•17•

26.7K 1.9K 1.7K
                                    

___________

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

___________

Jungkook ilk defa huzursuz bir sabaha kalkmamış, kollarında melek edası ile uyuyan Taehyung'u izlemişti. Taehyung Jungkook'un sağ göğüsüne doğru kafasını yaslamış, perdeden dolayı yüzüne vuran güneş ışığından kaçmaya çalışıyordu. Üzerinde Jungkook'a ait olan ve ona bol gelen beyaz tişört yüzünden köprücük kemikleri açıkta kalmıştı. Jungkook ise boynunu öperek kaldırmamak için kendi ile savaşıyor ve uyanmaması için elinden geldiğince az hareket ediyordu.

Etrafa sinmiş Taehyung'un kokusu ve kollarında uyuyan güzel çocuk ile Jungkook düşüncelere dalmıştı. Arasında olan ilişkiyi düşünüyor ve Taehyung'un üzerindeki etkisine kendisi de şaşırıyordu. Hiçbir zaman ilişkilere açık olan bir insan olmamıştı. Babasının vefatı yüzünden üzerine binen yükü idare ederken arkadaş ve sevgili ilişkilerinden oldukça uzak kalmıştı. Çocukluk arkadaşı Namjoon hariç başka insana güvenmemişti.

Taehyung ise şirketinde çalışan güzel bir sekreterdi sadece. Ona o tür bir gözle bakmamıştı... yani en azından bakmamaya çalışıyordu. Ajummanın sürekli olarak arayarak Taehyung hakkında aklını doldurması ve MinJae yüzünden gerçeklerle yüzleşmesi sayesinde sekreterine farklı bir gözle bakmıştı. Belki de Taehyung'u Ajumma ile tanıştırmasa şuan eskiden olduğu gibi yalnız ve huysuz bir iş sabahına kalkmış olacaktı. Ajummaya kesinlikle bir teşekkür borcu olduğunun farkındaydı...

Ellerini yumruk yapıp güneşten rahatsız olan Taehyung kendini Jungkook'un göğüsüne saklamaya çalışıyordu. Jungkook onun yumuşak saçlarının yastığında dağılımına bakmış ve suratının efsunkarlığı yüzünden dudaklarını birbirine bastırmıştı. Düz adamı bile yamultacak güzelliğe sahipti. Bu yüzden Jungkook onu sürekli kendisine saklamak istiyor, sadece kendisine baksın sadece kendisi ile konuşsun istiyordu. Taehyung'a sahip olmayı çok istiyordu... Öpüştükleri zaman Taehyung'un kısık kısık inlemeleri olsun Jungkook'un saçlarını çekmesi ve ara ara karşılık vermesi bile Jungkook'u çok heyecanlandırıyordu. Bir gün kendisini tutamayacak ve Taehyung'a zarar verecek diye çok korkuyordu. Çünkü Jungkook genelde seksüel anlamda temasta bulununca sert davranırdı. Taehyung'u korkutmamak için kendini dizginlese de ipleri elinde tutamayacağı bir an gelecek diye ödü kopuyordu. Taehyung'u korkutmak istemezdi...

Jungkook'un derin bakışları altında gözlerini açan Taehyung ilk on saniye ne olduğunu kavramaya çalışıyordu. Sabah kalktığı zaman bakıştığı tavanın aksine bu tavan komple açık kahverengi bir ayna ile kaplıydı. Ayrıca vücudunu saran kollar ve ona suratında silik bir gülümseme ile bakan Jungkook vardı. Kendine tam anlamıyla geldiğinde içine girdiği Jungkook'tan ayrılmaya çalıştı fakat belindeki kol müsade etmemişti. Sabah olduğu için boğuk sese sahip olan Jungkook'un sesi kulaklarını doldurdu.

"Günaydın güzellik..." Taehyung uyandığı sabahın güzelliği ile utangaç bir gülümseme bırakmış ve kaçmaya çalıştığı bedene kafasını saklamıştı. Ağzının içinden mırıldandığı günaydın sözü ile Jungkook sesli gülmüştü. Utandığı için saklanan Taehyung'u daha sıkı sarmış ve içinde yaşadığı duygu patlaması ile çocuğun üzerine ağırlığını vermişti. Yatakta bir o yana bir o yana Taehyung'u döndürürken, Taehyung boğuk boğuk inleme sesleri çıkarıp kesmesi için Jungkook'a yalvarıyordu. En sonunda hareketlerini durduran Jungkook üzerinde olan çocuğun kızarmış yanaklarında gözlerini gezdirdi.

xest 'vk• [TAMAMLANDI LAN]Where stories live. Discover now