Bölüm 51 - Sessiz Ol

2.4K 225 3
                                    


Yıldız Ruhu Savaşçı okulunun yerleşkesi olan ve aynı isimle anılan Yıldız Sıradağlarında yükselen çoğu dağın farklı kullanım nedenleri vardı.

Her okul, gereksinimleri gereği doğal ruhsal özün bolca bulunduğu alanlara kurulurdu ve Ruhsal özün çok daha yoğun hale gelmesi için formasyon veya büyülü hazinelerin yardımı da oldukça önemliydi.

Yıldız Sıradağları da bu şartlara uyum sağlayan nadir bölgelerden biriydi ve hatta kendine has özelliklere sahip bölgeleri kıskançlık yaratan cinstendi.

Özellikle Canavar Dağı denilen dağ en dikkat çekici olanlardan birisiydi. Çünkü dağın sahip olduğu doğal ruhsal öz, insanların yetişimi için gerekli koşulların üstünde çok daha vahşi ve özümsemesi zor yapıdaydı.

Yani tam anlamıyla Ruh Yaratıkları için cennetti.

Belli sınırlar içerisinde bu dağ aslında bir vahşi yaşam bölgesinden farksız olsa da gerçekte şimdiye kadar oldukça huzurlu olagelmişti.

Lakin bu gün koca dağda huzur, bulunacak en son şeydi. Sanki tüm dağ küçük bir depremin etkisiyle sarsılıyordu.

Öğlen güneşini bile gölgede bırakan yüzlerce patlama ve envaiçeşit sesle birlikte devasa bölge, adeta devamlı bir harbin bitmek bilmeyen gerginliğine boğulmuş vaziyetteydi!

Belirsiz yönlerden ansızın çıkan Ruh Yaratıklarının bazıları korkuyla kaçarken bir kısmı ise önüne kattığı insanları avlamak için acımasızca kovalamaktaydı.

İnsanlar ise Ruh Yaratıklarından çok daha vahşi tavırlar sergiliyordu. Her yerde savaşan ve birbirini kovalayan, genellikle genç görünümlere sahip savaşçılar bu kargaşanın ana nedeniydi.

Görmezden gelinen tek bir varlık dahi yoktu! Birbirine rastgelen her mahluk sonu gelmez bir kavgaya tutuşuyor ve izleyenleri dehşete düşüren kaos, kemiklerin kırılmasına toprağın kanla ıslanmasına sebep oluyordu.

Bu karmaşa dolu savaştaki tarafsız tek grup, kaşlarını çatmış halde tüm bölgeyi izleyen Büyük Usta ve Bölge Üstatlarından başkası değildi. Manzara gerçekten de hepsinin kaşlarına kramp girmesine neden oluyordu.

Öğrenci adayları ve Ruh Yaratıkları ise bu uzmanların çektiği çileden tamamen bihaberdi.

Aslında ilk gün herhangi bir sorun yoktu. Lakin 2.gün her şey birbirine girmişti ve çorap söküğü gibi sonu bir türlü gelmiyordu. Devamlı çıkan savaşlardan sebep tek bir an dinlenmeye fırsat bulamayan bu üstatlar zıvanadan çıkan savaşları durdurmak için nefes almadan çalışıyordu.

Fakat özenli davranmalarına rağmen 10'dan fazla savaşçı hayatını kaybetmişti. Bundan çok daha fazlası ise ağır yaralanmalardan ötürü sınavı terk etmek zorunda kalmıştı.

------

Geniş alanın belirsiz bir köşesinde, beyaz bir bulanıklık ağaçların arasında zikzaklar çizerek süratle ilerledi. Bir süre yoluna devam eden bulanık gölge ansızın durakladı. Ve gergin ifadeli kesik nefesler alan bir gencin yüzü ortaya çıktı.

Beyaz cübbesinin bile terden ıslanmış olmasına bakılırsa çok uzun süredir koştuğu belli oluyordu. Genç adam dikkatle, geldiği yolu ve geride kalan bölgeyi süzdü. Hemen ardından bakışları, sıktığı yumruğuna yöneldi.

Elini hafifçe araladığında yeşil bir nişan ortaya çıkmıştı. Genç adam nişana baktıktan sonra derin bir nefes verdi.

"Phew... Sonunda kurtulabildim." Genç adam tam rahatladığı sırada bir ıslık sesi kulaklarını tırmaladı.

KARENМесто, где живут истории. Откройте их для себя