[14]

3K 167 11
                                    


Kafama saplanan yoğun acı ile gözlerimi hafifce aralamaya çalıştım, ama gözlerim inatla açılmıyordu.
Daha fazla uyumak istiyordum ama buna izin vermemeliyim,
Saatin kaç olduğunu bilmeliyim bari. Hiç bir kulun nerede olduğumuza dair fikri yoktu çünkü.

Sonunda gözlerimi açabildim ve ilk yaptığım ortamı süzmekti. Birden yan tarafıma baktım ve gördüğüm şey ile sadece çığlık attım.
CIRIL ÇIPLAK BİR NAM JOON!!

"AAAAAAGGGHHGG NAM JOONN!!!!!!!"

diye bağırdım ve üstümdeki battaniyeyi ona saracaktımki benimde çıblak olduğumu fark ettim.

"Ne oldu!"

Diye sordu endişeli bir şekilde.

"Ne olmadı ki!? Biz ikimiz niye aynı yatakta çıblağız!"

Bunun tek açıklaması vardı...
Ama inanamıyordum işte,
Birinin bunu doğrulaması lazım inanmam için.

"Bebeğim sakinleş~
Kötü bir şey olmadı,
Sadece beni oldun, o kadar"

Ses tonu acayıp rahatlatıca geliyordu ama dedikleri tam tersiydi,
Gerçekten düşündüklerim doğruymuş.

"B-biz gerçekten mi....
Olamaz yaaa!
Sen benden içkiliyken yaralandın değil mi!?
Tam bir pisliksin!"

Tüm aklımdan geçenleri söyledim, hiç bir şey düşünmeden.
Aslında dün gece kaybettiklerim umrumda değil ama bunu o yapması beni kırmıştı nedense.

"Bak ben sana defalarca söyledim, sen attın kendini üstüme!
Hem pardon ama benimde kafam yerinde değildi, olanları kesik kesik hatırlıyorum!"

Tamam, dediklerim çok saçmaydı...

"Bari gerekenleri yaptın mı?
Ne zaman evleniyoruz ki?
Öyle bir şey olursa ikimizinde başı belaya girer"

Dedim endişeli bir ses tonuyla, şu an en çok ihtiyacım olan şey rahatlatıcı ses tonuydu.
Çünkü eğer böyle bir şey olursa eminim ikimizinde başı çok ağır derde girecek.

"B-ben bilmiyorum...
Öyle bir şey getirmemiştim, ama hamile kalma riskin yüksek değil"

Beni rahatlatamadığıne belli edercesine bir bakış attım ona, beni teselli etmesi gerekirdi en azından (!)

"Bak hem hamile kalsan bile biz iki hafta sonra evleniyoruz, kimse anlamaz bir şey.
Sonrada söylersiz, evliyken olduğunu sanarlar"

Dediğinde rahatlamıştım, başarmıştı.
İki hafta kaldı yani,
Bende diyordum hani hemen evlenecektik.

"Ben o zaman giyineyim, sen arkanı dön"

Kafasını.onaylayarak salladı, bende yorganı bedenime sarıp giyinmek için odayı ayıran bir perdenin arkasına geçtim ve giyinmeye başladım.

Birden Nam Joon bir şey mırıldandı, benim duymamı istemediği belliydi
Ama sökmez canım, benim kulaklarım her şeyi duyar.

"İnşallah bebek tutar, çocuğumuz olur karıcığım...
Sana ve bana benzeyen en az 3 tane..."

Dedikleri sanki kalbimi okşamıştı, çok samimiydi ağızından çıkanlar.
Galiba ben Nam Joon'dan hoşlanıyorum.
Yani seviyorum diyemem çünkü aşk asla bu kadar kolay değil, galiba.

Bende istiyorum, onun çocuğunu taşımak.
Ondan başkasının çocuğunu taşımak gibi bir düşüncem yoktu çünkü.
Yani bu his'de galiba evlenmek zorunda olduğumuz için kaynaklanıyordu...

Yolculuk | Kim NamJoon :: RM Where stories live. Discover now