kendimden uzaklaştırıyordum. Bana kim olduğunu söylemek istememesine şaşmamalı. Aptalın tekiydim.

"Ah, baksana, Harry ve onun sürtüğü." Kafamı sola çevirdim ve Harry ile Ed'in bir masada oturduklarını gördüm.

"Takılmak için yeni bir yer bulmamız gerek." İç çektim. Hep buraya geliyorlardı.

"Neden? Çok iyi seks yaptıklarını duydum."

"Onu hissedebileceğinden bile şüpheliyim," homurdandım. Niall çok sesli bir şekilde gülmeye başladı ve Harry kafasını bize doğru çevirdi. Sonra hızlıca kafasını başka bir yöne çevirip yerinde kıpırdandı.

"Harry'i mi, Ed'i mi yoksa ikisini birden mi aşağıladın bilmiyorum."

"İkisini birden." Niall gülmeye devam etti ve Ed bize oturduğu yerden sert bir bakış attı. Onun rahatsız olması beni eğlendiriyordu. Bunun sebebi Ed'in sinirlerini hep Harry'den çıkarmasıydı. Bu da Harry'i rahatsız ediyordu.

"Onları birlikte gördüğüme şaşırdım, herkes onların ayrıldığını söylüyor." Niall omuz silkti. "Yani, en azından Josh öyle diyor."

"Umrumda değil."

[[ H A R R Y ]]

Louis tabii ki buradaydı. Bugün cuma günüydü. Cuma akşamları hep Sonic'ten yerdi. Ed ile plan yaparken bu tamamen aklımdan çıkmıştı. Burada olması, benim "hayatıma onsuz devam etme" kararıma yardımcı olmuyordu. Niall ile neye güldüklerini merak ediyordum.

Muhtemelen bana gülüyorlardı.

"Bebeğim, beni takılmak için çağırmana çok sevindim." Bana yaklaştı. "Seni çok özledim."

"Öyle mi?" Elimle dizini ovdum. "Ben de seni özledim."

"Keşke şu ezikler rahatsız edici olmayı bıraksalar."

"Onlar sadece inek işte, görmezden gel bebeğim," onu kısaca öptüm.

Ed saçma sapan şeylerden bahsedip durdu. Okulun çok emek gerektirdiğini ve mezun olmaya hazır olduğunu falan söyledi. Balodan ve mezuniyet telaşından bahsetti. Genelde konuştuklarını dinlemedim. Özellikle insanları aşağılamaya ve benden iltifat beklemeye başladığında onu kulak ardı ettim. Çoğunlukla "hıhı" ve "aynen" diyerek söylediklerini onayladım. Öyle yapmazsam "onu dinlemediğim" ya da ona "değer vermediğim" için bana kızıyordu.

Louis'nin ne hakkında konuştuğunu merak ediyordum. Okul hakkında mı konuşuyordu? Niall aramızda neler olduğunu biliyor muydu? Acaba Niall, Louis'ye, konuştuğu kişinin ben olduğumu söylemiş miydi?

Hayır, öyle olsa Louis bana bir şey derdi. Tanrım, keşke Ed çenesini kapatsa-

"Kapa çeneni."

"Efendim?" Oops. Dışımdan söyledim.

"Üzgünüm, sana demedim." Ed koltukta kıpırdanıp iç çekti.

"Tamam, balo elbisemden bahsediyordum..." Kapa çeneni. Lütfen.

[[ /// \\\ ]]

Niall: hey

Ben: heyo

Ben: ne istiyorsun

Niall: sadece sıkıldım

Niall: Josh, Ed ile tekrar beraber olup olmadığınızı merak ediyor

Ben: aradayız.

Niall: arada mısınız?

Ben: aynen, yani, henüz tamamen "beraber" değiliz

Niall: Louis'yi sevdiğini sanıyordum?

Ben: evet ama o beni sevmiyor

Niall: doğru. onunla konuşmayı denedin mi?

Ben: biraz

Ben: ama beni kendinden uzaklaştırıp duruyor

Niall: insanları kendinden uzaklaştırma konusunda iyidir

Niall: onunla konuşmamı ister misin?

Ben: HAYIR.

Niall: dostum

Niall: sakin ol

Niall: öyleyse onunla konuşmam

Ben: teşekkürler

Ben: yani, yardım etmeye çalıştığın için

Niall: sorun değil dostum

Niall: yalnızca Josh seni benden daha çok sevdiği için sana yardım ediyorum

Niall: senin arkadaşın olunca onun gözüne girmiş oluyorum

Ben: bu berbat bir şeymiş

Ben: onunla çıkacağım

Niall: olmaz dostum

Niall: takıldığın iki kişi var zaten

Niall: kendi tarafında dur

Niall: senden hoşlansam sorun olur mu?

Louis'nin arkadaşları gerçekten çok tuhaftı.

Ben: olur.

Niall: oh...

Niall: yine de hoşlanacağım

+

Niall???¿¿