2,

2.4K 223 59
                                    

Seni kurtaramam.

Sana vaademeyeceğim sözleri veremem.

Seninle konuşamam.

Gecenin titreyen soğuğunda titreyen o kırık kanatlarını saramam.

Ama by lekelerini görmezden de gelemem.

İzlerim ama ruhuna dokunamam.

Çünkü eğer dokunursam bilirim, seni derbeder ederim.

Ben kendime bile yetmezken söyle sana nasıl yetebilirim ?

Okulun bahçesinde toplanan o insanların arasında küçük boyunla sıkışmış senin yanında bir devi arındıran iki gencin kollarından kaçmaya çalışıyorsun.

Biri seni yere doğru itip üzerine çıktığında sen sadece küçük ellerinle onun iri göğüslerine vurmakla yetiniyorsun.

Maskeni çekip çıkarttığında topluluğun arasından bir çığlık kopuyor.

Ben ise sadece izliyorum.

Dudaklarına doğru yol aldığında, başını yana doğru çeviriyor ve benimle göz göze geliyorsun.

Haykırıyorsun tekrardan.

Gözlerinle haykırıyorsun.

Dudakların sükunete gömülürken gözlerini arşa dikiyorsun.

"Kurtar beni." diyorsun. " Lütfen. "

Yaraların hâlâ yerini korurken direnen bedenini karnına attığı yumrukla susturuyor.

Ve bir çığlık kopuyor ruhumda.

Alevler köreliyor, senin sessiz çıģlıginda.

Analar feryat figan çocuklarını sarmalıyor, Tanrı lanet okuyor güçsüz kuluna.

Kendine yetemeyen ruhunu bir hiç gibi eziyor onların yanında.

Tanrıya inancım kayboluyor yüzüne her tokat darbesi vurulduğunda.

Kilise çanı senin sesinle yankılanıyor bu gece, ve ben ölmeden önce ilk defa söz veriyorum inanmadığım Tanrı'ya.

" Lütfen. " diyorum. " Lütfen o acı çekmesin. "

" Onun çektiği acıları çekmeye hazırım ama yemin ederim Tanrım, ona bir şey olmazsa eğer kendi canımı veririm. Söz veriyorum. Ona bir şey olmazsa eğer bedenimi kor alevlerde yakmaya. "

İşte o an benim yapmadığım şeyi genç bir çocuk yapıyor ve seni ellerinden kurtararak herkese yargı dağıtıyor.

Ben ise sadece izliyorum.

stigma | liskookWhere stories live. Discover now