Yavuz'dan
"Yavuz, hadi yatalım mı artık?"
"Yatıyoruz ya hayatım."
Bahar uykulu uykulu gülüp göğsümü sevdi.
"Yatağımıza gidelim diyorum hayatım."
"Gidelim canım. Nasılsa nereye gitsek uyuyacağız, başka bir şey yapamayacağız zaten. Gidip yatağımızda uyuyalım."
Bahar gülerek kaldırdı başını.
"Çok fenasın Yavuz. Nedense hep böyle oran buran yaralıyken daha bir coşkulu oluyorsun."
"İşte bizim işimiz hep zor olan, hep imkansızı sevdik biz."
Bahar kaşlarını çatıp dudaklarını büzdü.
"Oovv, hadi yatalım biz, yoksa sen yine arabeske bağlayacaksın."
Ben yandan yandan gülerken Bahar kalktı kanepeden. Battaniyeyi kaldırıp elini uzattı. Elimden tutup beni de kaldırdı yavaşça. Kolumu omzuna dolayıp belime sarıldı.
"Dikkat et canım, ağırlığını bana ver."
"Ya Bahar, keşke bana da bir koltuk değneği falan alsaydık. Sen hem beni bırakmıyorsun yürüyeyim, hem de böyle kolumun altına giriyorsun, rahat edemiyorum ben."
Bahar başını kaldırıp dudaklarını büzerek bana baktı.
"Rahatsız mı ediyorum seni?"
"Hayır bir tanem, o nasıl laf? Sen rahatsız olacaksın, yorulacaksın diye tedirgin oluyorum ben."
Bahar önüne bakarak yürütmeye devam etti beni.
"Sen benim ayağım alçıdayken ne güzel bakıyordun bana. Koltuk değneği kullanmama da izin vermiyordun yanındayken. Şimdi de ben sana bakacağım, hem de zevkle."
"İyi de hayatım aynı şey mi? Sen hem kadınsın, hem hamilesin. Ne yapacaksın, kucağına mı alacaksın beni?"
Bahar gülerek konuştu.
"Yok, kucağıma alamam heralde. Yani senin bu kaslarını taşımak için benim de kas yapmam gerekir. Ama elimden geleni yapacağım işte böyle."
Odaya girince Bahar yavaşça yatağa oturttu beni. Önüme çömelip ellerini dizime getirdi.
"Ben bunu zevkle yapıyorum Yavuz. Sen bana yük olmuyorsun. Bayılıyorum seninle böyle ilgilenmeye ben. Bana bunun için izin versen olmaz mı?"
Yutkunup gülümsedim. Ellerimi yüzüne getirince Bahar da kocaman güldü. Uzanıp alnına bir öpücük kondurdum.
"Bunu 'evet' olarak alıyorum sarı komutan. Hadi şimdi uyku zamanı."
Ben hala gülümseyerek Bahar'a bakarken o da gülerek kalktı çömeldiği yerden. Kolumdan tutup yatağa yatmama yardım etti. Üzerimi örtüp geri çekildi. Ben kaşlarımı çatmış bakarken, Bahar dudaklarını kemirerek bakışlarını kaçırdı. Niyetini anlayınca düzelttim ifademi.
"Aklından bile geçirme Bahar. Yat çabuk yanıma. Valla uyumam yoksa. Hatta iyileşmem."
Bahar dudaklarını birbirine bastırıp güldü. Ardından kafa sallayarak dolabına gitti.
"Bahar ama gecelik giyme. Pijamalarını giy en iyisi sen."
Bahar sesli sesli gülerek pijamalarını alıp giydi. Ardından yanıma gelip uzandı dikkatlice. Yan dönüp bana baktı.
"Ama böyle uzakta yatacağım, biliyorsun ben çok deli yatarım. Yarana vurabilirim."
"İyi, n'apalım, öyle olsun."

YOU ARE READING
Vuslat🥀
FanfictionBahar'ın mezarı başına çökmüş kendine lanet ediyordu Yavuz. Bütün bunlar onun suçuydu. Hepsi onun yüzünden olmuştu. Sevdiği kadın onun yüzünden vurulup ölmüştü. Yavuz bunun vicdan azabıyla kavrulurken, içindeki tarifsiz acı kül ediyordu onu. Sevdiği...