Çok sarhoştum, hatırlamıyorum

2.9K 143 19
                                    

Hakan İpek'e gülerek "Hangi normal insan zahtere aşerer söylesene." diye sordu.

İpek girdikleri markette elindeki listeye dikkatle bakarak rafları geziyordu. "Yok be ne aşermesi? Geçen hafta kuru ete aşerdi. Ama ille de Boşnak olacakmış. Ahsen hanım kaç kilometre yoldan getirdi. Söyleyemedi tabi "Anne ben bir bok yedim, kalbini kırdım.' diye. Gevşek ağızlı. Kadın torun geliyor diye ölüyor, Zeynep Abla gidip üveyliğini hatırlatıyor. Ben bile kınadım yani. Al al şu taze soğandan da al."

Hakan düşünceli şekilde durup "Aslında o iş öyle olmadı. Ahsen hanım kız olursa bana benzesin ister misin diye sordu. Zeynep Abla da 'babanneme benzeme olasılığı daha yüksek. Niye sana benzesin' dedi ve olaylar gelişti. Aslında Lale Hanım "hamilesin sakın kimseyi kınama" demişti. Zeynep Abla da babaanneyi çok kınadığını için öyle söylemişti. Ama Ahsen hanım bebeğin gerçek babaannesi olmadığı için durumu tamamen yanlış anladı. Sonra Ömer Abi annesi konusunda hassas olduğu için biraz kırıldı. Offf ne saçma gerginlik. Neyse bir kuru et bahanesiyle olay aydınlığa kavuştu. Ben durumun aslını Ahsen hanıma anlattım."

İpek dönüp Hakan'ın koluna girdi. "Yaaa kardeşim sen olmasan yine bir aile trajedisi yaşayacaktık. Ahsen hanım Füsun a çok ağlamış. Nasıl üzüldüm." deyince Hakan gülerek yanıtladı. "Güya yakın korumayım. Esra Erol gibi bir şey oldum, ağlayanım yok. İtinayla küsler barıştırılır."

Alışveriş işi bitince bir kafede soluklanıp aldıklarını eve gönderdiler. İpek buzlu limonata dan yudumlarken Hakana bakıyordu. "İkna olmana çok sevindim. Mahir de çok mutlu oldu." diyerek konuyu açtı tekrar. Karan çoktan inşaat işini Mahir e ve Mert e vermişti. Ama Hakan aralarındaki her mesele gibi bu konuda da ketumdu. Sanki o ev onun için yapılmıyor, orada yaşamayacakmış gibi konuya yabancı kalıyordu.

Hakan "Ömer ve Demir nasıl ikna oldu İpek? Karan ı bu kadar diplerinde istemezler. İkimiz de biliyoruz." diye sordu.

İpek utangaç şekilde yüzünü aşağıya eğdi. "Sen benim bir parçamsın. Senin olmadığın yerde ben de Mahir de olmayız. Eğer kendi korularını yaratırken bu eksiklerle devam etselerdi daha mutsuz olacaklardı. Sanırım bunu anlamalarını sağladım." dedi. Hakan ın yüzü düştüğünde de; "Ömer Abi seni zaten ailesi görüyor Hakan. Kimseye sırtını yaslayamamış onun gibi benim gibi insanlar için, sen bulunmaz bir kardeşsin. Karan ı istemiyor belki ama onu da 'gülü seven dikenine katlanır' anlayışıyla kabulleniyor." dedi.

Sonra devam etti. "Bu hep böyle sürmeyecek. Karan ı tanımıyorlar. Daha doğrusu onların tanıdığı adam, acımasız, zalim, korkutucu biri. Zaten öyle ben de biliyorum. Ama içinde iyilik var. Yaptığı her kötü şeyin bile altında hiç birimizin cesaret edip kabul edemeyeceği mutlak bir doğruluk var. Böyle yetişmiş. Olduğu adam olsun diye doğmuş biri o. Bir planın parçası olsun diye değil. Plan O. Böyle bir adamdan herkes gibi olmasını bekleyemezsin. Şuracıkta küçük masum bir çocuğun ileride çok kötü biri olacağını bilsen, bir seri katil, çocuk tacizcisi falan kıyıp da canını alır mısın? Yapamazsın. Ben de yapmam. Ömer Abi de Demir Abi de yapamaz. Ama Karan gözünü kırpmaz, yüreği titremez. İnan bana hayal edemeyeceğimiz kadar çok karar almıştır böyle. Bütün bu yüklerle yürüyen biri ve cehennem listesine adını kendi yazmış, sırf başkalarının cenneti yıkılmasın diye. Onu böyle gördüklerinde, tıpkı benim gibi hissedecekler."

"Nereden biliyorsun? Ben bile onun hakkında bu kadar çok şey bilmiyorken..."

"Çünkü siz sadece dinliyorsunuz. Okumuyor, görmüyor, sezmiyorsunuz. Küçük detaylara önem vermiyorsunuz."

Hakan güldü. "Bu kadar akıllıyken Mahir i nasıl anlamadın peki?" diye sordu.

"Anlamamak değil ki. İnanamamak. Bana mı aşık olacaktı koskoca Mahir Efe. Sadece oynamak istediğini düşündüm." İpek bazen hala inanamıyordu.

Susturma Kalbini Artık ( TAMAMLANDI) Korunun Çocukları İlk Kitap Donde viven las historias. Descúbrelo ahora