Keyifli okumalar. 😘
Lance gözlerini yorgunlukla kapatacağı sırada Keith'in dokunuşlarını hissetti yüzünde. Zorlukla göz kapaklarını kaldırıp baktı. Keith alnını Lance'in alnına yaslayıp gözlerini kapattı.
"Sevgilim." Dedi nazik bir ses tonuyla. Bir yandan da gerçek olduğuna emin olmak istiyordu. Lance tam gözlerini kapatıp uykuya dalacağı sırada gelen sesle tekrar araladı. Elini Keith'in elinin üstüne koyup konuştu.
"Efendim sevgilim." O da fark etmişti Keith'in sesinde ki arayışı. Kafasını Keith'in çıplak göğsüne bastırarak kalp atışlarını dinledi. Keith de sevgilisini kendine daha çok bastırdı.
"Bu anı hiç bozmak istemiyorum ama duş alıp seni temizlememiz lazım. Yoksa yarın karnın çok ağrır." Lance'in kolunu kaldıracak hali yoktu. Yine de kafası ile onaylayıp yataktan kalkmaya çalıştı. Sıcak yataktan ilk önce Keith kalktı. Lance de yataktan kalkacağı sırada ayaklarında güç olmadığı için kendini yerde buldu. Keith hemen yanına geldi.
"İyi misin? Bir yerin acıdı mı?" Yavaşça kollarından tutarak kaldırdı.
"Yok iyiyim. Belim ağrıyor sadece biraz bir de bacaklarımda güç kalmamış." Keith başını sevgilisinin omzuna gömdü.
"Özür dilerim. İlk seferin olmasına rağmen çok abarttım. Kendimi kontrol edemedim." Elini Keith'in saçlarına götürerek arasında daldırdı. Yumuşacıktı ve artık onundu çekinmeden dilediği gibi dokunabilirdi.
"Keith bir şey soracağım." Omuzundan kafasını kaldırıp baktı.
"Sor tabii." Yavaşça tekrar yatağa oturttu ve karşısına geçip diz çöküp bekledi.
"Şey bir kaç kere dediğin için merak ettim. Sana ilk seferim olduğunu sana kim söyledi? Bu benim ilk seferim değil ki." Son cümleyle yüzü bembeyaz oldu. Vücudundan adeta bütün kan çekilmiş gibi hissediyordu. Nasıl ilk seferi olmaz? Daha önce biriyle bunları yapmış mıydı yani? Daha kötüsü o ifadelerini bir başkası da mı gördü? Yo yo yo olmaz!
"Kim? Kimdi o?" Keith kıskançlıktan gözü dönmüş bir şekilde Lance'e bakıyordu. Kim olduğunu öğrenmek ve mümkünse o kişinin Lance'e dair bütün anılarını silmek istiyordu.
"Lance cevap ver! Kimdi o?" Lance dayanamayıp gülmeye başladı. Düşündüğünden daha fazla tepki vermişti. O yüzden uzatmadı şakasını. Ama Keith o kadar korkunç duruyordu ki ona şaka yaptığını nasıl söyleyecekti. Keith ise gülen Lance şaşkınlıkla bakıyordu.
"Şey şaka yapayım dedim.... ama fazla abarttım galiba. Neyse bu şekilde ödeşmiş olduk." Keith şoku üzerinden atamamıştı. Afalladı ve dizleri üzerine düştü. Keith den ses gelmeyince Lance endişelenmeye başladı. Ya sinirlenip ondan ayrılırsa! Lance bu düşünceyle sarsıldı ve tekrar konuştu.
"Keith?" Keith kafasını kaldırdı. Yüzü gülüyordu ama gözleri gülmüyordu. Lance olduğu yerde titredi. Şu an bacaklarının biraz gücü olsa kaçmayı düşünebilirdi. Keith yavaşça yerinden kalkarak Lance'e yaklaştı.
"Şaka için olsa bile böyle şeyler söyleme... Kalbim duracak sandım." Keith kısa bir süre için olsa bile kahrolmuştu. Başka birinin ona dokunma düşüncesi onu öldürecekti. Belinden ve ayaklarından tutarak kucağına alıp prenses şeklinde taşımaya başladı. Bu beden yalnızca ona aitti. Kimseye bırakmaya niyeti yoktu.
"Bu şekilde pek ödeşmiş olmadık. Cezanı daha sonra düşüneceğim önce bir duş alalım da. Belki de cezanı duşta veririm ne dersin?" Sadisçe gülümsemesini de eklemeyi unutmamıştı. Lance yeni bir şey daha öğrenmişti Keith hakkında. Kesinlikle onu sinirlendirmemeli. Lance'in çırpınmalarıyla beraber banyoya doğru ilerledi. Banyo da kaç defa yaptıklarını bir yerden sonra saymayı bıraktı Lance. Artık yorgunluktan tamamen bitmişken kendini olduğu gibi yatağa bıraktı. Keith de tükenmiş bir şekilde Lance'in yanına konumlandırdı kendini.
"Galiba bu sefer gerçekten fazla oldu." Lance o kadar yorgundu ki konuşacak dermanı bile kalmamıştı. Ama kendini zorlayarak bir kaç cümle etti.
"Bir ara gerçekten kurta dönüşüp beni yiyeceksin sandım."
"Endişelenme sevgilim ben yemeğimi bir anda değil tadını çıkara çıkara yavaşça yemeği severim."
"Şu an bütün endişem uçtu gitti." Kinaye yaparak gözlerini devirdi. Keith gülümseyerek iyice sokuldu sevgilisine.
"Bu kadar konuşabildiğine göre hala enerjin var. Bir tur daha mı yapsak?"
"N-ne? Gerçekten canavar falan mısın sen? Bitmeyen bir enerji küpüne falan mı bağlısın?" Keith kocaman bir kahkaha atarak sarıldı sevgilisine.
"Şansımı bir deneyeyim istedim. Ayrıca bundan sonra bedenini güçlendirmemiz lazım. Çok zayıfsın hemen yoruluyorsun. Bu şekilde kesinlikle tatmin olmam." Lance kafasını Keith'in göğsüne yasladı ve kalp atışlarının sakinleştirici sesini dinledi. Onun için ninni gibiydi bu ses.
"Hemen yoruluyorsun diyorsun da ben beşinciden sonra saymayı bıraktım. Yani normal insanlar için bu normal. Bence senin enerjini atman için bir şeyler bulmalıyız."
"Demek öyle bunun için bir şeyler düşünebilirim."
"Keith bir şey soracağım."
"Demin olduğu gibi şaka yapmayacaksın değil mi?" Zorla da olsa hafif kıkırdadı Lance. Her bir hücresi ağrıyordu.
"Hayır yapmayacağım. Dersimi aldım." Keith de aynı şekilde gülümseyerek eşlik etti.
"Peki o halde sor."
"Bu senin ilk seferin değildi değil mi? O işte oldukça deneyimli gözüküyordun." Keith bu soru karşısında afalladı. Ne demesi gerektiğini düşündü. Hayır desem daha mı iyi olacaktı? Yo yo yo en iyisi doğru söylemek.
"Hayır değildi." Lance cevabı biliyordu ama yine de bozuldu.
"Anlıyorum... daha önce bir erkekle yaptın mı?" Sesi oldukça hüzünlü çıkmıştı. Eğer evet derse ne yapardı bilmiyordu. Muhtemelen yıkılırdı.
"Hayır. Yapmadım." Lance tuttuğu nefesini verdi.
"Eğer bu konu hakkında endişeleniyorsan. Onların hepsi geçmişte kaldı. Seninle tanıştığından beri kimse olmadı. O günden beri bir tek sen varsın." Lance kafası kaldırıp Keith'e baktı. Gözlerinden ciddi olduğu belli oluyordu. Gerçekten kendini toparlaması gerekiyordu. Tek bir sözüyle her şeyi unutuyor ve mutlu oluyordu. Tekrar kafasını gömdü. Aşk dedikleri böyle oluyordu demek. Artık çift kişilik yaşıyor muşum gibi....
"Onların hepsini unutturacağım sana. Bundan sonra her şeyin ilkini benimle yapacaksın." Lance içinde büyüyen kıskançlığa engel olmamıyordu.
"Belki ilk sevgilim değilsin ama aşık olduğum ilk kişisin." Lance duyduğu kelimeler ile oldukça huzurlu hissetmişti.
Keith bir süre bekledi Lance'in cevabını. Biraz hareket edip baktığında ise Lance'in uyuya kaldığını fark etti. Tebessüm ederek saçlarına bir buse bıraktı.
"Hoş geldin hayatıma." diyerek kapattı gözlerini. Lance Keith'in kollarında en huzurlu uykusunu daldı.
Sonuna kadar okuduğunuz için teşekkürler. Eğer yarın zaman bulabilirsem son bölümü de yayınlayıp final yapacağım. Bitecek olması biraz üzüyor çok tatlı bir çift olduklarını düşünüyorum kendimce. Merak ettiğiniz veya aklınıza takılan bir şey varsa sorabilirsiniz. Ayrıca görmek istediğiniz bir şey varsa da söyleyebilirsiniz. Eğer yapabilirsem son bölümde bunlara yer vermeye çalışırım. Görüşürüz. 😘
