Elçi 1-2

2K : Bölüm 60

Hızla aşağıya inen çekiç belli bir tempo ile örsün üzerinde bulunan metalin çeşitli bölgelerine vurmaya başladı.

Çekiç metalin üzerinde sadece bir saniye dursa da havada da aynı süre duruyordu. Bundan dolayı eli sanki bir serapmış gibi gözüküyordu. Odada yankılanan sesin ise kulaklara müzik gibi gelmesi olasılığı oldukça yüksekti.

28 darbeden sonra Leo bir anda durdu ve işaret parmağındaki yüzükten boş bir yüzük çıkarıp, boş yüzüğü sol işaret parmağına taktıktan sonra yüzüğünü salladığında beyaz bir renge sahip olan metal parçası örsün üzerinden kayboldu.

Bu metalleri saflaştırdıktan sonra kullanmama sebebi çok açıktı. Metal saflaştırmak sadece 28 darbe sürse de, bu metali şekillendirmek ve bir nesne yaratmak en az bir gününü alırdı. Bundan dolayı şuan sadece Saflaştırma uyguluyor ve daha sonra kullanmak amacıyla yüzüğüne kaldırıyordu.

"Prensim, özel sipariş için gelenler bulunmakta."

Kapının arkasından yükselen sesle birlikte Leo,

"Birisini gönder!"

dedikten sonra örsün üzerine yeni bir metal parçasını koyup tekrardan aynı işlemi uygulamaya başladığında, bir dakika sonra kapı açıldı.

İçeriye giren kişi kendisinin arkasında beklerken, Leo metali Saflaştırmaya devam ediyordu.

"Konuşmak için davet mi bekliyorsun? İmparator İznini getir."

dediğinde arkasındaki kişi yanına geldi ve kendisine parşomeni uzatıp beklemeye başladı.

"Oooo... Demek Karanlık Güneş Klanı yeniden sipariş veriyor. Hadi bakalım. Sizi azarlamam işe yaramış mı, görmek istiyorum."

Leo parşomeni kontrol ettikten sonra karşısında ki kadına baktı. Bu kadını uzun zamandır görmemişti. İlk gördüğündeyse bayağı azarlamıştı. Kadın kendisinin dedikleri karşısında kızarsa da, artık sadece Efsunger olmayan kendisine tepki bile veremeyeceğini biliyordu.

"Saygıdeğer Prensim, Klan Liderimiz evliliğiniz için tekrardan mutluluklar diliyor. İmparatorumuz ve Kayınbabanız olan İmparator Satan tarafından 2.ci seviye efsun almamıza izin verildi. Bundan dolayı zırh, kalkan, kılıç, zincir zırhı, omuzluk, kolluk, bacak zırhları, çizme ve yüzüklerin her birinden 500 bin adet istiyoruz. Saldırı ekipmanları Kara Efsuna sahip olacak. Korunma ekipmanları ise Ak efsunlara sahip olacak."

dediğinde beklemeye başladı. Çünkü kendisi konuşurken Leo ona hiç bakmadan sürekli metalleri saflaştırıp, yeni parçayı örsün üstüne koyuyordu.

"Efsunları bana mı bırakıyorsunuz?"

dediğinde ritmi bozulmamıştı. Kadın gelen soruya hızlıca,

"Evet, Prensim. Klan Liderim sizin efsunlara konusunda en iyi kararı vereceğinizi söyledi."

"3.cü seviye efsunlar 10 bin oniks. Bana istediğiniz eşyaların üç katı ekipman verirseniz 9 bin onikse indiririm."

dediğinde kadının kalp krizi geçireceğini zannetti. Yüzünden resmen kan çekilmiş gibiydi. İstediği fiyat ona göre oldukça ucuzdu. Üstelik hızlı bir şekilde bu efsunlara sahip olacakları için aslında daha fazla para ödemeleri gerektiğini bilseler de, Leo işi çok uzatmayacaktı. Yeniden metal saflaştırmaya dönerken,

"Klanına git ve bu dediklerimi ilet. Daha sonra tekrar gelirsin."

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

İmparator Satan'ın günü oldukça sıradan geçiyordu. Ta ki öğlen oluncaya kadar...

Karanlık Güneş Klanının Lideri bir anda kendisiyle görüşmek için izin istemişti. Satan zaten o günü sıradan geçtiği için bu izni verdiğinde bir kaç dakika sonra içeriye lider girdi. Odanın ortasına geldikten sonra diz çökerek,

"Saygıdeğer İmparatoruma saygılarımı sunuyorum."

dedikten sonra bekledi.

"Saygılarını kabul ediyorum. Sans, bu ziyareti neye borçluyum?"

Sans Dark hala diz çökmüş bir şekilde,

"İmparatorum, damadınızın adaletsizliği nedeniyle buraya gelmek zorunda kaldım. Diğer siparişlerde en fazla 7 bin oniks isterken, Karanlık Güneş Klanından fahiş düzeyde fiyat istiyor. 13,5 milyon ekipman ve her bir nesneye 9 bin oniks. Böyle muazzam bir parayı asla karşılayamayız."

dediğinde Satan'ın gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Leo'nun bu kadar kazık atmasını hiç beklemiyordu. Fakat neden fiyatı bu kadar arttırdığını da biliyordu. Bundan dolayı bir parşomene bir kaç kelime yazarken,

" O benim damadım olsa da, senin de prensin. Yani bir daha buraya geldiğinde Prensim diyeceksin. İkinci olarak, Efsunlarının gücüne göre oldukça basit bir fiyat. Bu parayı senin yerine ben ödeyebilirim. Sende bana 1 yıl içinde geri ödersin. Fakat bunu yapamazsan klanında bulunan herkes enerjisini vermek zorunda kalır. Ne diyorsun?"

dediğinde yazmayı bitirmiş ve parşomeni yuvarlarken, bakışları eskisi gibi sıcak değil, aksine şeytani bir pırıltıyla kaplıydı.

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Bilgisayarım serviste olduğu için yeni bölüm geç gelecektir. Agalar iyi okumalar.