ancak, bir yağmur tanesi kadar!

511 15 5
                                    

bir derdim vardı

bir de sükût

ben de girince tamamlanmıştı tablo

olmadı Yağmur

bir de sen geldin üstüne

olmadı

taştık tablodan dışarı

ağladık seninle birlikte

yalnız kalmana razı olamadık

dolmuşsun belli

dökmek istiyorsun içini

Yağmur!

hadi dök içini

ayrı mısın sen de?

dönmemek üzere gitti mi

bir eksik soruyla

önemsemedi mi

giderken yanında mı götürdü gülümsemeni

umrunda olmayan, umutlarını

ne zaman geçecek diye mi düşünüyor bu çocuksu sevdası

hayatı bir oyun zannettiğini

onunla boşluk doldurmaca oynadığını mı düşünüyor

düşünsün be yağmur

canı sağ olsun

Yağmur!

üzerine yağdığında kulağına fısılda

en çok bir yağmur damlası kadar incitebilirim onu

en çok sabah güneşi kadar yakabilirim canını

en çok bir meltem kadar rüzgarımı savurabilirim yüzüne

en çok bir sonbahar yaprağı gibi düşebilirim, üzerine!

tek zararım bu...

fısılda Yağmur!

hasret kokulu yâre

gün gelir yüz hatları silinir belki gözümden

ama

ona hissettiklerimi

gönlüme kazıdım

benimle kabre gidecek!...

ben'ce biraz aşk olsunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin