7. Bölüm: Var mısın?

42 10 30
                                    

Yapayalnız ruhuma, ruhunu değdirdi. Bedeni bedenimde, gözleri gözlerimdeydi. Olduğum yerde kalakaldım öylece, Felix'e bunu yapmasına izin veremezdim. Ne kendine ne de bana bunu yapmamalıydı. Olmazdı, olamazdı...

Bedenimi anında bedeninden uzaklaştırdım. Gözlerini, gözlerime dikmiş duygularımı okumak istercesine gözlerime bakıyordu.

"Felix, üzgünüm ama ben yapamam."

Dediğimde yüzünde mimik oynamadı öylece gözlerime bakıyordu sadece. Eğer başımda bunlar olmasaydı her şey çok daha farklı olabilirdi, Felix'i sevebilirdim. Ama sevemezdim.

İç çekerek, gözlerini gözlerimden ayırmadan,

"Seninle olduğum her an zaman duruyormuş gibi hissediyorum Sasha. Ben seni korumak isterken, sana aşık oldum."

Hiçbir şey diyemedim, kalkaldım öylece. Felix'in içinde böyle bir adam olduğu aklımın ucundan bile geçmezdi. Daha yolun çok başındaydık her şey bu kadar hızlı ilerleyemezdi. Ben şu an Felix'e sadece bizi düşünerek cevap veremezdim, Lara, Richard, Mark, Brian... onlar ne olacaktı? Eğer Lara aramızda bir şey olduğunu öğrenseydi kıyameti kopartır yapmadığını bırakmazdı. Mark ve Brian ne alaka diceksiniz, biliyorum. Lara'nın elinde oldukça büyük bir koz vardı. Yakalansaydım, onlarda yakalanabilirdi. Buna izin veremezdim, Felix ile aramda bir şey olamazdı, olmamalıydı.

Yalnızca gözümden bir damla yaş akıttığını fark ettiğimde anında sildim göz yaşımı. Bir an önce buradan gitmek istiyordum, hızlı adımlar ile sınıftan çıkacakken kolumdan tuttu beni. Gözlerime bakıyordu yalnızca, sonrasında ise ağzından hiç beklemediğim ve beni daha da çıkmaza sokan bir kelime çıktı.

"Gitme..." dedi. Gitmek zorundaydım, herkesin iyiliği için şu an gitmek zorundaydım. Belki şimdi gidiyordum, ama geleceğim... dedim içimden. Kolumu, Felix'in elinden kurtararak anında sınıftan çıktım. Mark ve Brian sınıfın koridorunda duvara yaslanmış çıkmamızı bekliyorlardı. Sınıftan çıktığımda anında gözleri gözlerimi buldu.

"Bak doğru söyle, gerçek bir yenge oldun mu bize?"

Diyerek güldü Mark, Brian ağladığımı fark ederek eliyle, Mark'ın koluna vurdu ve hızlı adımlar ile yanıma geldi.

"Sasha, bir şey mi oldu? Neden ağladın?" Dediğinde Mark aniden yanıma geldi.

"Ağlamış mı?!"
Kıpkırmızı gözlerime baktığında ise

"Daha ilk günden ağlatmış seni, bundan bir bok olmaz." Dedi Mark.

Brian "sus!" Dercesine Mark'a baktığında Felix'de sınıftan çıkmıştı. Öylece yalnızca bize baktı, sonrasında ise koridorun diğer tarafına doğru ilerledi hızlı adımlarla.

Mark ve Brian'ın yanından koşar adımlar ile uzaklaştığımda Mark'ın,
"Yine ne oluyor abi ya" diyişini duymuştum.

Arkama dahi dönmeden uzaklaştım oradan. Okul bahçesine çıktığımda ağacın birine yaslanarak çimenlerin üzerine oturdum. Kafamı dizlerimin üstüne koydum ve ellerimi dizlerime sardım. Bir kaç dakika bekledim öylece, düşüncelerimden kaçmaya o kadar ihtiyacım vardı ki. Bu tehditle yaşayamaya daha fazla dayanamazdım. Yoruldum, fazlasıyla...

Kafamı kaldırdığımda Lara, beni arıyordu ki göz göze gelmiştik. Görüş hizasına girdiğim sıra koşar adımlar ile yanıma geldi. Yanıma geldiğinde anlamsız gözleriyle gözlerime baktı.

"Felix'e noldu?" Dediğinde anında ayağa kalktım.

"Nolmuş Felix'e?" Dediğimde anlamsızca yanıtladı.

MUTASYON (Mutasyonun Doğuşu)Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora