MOONFLOWER ; dahyun x eunwoo ✔

Chapter Four: Famous

Sabah yine biraz gecikmeyle de olsa şirkete çalışmalar başlamak üzereyken yetişebilmiştim. Pratik odasına girdiğimde Sanha, daha önce hiç duymadığım bir kız grubunun şarkısıyla dans ediyor diğerleri de ona eşlik ediyordu. Moonbin ile pratik odasına girdiğimizde Moonbin'de ona katılmıştı, stajım başladığından beri pek müzik dinleyememiştim. Bu da o çıkış yapan bir kız gruplarından birisi olmalıydı.

"Eunwoo! TWICE'ı bilmiyor musun?!"

Sanha bana bakıp gülümsemiş ve dans etmeye devam etmişti, geriye yaslanıp onları izlemeye başlamıştım ki Jinjin yanıma oturmuştu.

"Ah, TWICE üyeleri cidden çok güzeller. Özellikle renkli saçlı olan, senin favorin kim Eunwoo?"

"Ben kız gruplarını takip etmiyorum, renkli saçlı kızları da sevmem."

Oturmuş konuşurken MJ sevinçle içeriye girdi ve elindeki kız grubu albümünü havada salladı. Neden herkes bu kadar çok ilgileniyordu bu kızlarla? Hayatlarında ilk kez kız görmüş gibi davranıyorlardı.

"Dahyun benim için diğer üyelere de imzalattı, gerçekte görmeliydiniz Jeongyeon'la da tanıştım!"

"Jeongyeon mu? Beni de çağırsaydın ya aptal!"

Moonbin onun elinden albümü alıp yanıma oturmuş ve kapaktaki kızları tek tek tanıtmaya başlamıştı. Hâlâ ilgimi çekmiyorlardı ama göz ucuyla bir bakmıştım.

"Albümü imzalayan kız kim?"

"Şu renkli saçlı olan, Eunwoo Dahyun'u tanıyamadın mı?"

Bir süre düşünüp gözlerimi kısarak fotoğrafa bakmıştım ve tanımam çok uzun sürmemişti. Fotoğrafta yüzü belli olmasa da onu tanımıştım, bu Ayçiçeğiydi. Ayçiceği bir yıldır ortadan kaybolmuştu ve şimdi bir idol olarak dönmüştü... Yine de beni bir kere bile aramamasından dolayı kırgındım ona... Numaramı bilmediğini bilsem de kırgındım işte.

Pratikler bittiğinde MJ, Moonbin ve ben bahçeye inmiştik. Duvara yaslanıp yarın neler yapacağımızı konuşuyorduk ki birkaç kız bize doğru gelmişti. Aralarından uzun boylu olanı bana bir mektup uzatıp gülümsedi.

"Eunwoo oppa... Ne zamandan beri sana söyleyemediğim hislerim var ve bu mektubu kabul etmeni istiyorum. Lütfen hemen karar verme, sonra görüşürüz."

Doyeon denen stajyer mektubu bana verip uzaklaştığında içimde bir boşluk oluşmuştu. Uzun süre sonra bir kızı görebiliyordum, ne yapmalıydım?

"Dostum, hâlâ dövmen olduğunu unutma."

MJ bana endişeli gözlerle bakıyordu, haklıydı da ama Ayçiçeği artık ünlüydü beni unutmuş olmalıydı.

"Doyeon buradaki en güzel stajyer, kesinlikle şans vermelisin. Dahyun zaten ünlü oldu."

Moonbin'in bakış açısı beni şaşırtmıştı, aramızda aşktan taraf kişi hep o olurdu genelde.

"Biz de ünlü olacağız ama!"

İyice düşünmem gerekiyordu, ama Doyeon'a bir cevap da vermeliydim.

"Dahyun benden hoşlanmıyor eminim, o sadece bir arkadaş."

MJ şaşırıp omzuma vurmuştu, Dahyun'la tekrar konuşmak onun geçmişi hatırlamasına sebep olmuşa benziyordu.

"Hadi ama dostum! Bunu duyarsa ne kadar üzülür bir tahmin et."

"Beni üzülecek kadar seviyor mu? O zaman neden bir kere bile aramadı?"

"Sahne adını bile dün öğrendi aptal"

Evet, hakkımda hiçbir şey bilmiyordu, belki de bu onu unutmamı daha da kolaylaştırırdı...