Güneş ışıkları yüzüne vurunca zorlukla açtı gözlerini Lance. Gözlerini açığında kendisine sıkıca sarılmış mışıl mışıl uyuyan bedeni görünce dün gece olanlar bir bir aklına geldi. Keith ondan uzun zamandır hoşlandığını söylemişti ve birlikte olmuşlardı. Yüzündeki sıcaklık hissi ile kızardığı anladı. Yaşadığı duygu yoğunluğu ile çığlık atmak ve zıplamak istiyordu. Ama yorgundu ve vücudunun her bir bölgesi ağrıyordu şu an için bunu yapması imkansızdı. Ama daha sonra yapmak için aklının bir köşesine not etti. Not etmek deyince aklına dün gece ona yaptığı şaka gelmişti. Ve sonra olanlar...
Kesinlikle ona acımamıştı ve pestili çıkana kadar yapmışlardı. Kesinlikle hayvan veya benzeri bir şeydi. Emindi ki sabaha kadar devam edecek enerjisi vardı. Yorgunluktan bayılmak üzere olunca beraber banyo yaptılar. Keith Lance'in saçlarını yıkadı. Vücudunun her bir bölgesini temizlemişti. Sonra da havluya sarıp saçlarını kurutmuştu. Daha sonra yatağına yatırıp sarılıp uyumuşlardı. Doğrusu Lance uyuya kalmıştı. Biraz utanç vericiydi ama hepsi çok özel ve güzel anlardı. Bunca zaman bildiğinden çok farklı bir Keith tanımıştı dün. Aslında hoşuna da gitmişti bu. Kimsenin bilmediği sadece kendisinin tanıdığı bir Keith. Acaba önceden çıktığı insanlar bu yüzünü biliyor mudur? Ani gelen kıskançlık dalgasıyla kendini düşüncelerin içinde boğulurken buldu. Burada boğulurken yüzeyde bir parıltı gördü. Bu parıltı dün Lance'in uyumadan önce duyduğu son cümlelerdi. 'Aşık olduğum ilk kişi sensin.' Kafasını yavaşça sallayıp düşüncelerinden sıyrılıp bu zamana geri döndü.
Sonuçta ilk kez onu uyurken izleme fırsatı buluyordu. Bu anın biraz daha tadını çıkarmak istiyordu. Yüzünü baştan aşağı dikkatlice inceliyordu. Sıra dudaklarına geldiğinde orada durdu.
Acaba öpsem uyanır mı? Yo yo yo bunu yapmamalıyım. Neden yapmayacakmışım ki dün gece birçok kez öpmüştük sonuçta. Ama haberi olmadan öyle bir şey yapmak... Bir dakika neden izin alacakmışım ki sevgilim değil mi?
Kendi içinde bir süre tartıştıktan sonra öpmeye karar verdi. Yüzünü yaklaştırarak dudaklarını birleştirdi. Küçük bir öpücük bırakıp yeri çekildi. Utanarak yüzünü kapatıp geri çekildi. 'Gerçekten yaptım.' Parmaklarını araladığında Keith'in kirpikleri hareket etmeye başladığı gördü. Lance telaşla ne yapacağını düşünürken, Keith gözlerini yorgunlukla gözlerini araladı. Kıpkırmızı bir şekilde ona bakan bedene gülümsedi.
"Günaydın sevgilim." Dedi uykulu bir şekilde. Bir eliyle gözlerini ovuşturduktan sonra esmer olana sarıldı.
"G-günaydın." Heyecandan kekelediği için içinden kendine sövdü Lance. Doladığı kolları daha da sıkarak kendine çekti.
"Bu şekilde öperek uyandırılmak çok güzel bir duyguymuş. Özelliklede öpen sevdiğin kişi olunca daha bir güzel oluyormuş. Bunu her gün yaşamak istiyorum." Her gün mü diye düşündü Lance. Bu mümkün olabilr miydi? Kafasını kaldırarak baktı kendini saran kolların sahibine. Dudaklarına uzanarak küçük bir öpücük daha kondurdu. O da bu dudaklardan her gün öpmek istiyordu. Bir günde bağımlısı olmuştu bu dudakların. Keith bir kolunu kaldırarak esmer oğlanın yüzüne sabitleyerek okşamaya başladı. Sanki kıracakmış gibi nazikçe dokunuyordu sevdiğine. Yüzündeki ele daha çok kendini bastırarak uzun zamandır beklediği anın keyfini çıkardı Lance.
"Lance biraz erken olacak ama seninle daha fazla zaman geçirmek istiyorum. Eğer sen de istersen burada benimle yaşar mısın?" Duydukları karşısında gözleri yerinden çıkacaktı. Fazla değil, dün sabah ona Keith ile bu şekilde olacaklarını söyleselerdi. Muhtemelen gözlerinden yaş gelene kadar gülerdi. Henüz bir cevap alamayan Keith endişelenmeye başladı. Hızla bir şeyler zırvalamaya başladı.
"Erken olduğunu düşünüyorsan bekleriz. Veya burayı sevmediysen başka yere de taşınabiliriz. Eğer iş bulduysan ya da başka bir planın varsa o civarda da bakabiliriz." Keith ardı ardına alternatifleri sayarken Lance birden gülmeye başladı. Keith, beklemediği tepki ile şaşkınca bakmaya başladı.
"Aralarda nefes almalısın. Daha yeni kavuşmuşken böyle tehlikeli şeyler yapma." Gözünden gelen yaşı eliyle hızlıca sildi. İlk kez onun telaşlı halini görüyordu ve bu onu çok eğlendirmişti. Onun bilmediği bir sürü ifadesi vardı ve bunların hepsini bilmek istiyordu.
"Sen cevap vermedin ve ben sandım ki...." Lance devamında gelecek kelimeleri tahmin etmiş ve gözlerini kapatarak kafasını göğsüne gömdü.
"Ben sadece şeyi düşünüyordum..." Yanakları ateş gibi olması muhtemelen bütün heyecanını ve utangaçlığını ele veriyordu.
"Neyi düşünüyordun?" diyerek dudaklarını, Lance'in saçına bastırarak kokusunu içine çekti.
"Sadece şey... Her gün erken kalkmak biraz sorun olacak."
"Ha?" Hiçbir şey anlamamıştı. Neden erken kalkmak zorunda ki? Diye düşünmeye başladı.
"Sonuçta seni bu şekilde uyandırmak için ilk uyanan ben olmalıyım." Keith aldığı cevapla oldukça mutlu olmuştu. Bu duyguları bastırmak onu çok zorlayacaktı.
"Sadece günaydın öpücüğü değil. İyi geceler, hoş geldin, güle güle hepsini isterim. Ayrıca arada beklenmedik anlarda da öpebilirsin. Sonuçta artık tamamen sana aitim." Lance duyduklarıyla mest olmuş bir şekilde bakmaya başladı.
"Galiba bunları yapabilirim. O zaman ben de üşüdüğüm zaman bana sarılıp ısıtmanı isterim. Bu arada haberin olsun ben yaz kış çok üşüyorum." Keith sevgilisine sıkıca sarılarak verdi cevabını.
O kadar sevimli ki ondan daha erken kalktığımı ve uyurken onu izlediğimi söylemeyeceğim. Ve bundan sonra her gün bunu yapacağımı.
Keith gülümseyip Lance'in kulağına yaklaşarak fısıldadı.
"Seni seviyorum sevgilim."
"Ben de seni seviyorum."
~Son.
Favori çiftim için sonunda bir hikaye yazabildim. Ben yazarken kendimce çok eğlendim. Umarım sizde okurken benim kadar eğlenmişsinizdir. Hikayenin başından sonuna kadar bana desteklerini ve güzel yorumlarını esirgemeyen herkese çok teşekkür ederim. Sonuna kadar okuduğunuz için teşekkürler. Öpüldünüz. 😍💕
