♥️Kına Zamanı

52 12 171
                                    

⚜️|Merve

Lavabodan çıkıp sınıfa doğru yürümeye başladık. Dersin başlamasına bir on dakika falan vardı. Nisa sürekli saçları ile oynuyordu. Kısa saçları hiçbir zaman sevmemişti. Ailesinin yanından sırf bunun için bile ayrılmıştı.

"Unnie keserek doğru mu yaptın? Tamam o herifin köpeği olarak anılmamak için kesmekle iyi ettin ama keşke kesmeseydin. Döverek hallederdik." [Sevde]
"Okulu biliyorsun Sevde benim saçlarım uzun olduğu sürece bana rahat yoktu. Hem saçlarım çok kırılmıştı bu iyi oldu." [Nisa]
"Bir ara kuaföre gidip saçlarını düzgünce kestirelim." [Ayşenaz]
"Asla! Ben saçlarıma bakıp daha da kinleneceğim ve bu yılın sonunda o sahada ben değil Emir piçi yatıyor olacak!" [Nisa]
"İşte bu be! İşte bu benim ikizim! Bizim ablamız! Yürü be ikiz! Kim tutar seni?!" [Öykü]
"Ben." [Merve]
"Ulan o kadar gaza gelmiştim tüm havayı bozdun şimdi!" [Öykü]

Öykü kollarını göğüsünde birleştirip dudaklarını büzünce hepimiz gülmeye başladık.

Sınıfın kapısından içeri girdiğimiz zaman Nisa ve biz direkt Nisa'nın sırasına baktık ve;

Ultra pezevenk Emir'i sıra da otururken bulduk!

Bu çocuk asla akıllanmayacak.

Gerçi beyni olmayan birinin akıllanması imkansız bir şey ama...konumuz bu değil.

Nisa sinsice sırıttı. "Pezevenk temizleme operasyonu U15 planı devreye giriyor gençlik. O sıradan onu kaldıracağız!"

Biz de sırıtıp ellerimizi yumruk yaptık ve beşimiz birlikte sıraya yürümeye başladık. Emir adım seslerini duyunca kafasını kaldırmıştı ve beşimizi birlikte görmek onu biraz korkutmuştu.

Korkacak tabii. Beşimiz patlamaya hazır bir bomba misali üstüne yürüyoruz çünkü.

Ben Emir'in sağ tarafına,Ayşenaz sol tarafına geçti ve kollarından tutup kaldırdık. Emir hâlâ şaşkın olduğu için bu işimize geliyordu. Öykü ve Sevde onu sıradan itti. Sıradan çıktığı zaman Nisa Emir'in sırtına tekmeyi bastı. Emir yüz üstü yere yapıştı. Bütün sınıf buna anırdı. Elbette biz de anırdık.

Emir kalkıp tekrar oturmadan önce Nisa sıralardan atlayarak RinHaru veledinin kolunu tuttu ve onu sıradan çekti. Çeke çeke onu yanına oturttu.

Biz onlara Lenny Face ifadesi ile bakmaya başladık. ( ͡° ͜ʖ ͡°)

Onlar da konuşmaya,daha doğrusu kavga etmeye,başladı.

"Ya kızım manyak mısın niye beni sıradan kaldırıyorsun ya?!"
"Sus! Seni ve kendimi dertten kurtarıyorum. Otur ve bana teşekkür et."
"Dertte olan sensin ben değilim ki!"
"Sude ile oturduğun zaman yıl sonu sen hamile çıkarsın. Namusunu korudum senin. Teşekkür et bana!"

Kızıl saç tam bir şey diyecekti ki öğretmen içeri girdi. Emir yerden kalkıp küfür ederek Sude'nin yanına oturdu. Hepimiz ayağa kalkmıştık.

Hoca kadındı. Açık kahverengi saçları kalçasının altına kadar uzanıyordu ve düzdü. Küt kâkülleri vardı. [Kahkül yazıyordum ya doğrusu kâkülmüş. TDK dan baktım.] Mavi gözleri ışıl ışıl parlıyordu. Beyaz,kolsuz gömlek,kahverengi pantolon ve beyaz spor ayakkabılar giymişti. Sırtında da kahverengi sırt çantası vardı. Gülerek sınıfın ortasındaki öğretmen masasına oturdu.

[Sınıf Miraculous Ladybug çizgi filminin sınıfı ile aynı. Cam tarafında altı,kapı tarafında da altı sıra var. Sınıf mevcudu yirmi dört kişi]

♥️Dostluk ÇılgınlığıWhere stories live. Discover now