|e l e v e n|¹¹

2.5K 149 50
                                    

Nisa|

Bugün yaşanan olaydan sonra kendimi verememiş 3/0 yapmıştım. Cemal zaten 3/0 yapmıştı barış yoktu oyunda. Ve kaybetmiştik haliyle. Aycan, Mert, Sercan hepsi bana nefretle bakıyorlardı bir şey anlayamıyordum. Berbat bir psikoloji içindeydim. Bir anda barışla arama duvar örtmüştüm. Ona ettiğim ihanet ve böyle bir ortamda onun yanında hızlanan kalbime bir şekilde kendi içimde cevap bulmam gerekiyordu.

Bugün Berkanın bana söylediği şey, barışın hayal kırıklığı kokan o bakışları, başarısızlığım, bu nefretle bakan gözler ve hissettiğim yalnızlık bana çok ağır geliyordu. Survivor şartları bile hafifti bu sorunlar karşısında. Koca bir vicdan azabı vardı içimde. Acun Bey bana söz verdiğinde kendimi sıktım. Ağlamamalıydım.

"Evet nisa bugün kötü bir gündü oyunu kaybettiniz defalarca kez gitti geldi ama bugün sanki kendinizi veremediniz gibiydi. Barışın yokluğu da üstüne eklenince bir şeyler olmadı."

"Haklısınız bir şeyler olmadı. Barış çok başarılı bir yarışmacı. Ve yokluğunu her oyunda hissettiriyor. Bugün olmadı bu kadar."

"Oyunda benchte ağladın bir açıklama bekliyoruz açıkçası."

Ve evet gözlerim dolmuştu. Bir iki saniye sessiz kaldım.

"Survivor şartları deyip geçmek istiyorum ama kendi içimde atlatamadığım durumlar var."

Elimi yüzüme koyup hıçkırığımı bastırdım.

"Bitmişim yani."

Yana dönüp ağlamaya başlarken fısıltılar duyuyordum. Bana sarılan kişi ile vücudum buz kesmiş daha çok ağlamaya başlamıştım. Barış sıranın başından gelip bana sarılmıştı.

Kendimi toparlayamayıp yere çöktüğümde o da benimle beraber çöküp kollarımı tutmuştu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kendimi toparlayamayıp yere çöktüğümde o da benimle beraber çöküp kollarımı tutmuştu.

"Nemůžu vystát."

Dayanamıyorum.

Duygularım kendini belli ederken kendi dilimi kullanıyordum. Türkçe düşünmek zorluyordu. Ve şuan iç çekerek ağlıyordum.

"Vaši rodiče se dívají, vědí, že jste velmi silní a vše, co chtějí, je vstát. Pokaždé, když vás uvidí plakat, budou naštvaní. jsi tak silný, že jsi unavený. ale jsi velmi silný."

Ailen izliyor, senin çok güçlü olduğunu biliyorlar ve onların şuan tek istediği şey ayağa kalkman. seni ağlarken gördükleri her an onlar daha fazla üzülecekler. sen çok güçlüsün yorulmuş olabilirsin. ama çok güçlüsün.

"Chci jít. Nemám žádnou moc. Nemohu odinstalovat."

Gitmek istiyorum. artık gücüm kalmadı. kaldıramıyorum.

"Bez odchodu. Vypadni z toho. Je tu hrnek, který musíte zvednout. Za vámi je rodina, na kterou byste měli být pyšní. Nyní se postavíte a porazíte ty žárlivé lidi, kteří se na vás dívají s odporem. Neudělal jsi nic špatného, ​​budeš stát vzpřímeně."

Dark with moonlight. ||NisBar||Where stories live. Discover now