37. Bölüm

304 19 0
                                    

5 Temmuz 2018 22:00
Yazardan;
Dory mumları yaktı ve Robert'ı beklemeye başladı. Bir tane sigara yaktı. Sigarasını bitirince Robert geldi.

Bitmiş sigarasını kül tablasına attı ve ayağa kalktı. Robert'ın dudağına bir buse kondurdu.

Rober arkasında sakladığı çiçekleri Dory'e verdi. Dory bir buse daha kondurdu ve çiçekleri aldı. Vazoya koydu ve masaya oturdular.

Robert yakışıklı bir İngilizdi. 183 cm boyunda ve 78 kiloydu. Kahverengi saçlarını sağa doğru taramıştı. Mavi gözleri her kadını aşık edecek cinsdendi. Fakat o, sadece Dory'i arzuluyordu.

Robert siyah ceketini çıkardı ve sandalyenin arkasına astı. Şarapları doldurdu ve bir sigara yaktı.

"Sen de ister misin?"

Dory gülümseyerek "daha yeni içtim." dedi.

Hizmetçiler geldi ve biftekleri servis etti. Sonra da Dory ile Robert'ı baş başa bıraktılar.

Robert bifteğinden bir dilim aldı ve şarabından bir yudum içti.

Yemeğini bitirdiklerinde ikisi de üçüncü bardaklarını bitirmişlerdi.

Dory gülümseyerek ayağa kalktı. Aynı şekilde Robert da ayağa kalktı.

Dory'nin yanaklarını okşadı ve dudağına bir öpücük kondurdu.

Sırıtarak Dory'i kucağına aldı ve beraber odalarına çıktılar.

Beraber yatağa uzandılar.

Robert, Dory'nin kırmızı elbisesinin askılarını indirdi. Elbiseyi bir çırpıda indirdi ve kendi pantolonunu da çıkardı. Çenesine küçük öpücükler kondurdu.

Dory, Robert'ın gömleğinin düğmelerini çözdü. Hemen gömleği çıkardı ve sevdiğine sarıldı. Elini sırtında gezdirdi.

İki aşık arzunun doruklarına ulaşıyorlardı. Onlar için zaman durmuştu. Aşk tufanında gezerken zamanın ne önemi kalırdı ki?

Onların aşkı çok büyüktü. Hangi milletten oldukları hiç önemli değildi. İngizler Fransızlarla politik anlamda iyi geçinemezdi çünkü. Ama bu iki aşık için engel sayılamazdı bile. Zaten sömürge savaşları da bitmemişmiydi zaten!

İki aşık sabaha kadar aşkın ve arzunun doruklarına çıkmışlardı.

6 Temmuz 2018 09:00
Cengizden;
Sabahleyin erkenden uyanmış ve kahvaltımı yapmıştım. Keyifle bir sigara yaktım. Paketimin bittiğini görünce canım sıkıldı. Hamidi çağırdım.

"Efendim abi?" "Adamlardan birisini gönder de on on beş paket sigara alsın. Bir daha paketimin bittiğini görmek istemiyorum." "Tamam abi. Başka bir isteğin var mı?" "İvan durumu nasıl?" "İyi abi. Tekrar işine döndü. İyi de kazanıyor pezevenk!"

Gülümseyerek "tamam, çıkabilirsin." dedim.

Hamid de salondan çıktı.

Ben de bircik sevdiğim, Gamzemin elini tuttum. Tam bu sırada telefonum çaldı. Arayan Feyyaz Abiydi.

"Efendim Feyyaz abi?" "Benim bu deponun yakınlarında Ruslar ile İtalyanların uyuşturucu sevkiyatı yapacaklarmış."

"İstanbulun sahipleri biziz. Kimse bizden izinsiz bir şey yapamaz." diye kükredim.

"Haklısın, konum atıyorum. Adamlarını da topla buraya gel!"
"Kaç adam alayım yanıma?" "On beş yeter."

"Tamam, görüşürüz." dedim ve telefonu kapattım.

Yükseliş "İki Yıl" (+18) (Tamamlandı, Düzenlenecek.)Donde viven las historias. Descúbrelo ahora