Bölüm 9: "Bende kalabilir mi?"

76 8 233
                                    

 "Hyungnimmm.."

Yoongi bakışlarını kapıdan kafasını uzatan Jimin'e çevirdiğinde küçük genç sevimli bir şekilde gülümsedi "Biraz mola vermeye ne dersin? Pizza buz gibi oldu. Peyniri bile dondu!"

"Yoongi bilgisayara bakmaktan bulanıklaşan gözlerini birkaç kez ovuşturdu ve ekranı kapatıp ayağa kalkarken söylendi.

"Peynirin donduğunu nereden biliyorsun Jiminah?"

Küçük olan muzip bir şekilde güldü.

"Jungkook tadına bakmak için açtı."

"Sadece Jungkook mu?" Yoongi gencin yanına yaklaşıp kollarını göğsünde bağladı ve tek kaşını havaya kaldırdı.

"Taehyung ve ben de belki bir ısırık almış.. olabiliriz."

Yoongi gülerek gözlerini devirdi ve Jimin'in onun için açmış olduğu kapıdan geçti.

İki genç de kalabalık sesin olduğu salona girdiklerinde Seokjin yanakları şişkin bir şekilde söylendi.

"Yah! Neredesin sen?"

Yoongi derin bir nefes alıp gencin yanına oturdu.

"Bitirmek için uğraştım biraz."

"Dinleyebilir miyim hyung?" Namjoon parmakları arasında tuttuğu kızarmış tavuğu kemirirken konuşmaya devam etti "Lina'dan nasıl şarkılar çıkıyor acaba?"

"Ona göstermeden dinletemem. Hem zaten.." Yoongi gözlerini kaçırarak pizzasını açtı "Üzerinde değişiklik yaptığımdan haberi yok."

"İzin almadın mı?" Seokjin yanaklarındakileri yuttu "Düzeltmen için sana yolladığını sanmıştım."

Yoongi pizzadan koca bir ısırık aldıktan sonra başını iki yana salladı "Sadece 'zamanın olursa dinleyip yorum yazarsan sevinirim' demiş."

"Bayağı uğraştın." Hoseok ellerini ıslak mendil ile temizlemekteydi "Üzerinde bu kadar uğraştığına göre, beğenmiş olmalısın hyung."

Yoongi ve Seokjin'in bakışları bir anlığına buluşmuştu.

Gençler oradan buradan konuşup sohbet ederken Taehyung'un telefonu çalmaya başlamıştı. Esmer genç yağlı ellerini pijamasına süre süre yerinden kalkıp televizyon ünitesine yaklaştı ve rafa bıraktığı telefonunu alıp hızla açtı.

"Hyungniim! Biz de şimdi yemek yiyorduk!"

'Afiyet olsun Taehyungah. Sana bir şey sormam lazım.'

"Sor hyung"

Namjoon surat ifadesi ile telefondakinin kim olduğunu sorduğunda küçük olan dudaklarını 'Sejin hyung' diyerek oynattı.

'Taehyung Hwarang için gittiğimiz at çiftliğinin adı neydi?'

"At çiftliği mi?" Taehyung'un kaşları havaya kalktığında gençler telefonla konuşan kişiye dikkat kesilmişti.

'Violet'in konsept çekimleri için bir at çiftliği gerekiyormuş. Taeyong benden numarasını istedi.'

"Oh.." Taehyung başını anladığına dair salladı "Telefon numarası bende vardı hyung. Şimdi mesaj atarım."

'Tamam. Tamam. Bir de şey! Run Bts için tarih bir sonraki güne atıldı. Namjoon'a söylersin. Onu da arayacağım.'

"Yarın boş muyuz yani?" Taehyung heyecanlanmıştı.

'Evet.' Karşısındaki kıkırdadı 'Zamanınızı iyi değerlendirin.'

"Tamam hyung! Kapatıyorum. Hemen mesajı da atıyorum. Görüşürüz!"

Life Of BTS ~for Violet FlameWhere stories live. Discover now