MASALDAKİLERDEN

508 41 6
                                    

MASALDAKİLERDEN

Gizem'den

Kaç gün yağmur şehri temizledi? Sokakta akan sular geçmişi mi silmeye yeltenmiş? Ne iyi etmiş.

Emre 'nin de olmayışıyla odamda bir o yana bir bu yana yürümekten başka yaptığım hiçbir şey yoktu.

Sanırım şu an yapılması gereken en mantıklı iş Pınar'ı aramak olacak diye karar verdim . Yatağımın içinde bir saat boyunca telefonumu aradım . Ah! işte burada bazen gözümüzün önündeki şeyi göremeyiz ya neyse bu salaklığımı anlatmayacağım. Ya çok ısrar ettiniz madem telefon cebimden çıktı. :D

-"Naber ?"

"İyidir senden? "

-"Ben  çok sıkıldım galiba bize gelsene, "

"Sıkılıyorsan sen bize gel, " derken güldüğünü hissettim.

Şimdi bir düşündüm de haklı kız .
"Tamam.  "deyip kapattım. Bizim telefon konuşmalarımız böyle işte, bankacılar bile daha samimidirler yahu!

Yağmura ve rüzgara karşı verdiğim  mücadeyi kazandığımda Pınar'ın evinin önündeydim  ve şimdi de kapının açılmasını bekliyordum. Kapı açıldı ve beni çok sıcak bir gülümsemeyle karşıladı.

Odasına gittiğimizde duvarı boydan boya resimlerle kapalıydı. Resimler duvara yapılmıştı. Bir kızın cenin şeklindeki siyah bedeni, büyük balononun içinden el sallayan bir adama karşı boynu bükük bir kız çocuğu...  Daha niceleri...  Büyülenmiş gibi duvarları incelerken, "Neden öyle bakıyorsun ?" diye sordu.

-"Bu resimleri sen mi yaptın?"

"Evet ya kim yapacaktı?" deyip güldüğünde bile ben hala transtaydım.

Biz her bir resmin hikayesinden bahsederken odayı güneş ışınları doldurdu.  Dışarı çıkmaya karar verdik.  Sokağa çıktığımızda yağmurun bize bıraktığı mirasla, toprak kokusuyla, ciğerlerimizi doldurduk. Sokağın başında Batu'yu görünce ikimizinde keyfi kaçtı.Ne olmuştu ona ?  Yürüyüşü, bakışı, duruşu...
Sigara içiyordu. Tamamen siyahlar içindeydi. Kendinden büyük ve serseri insanlarla birlikteydi. Yolda yürürken gözümü bir saniye olsun ondan ayırmadım. Pınar da en az benim kadar şaşkındı ve o bu duruma tepkisiz kalamadı.

"Batuu! Bu ne hal? " diye bağırdı.

Batu bunu duyunca sinirlendi ve Pınar'a bağırdı.

"Sen kimsin kızım?"

Aramızda beş metre bile yoktu.

Batu arkadaş grubunun içinden fırladı. Bize doğru adeta uçtu. "Beni tanımıyorsunuz anladınız mı?" diye fısıltıyla tısladı .

Biz hala öylece şaşkın balık gibi durumu anlamaya çalışıyorduk.
Sonra o gruptan biri daha bize doğru geldi. İğrenç bakışlarıyla Pınar'ı süzdü. Biri daha gelip gözlerini üzerime saplayınca rahatsız oldum .

"Batuhan sen tanıyorsan şu sarışını bana yapsana la"

Batuhan sakinleşmeye çalışır gibi yumruğunu sıktı.

"Abi bas git o kızın sahibi var ."derken dişlerini sıkıyordu.

Yok bu pislik laftan anlar mı?

" Sevgilisi var da nerde hani görmediğim şeye inananmam ben " derken ateist çıktı bu diye düşündüm .

"Ben de kumralı istiyorum. " diye istek parça gibi bizi istediklerini söylediler. Bu durumda olmak o kadar iğrenç ki...

GÖRÜNMEZ KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin