•3

1.2K 109 51
                                    

JENNİE

Helikopterin durması ile gözlerimi açtım. Kimse bilmiyordu ama yükseklik korkum vardı. İnene kadar kemerimi sıkmaktan elim acımıştı. Kapı açılınca kemerimi çözdüm ve herkesin kendi bacakları arasına, yere koyduğu çantamı aldım. Benimle birlikte diğerleri de aynı şeyi yaptılar. İlk önce adını şuan hatırlayamadığım ama uzun olan çocuk indi. Çantasını yere bırakıp inmesi için Lisa'ya elini uzattı. Lisa çocuğun elini tutup indikten sonra kendisi de çantasını yerden aldı. Ben en dipte oturduğum için en son inecektim. Sırasıyla inmeye başladılar. Yoongi, Namjoon, Jimin. En son ben indim. İndiğim gibi önümdeki sonu görünmeyen denize baktım. Buraya başından beri onaylamadığım 'CezaAdası' projesi yüzünden gelmiştim.

Namjoon yanıma geldi. Kendisi askerdi.

NJ-Jennie Hanım önce bir plan yapalım. Çünkü tahmin ettiğimiz gibi suçlular artık yönetimdeyse helikopteri çoktan farketmişlerdir.

-Evet öyle Namjoon Bey. Bu yüzden herkesi düzene sokun lütfen. Hemen bir sığınak bulup gizlenelim. Bir de helikopterde hiçbir şey kalmasın. Zorda olsa tüm ekipmanlarımızı yanımıza alalım.

NM-Tamam.

Namjoon grubun yanına giderken ben helikoptere geçip belgelerin ve bir kaç tabletin olduğu çantayı aldım, sağ omzuma çapraz bir şekilde taktım. Telsiz ve ses kayıt cihazlarının olduğu diğer çantayı da alıp sol omzuma çapraz bir şekilde taktım. Helikopterden indiğimde diğerleride helikopterdeki araç gereçleri almaya başladı.

JM-Onların hepsini tek taşıyabilecek misin? Yardım edebilirim istersen?

-Taşırım sorun değil.

Bu çocuğun saçları gri renkti. Koyu griydi. Ama çok yakışmıştı. Bende birkez denemiştim koyu gri ama onda durduğu gibi durmamıştı. Bu yüzden tekrar kahverengiye boyattım.

NJ-Her şeyi aldık. Gidebiliriz.

-Tamam. Arkadaşlar ilkokul gibi olacak ama ikili sıra şeklinde gidelim ve birbirimizden ayrılmayalım.

YG-Ellerimizi öndekinin omuzlarına da uzatalım mı?

Alay edercesine söylediği şeye kızmıştım. Zaten sinirliydim ve helikopterin etkisini hala kaybetmemiştim sınırımı zorlamasın şimdiden bu çocuk.

-Eğer kaybolmaktan korkarsan elimi de tutabilirsin ben seni güvenli bir yere gidene kadar bırakmam.

Alay edenle itinayla alay edilir.

LS-Jennie biraz hızlı olalım. Hava karardı kararacak.

-Tamam. Hadi gidelim. Namjoon Bey siz arkamızı kollayın olur mu?

NJ-Tamam efendim.

Namjoon sıranın arkasına geçerken farkettiğim şeyle kaşlarımı çattım. Biz neden sizli bizli beyli bayanlı konuşuyoruz ki?

-Arkadaşlar. Birbirimize 'Bey ya da Hanım' diye hitap etmemize gerek yok. Yaş farkımız çok yok. Ve resmi bir ekip değil sivil savunma ekibi gibi gösterildiğimiz için resmiyete gerek yok.

Ben önde Jimin ve Yoongi arkamda Lisa ve adını hala hatırlayamadığım çocuk onların arkasında en arkada da Namjoon vardı. Adanın bir kısmı ormanlıktan oluşuyordu ve biz şuan o ormanın içindeydik.

Yaklaşık yarım saat yürüdükten sonra haritayı çıkartmak için bir yerde durduk. Herkes olduğu yere çökerken ben de çantaları çıkardım ve olduğum yere çöktüm.

VERLUSTE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin