5. Bölüm

24.5K 1.3K 35
                                    

Merhaba arkadaşlar yeni bir bölümle daha buradayım :) Umuyorum bu bölümü de diğerleri gibi beğenirsiniz hikayeme olan desteğinizden dolayı hepinize teşekkür ediyorum. Yorumlarınız ve beğenileriniz beni motive ediyor :) ÇOOOOOK TEŞEKKÜRLERRRRR :)

Ve tekrar bu bölüm içinde ricam VOTELERİ VE YORUMLARINIZI EKSİK ETMEMENİZ ŞİMDİDEN HEPİNİZE TEŞEKKÜR EDİYORUM. KEYİFLİ OKUMALAR DİLİYORUM :)

Kerim, Ebruya nereye gideceğini sorduğunda aldığı cevapla çok şaşırmıştı. Çünkü kız adamın oteline gidiyordu. Bugün şanslı günümdeyim diye düşündü genç adam… Tabi Ebrunun bu durumla ilgili kendi gibi düşünmeyeceğini de farkındaydı…

Bir zaman sonra kardeşi inleyerek uyandı yeniden… Kerim en uygun yerde arabayı hemen kenara çekti. Arkaya dönüp kardeşini incelemeye başladı. Ebruda endişelenmişti bu genç kız için. Zavallının rengi sapsarı olmuştu. Hemen çantasından ona bu durumlarda çok iyi gelen karanfillerinden çıkardı. Onu da yol tutardı bunu daha çocukken fark etmişti. Ve aldığı ilaçlarda işe yaramıyordu. Bir yolculuğu esnasında orta yaşlı bir hanımın ona verdiği bir karanfil mide bulantısını geçirmişti o zamandan beri uzun yolda hep yanında bulundururdu.

“Al bunu mide bulantını geçirecektir ” dedi Ebru karanfili genç kıza uzatırken.

Genç kız duyduğu bu sesle yumduğu gözlerini açtı ve Ebrunun varlığını fark etti. Ne olduğunu anlamasa da şuan bu bulantıyı geçirecek her şeye razıydı. Uyuşturucu hap veriyor olsa onu bile alıp düşünmeden içerdi… Ve sorgulamadan aldı elinden, ne olduğunu bile bilmiyordu…

“Çiğneme sadece ağzının içinde tut birkaç dakikaya geçirecek bulantını” Aradan bir dakika geçmişti ki gerçekten de mide bulantısı azalmaya başlamıştı. Rengi de normale dönmeye başlamıştı.

Kerim kardeşindeki değişikliği gördüğünde Ebruya hayran olmuştu. Gözünden sakındığı kız kardeşi akşamdan beri perişan olmuştu. Onun bu durumu Kerimi üzüyordu. Gözlerini Ebruya çevirdiğinde niyeti teşekkür etmekti. Ona baktığında ise her şey değişmişti. Ebrunun sadece yüzü güzel değildi. Yüreği de güzeldi. Berrin’e bakışları bir abla gibiydi. Endişe duyduğunu görebiliyordu. Hiç tanımadığı bir kız için neden bu kadar endişelenirdi ki insan… Onun iyi olmasından dolayı mutlu olduğu belli oluyordu. Bu kızı geçen her dakika daha çok merak etmeye başlamıştı.  Hayatında ilk defa bir kızı tanımayı çok istedi. Gülerken bile gözlerinin derinliklerinde sakladığı o hüznün sebebini öğrenmeyi çok istedi. Ve ilk kez bu gözlerde gördüğü hüznü yok edebilmeyi diledi…

“Sen kimsin?” sorusu Ebruyu utandırmıştı. Kerimde bu soruyla düşüncelerinden sıyrılmıştı. Ebrunun yüzündeki değişikliği fark etti. İyi bir görüntü yoktu ortada. Ebrunun ne düşündüğünü anlamıştı ve hemen sözü devraldı.

“Ebrunun arabası bozuldu bende gideceği yere kadar bırakmayı teklif ettim”

“Sen mi?” dedi genç kız şaşkın bir halde.”Sen birine yardım mı ettin?” Kerim bu sorular karşısında bozulmuştu, kardeşi onu ne olarak görüyordu. Kaşlarını çatıp ona baktığında Berrin susması gerektiğini anladı. Ve bu genç ve güzel bayandan abisinin hoşlandığını da anlamak çok zor olmadı. Ayrıca iyi ki almıştı bu kızı arabaya derdine derman olmuştu. Kendine geldiği için artık daha rahat değerlendirebiliyordu her şeyi. Dikkatli bakışlarla birkaç saniye Ebruyu süzdü. Çok güzel bir kızdı. Çok salaş giyinmiş olmasına rağmen güzelliğini saklayamamıştı. Hayatında hiç bu kadar güzel bir kız görmemişti. Ama özellikle gözleri bakışları çok etkileyiciydi. İnsana güven veren huzur veren bakışlara sahipti. Kendi yaşlarında gibi görünüyordu. İncelemesini bitiren Berrin kocaman bir gülümsemeyle elini Ebruya uzattı.

Tarçın KokusuWhere stories live. Discover now