7

151 15 30
                                    

Günler birbirini kovalarken hayatımda değişen tek bir şey bile yoktu. Ben Zayn'i seviyordum o da bir başkasını ve sanırım ne yaparsam yapayım sonsuza kadar bu böyle kalacaktı.

Umutsuzca oturduğum kıytırık bar köşesinde kendimi içkiye vermiştim çünkü bu dünyayı ayık kafayla çekecek kadar güçlü biri değildim, hiç de olmamıştım zaten.

Saatin kaç olduğundan veya her zaman aklımda olan Zayn'in nerede olduğundan bile haberim yoktu. Muhtemelen yine kız arkadaşıyla vakit geçiriyordu ya da evindeydi.

Birlikte uyuduğumuz o günden sonra sanki benden kaçmaya başlamış gibi hissediyordum, belki de Eva artık benimle samimi olmasını istemiyordu. Artık sabahları beni aramıyordu, okula Eva ile gidiyordu, bana kalmaya gelmiyordu ve en önemlisi nasıl olduğumu dahi merak etmiyordu.

Eğer gerçekten sadece bir kızın isteği için beni hayatından silebilecek biriyse Zayn'i bırakmaya hazırdım. Kimi kandırıyorum, ondan ölene kadar vazgeçemeyeceğim belliydi.

Sürekli bir şeyler çizdiğim içim boya ile kaplanmış elimi kaldırıp garsonun bir süre beni görmesini bekledim. Neyse ki bu uzun sürmemişti. Yanıma gelen çocuk ağzımı bile açmama izin vermeden "Kapatıyoruz." diyince sıkıntıyla derin bir nefes alıp masanın üstündeki eşyalarımı toparladım. "Bu saatte kapatılır mı amına koyayım."

Söylene söylene barın çıkışına kadar gelmiştim kapının önünde birbirini yiyen çifti sertçe itekledikten sonra bana edilen küfürlere aldırış etmeden uzun yolda yürümeye koyuldum. Bir yandan uçuşan paltomu kapatmaya çalışırken bir yandan düzgün adımlar atmaya çalışıyordum.

Neden bu kadar yalnızdım?

Neden çevremde beni gerçekten seven bir kişi bile yoktu?

Niye böyle yorgun hissediyorum kendimi?

Adımlarımın beni nereye götürdüğünü bilmeden sokaklarda öylece gezinirken yağmaya başlayan yağmurun altında kendimi biraz daha temiz hissetmiştim. Dudaklarımın arasından kaçan soğuk nefeslerim gecenin içinde kaybolurken yolun ortasında durdum ve çantamı yere fırlatıp üzerimdeki paltondan kurtuldum. "Hepinizi sikeyim!"

Avazım çıktığı kadar bağırıp, ellerimi iki yana açıp yağmurun yağışını tüm vücudumda hissettim. Tenime değen soğuk damlalar şiddetlenip canımı yakmaya başladığında ise ne olduğunu bile anlamadan olduğum yere çöküp ağlamaya başlamıştım.

Beni merak etmiyor muydu gerçekten?

Böylece bırakıp rahat rahat o kızın yanında mıydı?

Onca yılın ardından giderken bir elveda bile demeyecek miydi bana?

Ağlamam yoldan geçen bir arabanın bana korna çalmasıyla kesilirken hemen yerden toparlandım ve hiç bir şey olmamış gibi yürümeye devam ettim.

Ne kadar yürüdüğümü bilmiyordum ama bara epey uzak olan Zayn'in evi görüş alanıma girmişti. Belki de buraya gelmemeliydim ama merak ediyordum, bir anda neden çekip gitmişti ve neden beni görmezden geliyordu?

Elimi kaldırıp kapıya vurmak için hareketlendiğimde bir süre emin olamayıp duraksadım. Artık bu acıyı kaldıramıyorum ve neyle karşılaşacağımı bilemediğimden içimde lanet bir korku vardı. Bir süre kapıda öylece bekleyip ıslanmaya devam ettikten sonra sonunda cesaretimi toplamış ve kapıya vurmuştum.

Evin ışıkları kapıya vurmamın ardından yanmıştı. Kapı açıldığında görüş alanıma giren kahve gözler beni hayal kırıklığına uğratırken yüzüme gelen ıslak saçları geri attım. "Zayn evde mi?"

Angel Of Death / Zaylena Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin