1. Bölüm

17.2K 223 81
                                    

Okumaya başladığınız tarihi yazar mısınız rica etsem? ☺🙂

1 Ocak 2017 20:00 İstanbul
Ellerim cebimde ara sokaklarda düşüncelere dalmış bir şekilde yürüyordum. Acaba Kartal dediği gibi masum mu, hain mi? Diye. Hainse cezasını vermiştik. Bize yamuk yapan yaşamaz. Biz racon kesmez, raconu uygularız. Boş konuşmayız, ihanetin cezasını keseriz.

Ama hain değilse Kartalın vebali üzerimizde olur.

Hava çok soğuktu, kar lapa lapa yağıyordu. Zaten soğuk olacağını haberlerden öğrenmiştim.

Telefonmu çıkardım ve patronu aradım.

"Alo?" "Ne yaptın, hallettin mi?" "Hallettim kardaş." "Tamam, şimdi buraya gel!"

"Tamam, görüşürüz" diyerek telefonu kapattım.

Ara sokaktan çıkıp arabama bindim ve bir sigara yaktım. Siyah beyaz çakmağımı cebime koydum ve şoförüme sürmesini emrettim ve Aynaoğlu yalısına gittim.

Patron bana sarıldı. Patron dediğime bakmayın. O benim en iyi arkadaşım, can yoldaşımdı. İşlerde ortak sayılırdık. İşlerde en çok bana danışırdı.

Ramazan 177 cm boylarında, kumral saçlı, kahverengi gözlü ve zayıf sayılabilecek bir yapıdaydı. Saçları biraz uzamıştı.

"Hoşgeldin Kardaş!" "Hoşbulduk. Beni neden çağırmıştın?" "Bir silah sevkiyatı olacak adamlarımın başına geçmeni istiyorum." "Nerede ve ne zaman?" "Beşiktaş'ta, yarın saat öğlen dörtte." "Güpegündüz sevkiyat mı yapacağız?"

"Yeni bir eve taşınacaksın zaten!" dedi Ramazan güümseyerek.

"Anladım kardaş anladım!" dedim gülümseyerek. Silahları kolilerde taşıyacaktık.

Ramazan "senle nasıl tanıştığımızı hatırlıyor musun?" diye sordu bana.
Birden o eski günlere dönmüştüm. Ne güzel günlerdi ama!

"Ne güzel günlerdi ama! O zamanlar ben İlyasa çalışıyordum ve o da seninle iş yapmaya başladıydı." "O zaman ben Tuncelinin en büyük mafyasıydım. Şimdi ise Türkiyenin en büyük mafyasıyım."

Ramazan şen bir kahkaha attı.

"Baskın yemiştik. İkimizin teröristlere içinde de çalışan hainler vardı." "Sadece ikimiz kalmış ve teröristlerin canına okumuştuk."

Ramazan şaka yollu omzuma yumruk attı.

"Sen bana bu olayı niye hatırlattın ki? İçimizde hala hain olduğunu mu düşünüyorsun yoksa?" "Neden olmasın? Bu sevkiyatda da sorun çıkarsa hain var demektir." "Tamam, şimdi bir işim var, gidebilir miyim?"

"Yengenin yanına mı?" diye sordu Ramazan.

"Evet, neredeyse iki gündür görmedim!"

Ramazan "haliyle özlüyor insan" diyerek araya girdi.

"Görüşürüz!" diyerek yanından ayrıldım. Arabama binip evime gittim.

Anahtarımı çıkardım ve kapıyı açtım. Benim biricik eşim, hayatımın anlamı Gamzem tam karşımdaydı.

Arkamda sakladığım gülleri ona doğru uzattım.

Çiçekleri gülümseyerek aldı ve salona geçti.

Gamze, 172 cm boylarında, 63 kilo, siyah saçlı, yeşil gözlüydü. Benim gözümde dünya güzeliydi. Çok güzel bir dudakları vardı.

Ben de salona girdiğimde Gamze çiçekleri vazoya koyuyordu.

Gülümseyerek "bu gidişle evde vazo kalmayacak" dedi.

"O zaman yenisini alırız."

Gamze "tabi alırsın!" diyerek koltuğa uzandı.

Yükseliş "İki Yıl" (+18) (Tamamlandı, Düzenlenecek.)Where stories live. Discover now