25.BÖLÜM: DÜĞÜN ( BÖLÜM YENİDEN DÜZENLENDİ )

5.5K 361 414
                                    

  ❎BÖLÜM DÜZENLENDİ❎

   Süpriiiiiiiiiiiiiz yeni bölüm geldiii. Sıcak sıcak paylaşayım dedim. Valla canlar bu bölüm bomba gibi ve sizden bol bol oy ve yorum bekliyorum. En azından emeğimin ve süprizimin hatırına.

   Yeni bölüm cuma günü gelecek.  Umarım beğenerek okursunuz. Amir'cilere selam olsun😂😍😘✋

            ~~~~~~~~~~
EFTELYA'DAN:

Gözlerimi açtığımda sadece mum ışığı ile aydınlanan bir odadaydım. Ellerim ve ayaklarım yerde çiviyle sabitlenmiş kelepçelerle bağlanmıştı hareket edemiyordum. Bağırmak istesem de ağzıma bağlanmış bez parçası buna engel oluyordu.

Üzerime baktığımda beyaz eski bir gelinlikle başımda yırtık bir duvak vardı. Ben en son Müslüman bir cin ile konuşmuyor muydum?

Halsizliğimi az da olsa üzerimden attıktan sonra etrafı incelemeye başladım. Duvarları eski, tahta pencerelerinin yarısı çürük ve kırılmış bir evdeydim. Bulunduğum odada görebildiğim kadarıyla bir masa ve kırık bir sandalyeden başka bir şey yoktu. Gecenin zifiri karanlığı kırık pencereyi aşıp gözlerimde noktalanıyordu.

Buraya nasıl gelmiştim? Ne zamandır buradaydım? Evimden beni nasıl kaçırabilmişlerdi? Neredeydim? Annemler yokluğumu fark edip, beni aramaya başlamışlar mıydı?

Beynimin içinde bunun gibi bir sürü soru yankılanırken, kapının açılmasıyla oluşan tiz ses kulaklarımı tırmaladı. Giydikleri siyah çarşaf ve taktıkları peçe yüzünden yüzlerini göremesem de içeriye girenlerin cin olduklarını biliyordum. Ellerinde mumlarla etrafımda çember oluşturmuş, bana bakıyorlardı.

Korkudan ölmek üzereydim. Kalbim hızla atıyorken, aldığım nefes sanki ciğerlerime yetmiyordu. Ellerimi ve ayaklarımı oynatmaya çalıştıkça demir kelepçeler canımı daha da çok yakıyordu.

Birden içeriye uzun boylu, simsiyah giyimli, gözleri yeşil yeşil parlayan bir cin girdi. Siyah giysisi kendisini kamufle etmişti. Yanında da eğer gözlerim yanılmıyorsa camii hocasına benzer biri vardı. Neler olacağını merak ederken İbranice dilinde fısıltılar duymaya başladım. İlk önce belli belirsiz olan bu fısıltılar, zaman geçtikçe şiddetini daha da çok arttırdı. En sonunda o yeşil gözlü cin bağırıp diğerlerini susturmuştu. Yanıma yaklaşıp dizlerinin üzerine çöktü. Pelerinini yavaşça kaldırıp zümrüt yeşili gözleriyle mutluluktan yaşla dolmuş gözlerime baktı. Rabbim dualarımı kabul etmişti işte. Onu son bir defa görebilmiştim.

" Eftelya'm, bu günü o kadar çok bekledim ki, artık benim olacaksın. Seni çok seviyorum ve senin için her şeyi yapmaya hazırım. "

Bu duyduğum kelimeler kalbimle aklımı akıl almaz bir savaşa sürüklüyordu. Kalbim kabul etmemi söylerken aklım Anıl'ın ismini tekrarlayıp duruyordu.

İlk önce kilitleri açarak el bileklerimi kilitlerden kurtardı. Hemen ardından da ayak bileklerimdeki kilitleri çözdü. Artık tamamen serbesttim.

Kollarının arasına alarak buz gibi olmuş bedenimi, kor gibi yanan bedeniyle sarmaladı. Gözlerimi istemsizce kapattım ve derin bir nefes alıp gözlerimi gözlerine mühürledim.

" Sana söz veriyorum Eftelya. Benimle evlendiğin an sana her şeyi anlatacağım. Ama ilk önce benim karım olmanı istiyorum. "

Şaşkın bir ifadeyle Amir'e baktım. O bir cindi. Evet, kalbim kabul etmemi haykırırken bu gerçeği göz ardı ediyordu.

" Amir sen bir cinsin, üstelik kâfir bir cinsin. Bu nasıl olur? İmkânsız. "

" Müslüman olacağım Eftelya. Senin için Müslüman olacağım. "

AZAB-I  AŞK 1 & 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin